"أنا ممتن" - Translation from Arabic to Turkish

• sevindim
• için minnettarım
• teşekkür ederim
• çok mutluyum
• size minnettarım
• sana minnettarım
• için çok minnettarım
• minnettar
• sana müteşekkirim

Bunu konuştuğumuza sevindim, çünkü bu sorunu birlikte çözebiliriz.
أنا ممتن أننا فتحنا هذا الموضوع لأننا يمكن أن نعمل سوية

Fikrini değiştirdiğine sevindim. Ama asıl önemli olan,adamı buldum.
أنا ممتن لأنكِ غيرتي رأيكِ، لكن المغزى أنني وجدت الرجل

Çocukları getirdiğiniz için minnettarım memur bey.
أنا ممتن جدا لك ايها الشرطي.. لإرجاع الأطفال

Konukseverliğinize minnettarım. teşekkür ederim. Kocanıza da.
أشكركم على حسن الضيافة أنا ممتن لك ولزوجتك أيضا

Yine de bunu gördüğüm için çok mutluyum, çünkü sen... gerçekten bir şeyler yaptın.
أنا ممتن لك لأني رأيت ذلك لأنك كنت مهماً

Oradan çıkmış olmak bile rahatlatıcı birşey. size minnettarım.
إنها فقط راحة أن أخرج من هذا المكان، أنا ممتن

Bize küçük tatlı bir kasaba buldun. Bunun için sana minnettarım.
لقد وجدت لنا بلدة لطيفة وفوائد مخفضة , أنا ممتن لك

Sana bir şey söyleyeyim. İlkin bana geldiğin için çok minnettarım.
لكن سأخبرك شيئاَ أنا ممتن أنك جئت إلي أولاَ

- Benim söylemek istediğim... ölümünden önce... birine ihtiyacı varken, annem için yaptığın... her şeye minnettar olduğum.
ما أحاول قوله كم أنا ممتن لك لك, ولكل شيء فعلته لأمي قبل أن تموت, عندما إحتاجت شخص ما

Don Corleone, davetin için sana müteşekkirim ve beni şereflendirdin.
دون كورليونى يشرفنى أنك دعوتنى الى منزلك اليوم و أنا ممتن لذلك

Adadaki travmam başlatmış sanırım. Babamın zamanında davrandığına sevindim.
إنهم يعتقدون بأن صدمة الجزيرة عجلتها، أنا ممتن لأبي لإكتشافها في الوقت المناسب

Kitaplarını bir şeyde kullanmana sevindim.
حسناً أنا ممتن لرؤيتك بعد أن أدركت فائدة لكتاب

Max, burda olmana çok sevindim
أنا سعيد بأنك استطعت المجئ الليلة أنا ممتن لك حقاً

Onunla arada bir sohbet etmeme izin verdiği için, minnettarım.
أنا ممتن لأنه سمح له بتبادل الأفكار معي على الأقل فان هذا يعتبر شيئاً مهماً بالنسبة لي

Korkmama ve zina yapmamıza rağmen ne olursa olsun, Tanrı'ya veya Şeytan'a, kendimi yine... böyle hissettirdiği için minnettarım.
على الرغم من أنني خائف و نحن نرتكب جريمة الزنى لا يهم ما يحدث، كم أنا ممتن لله أو للشيطان

Hepinize bu elbise provasına geldiğiniz için teşekkür ederim...
أنا ممتن لحضوركم جميعا هذا الحفل النهائي

Hepinize benimle bu kadar uzun süre kalabildiğiniz için teşekkür ederim.
أنا ممتن لكم جميعًا على بقائكم معي لهذه المدة

Sizinle tanışma fırsatı yakaladığım için çok mutluyum.
أنا ممتن جدا لأن الفرصة أتيحت لي لكي ألتقي بكما الإثنان

Cranford'a geldiğimden beri bana gösterdiğiniz nezaket için size minnettarım efendim.
أنا ممتن لك سيدي ,على اللطف الذي أريتني منذ مقدمي للعيش في كرانفورد

Bu konuyu dikkatime sunduğun için sana minnettarım.
أنا ممتن لك لأنك لفتَّ نظري إلى هذا الأمر

Geçen gece için çok minnettarım. Gilda yardım ettiğini söyledi.
أنا ممتن لك كثيراً عن تلك الليلة قالت غيلدا أنك كنت صلباً

Benim için hayatını verdi ve bunun için ona sonsuza dek minnettar kalacağım.
لقد وهبت حياتها لي ولذلك, أنا ممتن لها للأبد

Don Corleone, kızının düğününe beni de davet ettiğin için, sana müteşekkirim.
دون كورليونى يشرفنى أنك دعوتنى اليوم و أنا ممتن لذلك