"أنت تسمح" - Translation from Arabic to Turkish

    • izin veriyorsun
        
    • izin veriyorsunuz
        
    Drew'un kız arkadaşıyla takılmasına izin veriyorsun. Hatta kalkıp kendin götürüyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لـ(درو) أن يرى حبيبته حتى إنك توصله ليرى حبيبته
    Sen Tessa'nın istediği gibi davranmasına izin veriyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لـ تيسا أن تتصرف كما يحلو لها
    Her çocuğun gelip seni kazıklamasına izin veriyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لكل فتى يأتي إلى هنا بأن يخدعك
    Audrey'nin gitmesine izin veriyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لأودري بالذهاب
    Audrey'e duyduğunuz sevginin kasabadakilere zarar vermesine izin veriyorsunuz. Open Subtitles أنت تسمح لعواطفك اتجاه أودري تؤذي اي شخص أخر في هذه المدينة لا ينبغي لنا أن حمايتها.
    Audrey'e duyduğunuz sevginin kasabadakilere zarar vermesine izin veriyorsunuz. Open Subtitles أنت تسمح لعواطفك اتجاه أودري تؤذي اي شخص أخر في هذه المدينة لا ينبغي لنا أن حمايتها.
    Benden almalarına izin veriyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لهم بأن يأخذوه منّي
    Audrey'nin gitmesine izin veriyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لأودري بالذهاب
    Hannibal'ın onu kancasıyla, kurşunuyla birlikte yutmasına izin veriyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لـ(هانيبال) بالاستحواذ عليه كلياً
    - Kızlara izin veriyorsun ama. - Bırak gelsin. Open Subtitles أنت تسمح للفتيات بالمرور - دعه يأتي -
    Marslılar'ın gelmesine izin veriyorsun! Open Subtitles أنت تسمح للمريخيين بالدخول
    - Tekrarlayan sonuçlar teorisinden korktuğun için Paige'in elinden kayıp gitmesine izin veriyorsun. Open Subtitles أنت تسمح لـ (بايج) بأن تضيع منك لأنك تخشى بما يسمى نظرية النتائج المتكررة
    İnsanların içeri girmesine izin veriyorsunuz. Open Subtitles أنت تسمح لهم بالدخول؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more