Hayır, ben onu kendisini öldürtmeye çalışan aptal bir Avrupalı olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | لا ، فكرت أنه كان من الأوربيين الأغبياء و الذي سيقتل نفسه |
Hepimize ünlü olduğunu unutturan... harika bir arkadaştı. | Open Subtitles | هذا الرفيق الرائع الذي جعلنا ننسى أنه كان من الشخصيات الشهيرة |
Bunun tüm insanlığın ıstırabının başlangıcı olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان من المفترض أن تكون بداية معاناة الجنس البشري |
İnsanların etkilenmesinin talihsizlik olduğunu düşünüyorum fakat insanlar daima türlü türlü durumlarda yaralanabiliyorlar. | Open Subtitles | رأيت أنه كان من المؤسف ،تأثر بعض من البشر بذلك ولكن البشر دائمًا ما يصابون بالسوء في شتى مناحي الحياة |
Önceleri, tekrar yarışmanın bir hata olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | ظننت بالبداية أنه كان من الخاطئ الدخول بسباق آخر |
Sizi bulmanın zor olduğunu söylemiyorum. | Open Subtitles | لم أقل، أنه كان من السهل أن نجدكم لكنها طريقتنا |
Neden askerlere onun kaybolanlardan biri olduğunu söylemedin? | Open Subtitles | لماذا لم تقل لهم أنه كان من ضمن المفقودين.. |
Eskiden tam burada, büyük bir ağaç olduğunu farketmişsinizdir sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أنك لاحظت أنه كان من المعتاد أن تكون هناك شجرة كبيرة تقف هنا |
John Doe'muzun Amerikan yerlisi olduğunu doğruladı, yani orası tekrar bir Kızılderili defin alanı oluyor. | Open Subtitles | لكن الحمض النووي للضحية يؤكد أنه كان من جنس الهنود الحمر لذا فالموقع بشكل ما يكون موضع دفن لهندي أحمر واحد |
Kırmızı kategoride olduğunu ve sonlandırıldığını biliyorum. Fargo onu çalıştırdı. | Open Subtitles | أعرف أنه كان من التصنيف الأحمر ولقد تم تدميره |
Büyük bir bilim-kurgu hayranı da olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | كنت قد سمعت أيضاً أنه كان من كبار المعجبين بالخيال العلمي. |
ben bu fikrin tersinin doğru olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنه كان من الضروري أن تفعل العكس. |
Bu saldırının şehir meclisine kiliseyi korumak için yalvarmaya gittiğin yolda olması tesadüf olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنه كان من قبيل المصادفة؟ بأنه تم الهجوم عليك وانت في طريقك للتوسل للعضو البلدي لانقاذ كنيستك؟ |
Anlaşılması güç olduğunu biliyorum. Ama burada olmak onu öldürüyordu. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنه كان من الصعب حقا أن نفهم ولكن حصل هنا جريمة القتل |
Mağarada yapılan kazılar buranın antik dünyalı ziyaretçiler için büyük bir kutsal mekan olduğunu ortaya çıkarmaktadır. | Open Subtitles | الأبحاث في هذا الكهف كشفت أنه كان من أهم مشاعر الحج للزوار في العالم القديم |
Neden ilk anda ona söylemenin benim için nekadar zor olduğunu anlamıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تعتقدين أنه كان من الصعب علي اخباره أولاً ؟ |
En başından beri bunun kendi hakkın olduğunu düşündün. | Open Subtitles | منذ البداية ، كنتِ تتصنّعين أنه كان من حقك |
Üzerinde bulduğumuz, kurbanın başına ait olduğunu söylediğin kılı hatırladın mı? | Open Subtitles | أتذكّر هذا الشعر الذي وجدناه على جسمك الذي يعود إلى الضحية الذي قُلت أنه كان من رأس الضحية؟ |
Yetenek yarışmasına geri alınmamız içinde bir planın olduğunu sanıyordum, Henry. | Open Subtitles | اعتقدت أنه كان من المفروض أننا نخطط لنعود إلى مسابقة المواهب يا هنري |
- Bugün izinli olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنه كان من المفترض أن تأخذي اليوم إجازة |