"أنك مدين" - Translation from Arabic to Turkish

    • borçlu olduğunu
        
    • borçlusun
        
    • borçlu olduğunuzu
        
    • borcun var
        
    • borcunuz olduğunu
        
    Birinin annesine borçlu olduğunu düşünmek aptalcadır. Open Subtitles فمن الجنون أن تعتقد أنك مدين أي شيء لأمك.
    Bana borçlu olduğunu düşünüyorsun. Ve sahip olduklarınla ödemeye çalışıyorsun. Open Subtitles . أنت تعتقد أنك مدين لى وتريد أن ترد لى الدين بما تملكه
    Bana borçlu olduğunu söylemiştin. Evet ama şu an kendi problemlerim var. Open Subtitles لقد قلت أنك مدين لي - نعم, ولكن لدي مشاكلي الخاصة أيضاً
    Şimdiden dün akşamki adamlar için ona 50.000 dolar borçlusun. Open Subtitles هذا يعني أنك مدين له بخمسين ألفاً حتى الآن مقابل الرجال الذين خسرهم ليلة أمس
    Hayır, sen bana kendi payından vermek zorundasın. 200 dolar borçlusun. Open Subtitles لا، يجب أن تعطيني حصتك، أنك مدين لي بـ200 بيزو
    Yani eğer bana her hafta 200,000 bin borçlu olduğunuzu söylesem bu adil olur muydu? Open Subtitles إذاً لو قلت أنك مدين لي مائتان الف في الاسبوع لكل أسبوع هل سيكون عدلاً ؟
    Bana altı sent borcun var, koyun çobanı. Open Subtitles يبدو أنك مدين لي بـ 6 سنتـات يا راعي الخراف
    "Bu mevzu karışığın" ötesinde bir cevap borcunuz olduğunu düşünmüyor musunuz? Open Subtitles ألا تظن أنك مدين لهم برد أفصح من "الموضوع معقد"؟
    Hayatının on beş yılını ona borçlu olduğunu düşünüyor. Open Subtitles إنه يعتقد أنك مدين له بـ15 عاماً من حياته.
    Bana bir içki borçlu olduğunu söylediğinde bar, restoran ya da en azından sandalyesi olan bir yeri kast ettiğini sanmıştım. Open Subtitles حين قلت أنك مدين لـي بشراب اعتقدت أنك قصدت مكـانـا مثل الحـانة أو مطعم أو مكـان فيه كراسي
    Sonra dedin ki öldüğünü kimse bilmiyorsa, ona borçlu olduğunu da kimse bilmiyordur? Open Subtitles ففكرت إذا لم يعلم أحد بموتها فلن يعلم أحد أنك مدين لها بالمال ؟
    Onu kurtarmak için ona borçlu olduğunu düşünmüyor musun? Open Subtitles ألا تعتقد أنك مدين له حتى تخرجه من هذا؟
    Onu kurtarmak için ona borçlu olduğunu düşünmüyor musun? Open Subtitles ألا تعتقد أنك مدين له حتى تخرجه من هذا؟
    Temelde iyi bir insan olan ona borçlu olduğunu anlardı. Open Subtitles أي شخص محترم سيدرك أنك مدين له
    Hiç. Sadece ona para borçlu olduğunu. Open Subtitles قال أنك مدين له بمال.
    Bana kalırsa bana bir özür borçlusun. Open Subtitles و ما أراه هو أنك مدين لى بأعتذار ماذا دعوتني؟
    Sana söylemiştim. Galiba bana 20 papel borçlusun. Open Subtitles لقد أخبرتك، يبدو أنك مدين لي بـ 20 دولار
    Ama bence tüm o Ramen'lar için bana borçlusun. Open Subtitles ولكن أعتقد أنك مدين لي شيئا لكل تلك الشعريه.
    Bay Söze, ona borçlu olduğunuzu düşünüyor. Open Subtitles وهو يشعر أنك مدين له
    Oh, bize özür borçlu olduğunuzu sanmayın. Open Subtitles لا تظن أنك مدين لنا بالإعتذار
    Ayrıcalık için Bay Rothstein'e borçlu olduğunuzu biliyorsunuz. Open Subtitles تدرك أنك مدين للسيد (روتستين)
    Bana göre, bana bir iyilik borcun var ve şimdi onu istiyorum. Open Subtitles ما أراه أنك مدين لي بمعروف، وأنا أريده الآن
    "Bu mevzu karışığın" ötesinde bir cevap borcunuz olduğunu düşünmüyor musunuz? Open Subtitles ألا تظن أنك مدين لهم برد أفصح من "الموضوع معقد"؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more