Kötü olanın kötü, yanlış olanın Yanlış olduğunu bildiği halde. | Open Subtitles | حتى ولو كان يعلم أن الشئ مروعاً و أنه خطأ |
Peki senden Yanlış olduğunu düşündüğün bir şey yapmanı istesem? | Open Subtitles | ماذا لو طلبتِ منكِ شيئاص لتقومي به لكنكِ تعتقدين أنه خطأ, ماذا كنتِ ستفعلين عندها؟ |
Yanlış olduğunu düşünsemde herkesin içinde emziriyorum. | Open Subtitles | أنا أُرضع في مكان عام على الرغم من أنه خطأ |
O halıdan yürüdüğüm dakikadan itibaren bunun bir hata olduğunu anlamıştım. | Open Subtitles | عرفت أنه خطأ في اللحظة التي مشيت في الممر. |
Tek bir kitabı açtım ve şimdi bunun bir hata olduğunu anladım. | Open Subtitles | للعلم، لقد فتحت كتاب واحد فقط وأفهم أنه خطأ الآن |
10 yaşındaki çocuklar kalp krizi geçirmezler. bir hata olmalı. | Open Subtitles | الأطفال بالعاشرة لا يصابون بأزمات قلبية لا بد أنه خطأ |
Bence bu kelimeyi kullanman büyük bir hata. | Open Subtitles | أعتقد أنه خطأ فادح أن تستخدم مثل هذه الكلمة |
Brick'in suçu. | Open Subtitles | أنه خطأ (بريك). |
Yine de raporunuz kazayı pilot hatası olarak gösterdi. | Open Subtitles | مع ذلك تقريرك أصدر أنه خطأ من الطيار هو سبب الحادث |
Çok, ama çok yanlış geliyor. | Open Subtitles | أشعر أنه خطأ حقا |
Herhangi bir şey varsa yapmak istemediğin Yanlış olduğunu bildiğin, ama başka seçeneğinin olmadığı bu seni cehenneme mi gönderir? | Open Subtitles | لو لزم عليك فِعل شئ لا تود عمله وتعلم أنه خطأ |
Kariyerin boyunca, görev için kaç kere bir eylem yürüttün ahlaki açıdan Yanlış olduğunu bile bile? | Open Subtitles | في مهنتك كم عدد المرات التي كان عليك فيها القيام بعمل أنت تعلم أنه خطأ كبير من أجل المهمة؟ |
Yaptığım şeyin Yanlış olduğunu biliyorum ama çocuğunuzda bir değişiklik görürseniz gizlice araştırma yapmak annelik görevinizdir. | Open Subtitles | أعرف أنه خطأ لكنهم يقولون لو لاحظتِ أي تغيرات سلوكية على أبنائك فإن من واجبك كأُم أن تتلصصي |
Ya senden Yanlış olduğunu düşündüğün bir şey yapmanı istersem? | Open Subtitles | -و لكن اذا طلبت منك شيئا أنت تعرفين أنه خطأ ، ماذا ستفعلين ؟ |
Yani bunun Yanlış olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | هو ودود كالأفعى لذا تعتقد أنه خطأ |
Jackie ile takılmanın bir hata olduğunu biliyordum, ama yine de yaptım. | Open Subtitles | علمت أنه خطأ إتخاذ (جاكي) خليلة لكني فعلت الأمر على كل حال |
Hatamı açıkladı ve oldukça sık yapılan bir hata olduğunu söyledi. | Open Subtitles | نعم، أوضحت خطأي، وأخبرتني أنه خطأ شائع |
Muhtemelen uyduda veya aktarımda bir hata oluşuyor. | Open Subtitles | إذن لابد أنه خطأ أو تداخل مع القمر الصناعي |