Bana yüreğimi takip etmemi öğretti ve bunu bunu yalnız başıma yapmam gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | لقد علمني أن أتبع قلبي ..وأنا اعلم انه يجب عليّ .. عليّ أن أفعل هذا .. |
Kafamı takip etmemi istediğini biliyorum, fakat inandığım ipuçlarını takip etmemektense düzinelerce ipucu hakkında yanlış olmayı tercih ederim. | Open Subtitles | أعلم أنك تريدني أن أتبع قراراتي الشخصية ولكني قد أخطئ بأمر العشرات من الدلائل التي قد لا توصلني لِما أؤمن به |
Başka biriyle konuştuğunu sanıyor gibiydi ve bundan pek hoşlanmadım. Hem onu dinlemeli miyim ki? | Open Subtitles | بدا حديثه موجّهًا لشخصٍ آخر، ولا يروقني ذلك، أوَيحري حتى أن أتبع إرشاده؟ |
Başka biriyle konuştuğunu sanıyor gibiydi ve bundan pek hoşlanmadım. Hem onu dinlemeli miyim ki? | Open Subtitles | بدا حديثه موجّهًا لشخصٍ آخر، ولا يروقني ذلك، أوَيحري حتى أن أتبع إرشاده؟ |
Bir plan ortaya atıp emrine uymamı bekliyorsun. | Open Subtitles | انت فقط تظهر أمامي الآن وتقول بأن لديك خـُطة وتتوقع مني أن أتبع تعليماتك |
Bir hikaye takip etmek zorunda mıyım? | TED | هل يجب علي حقًا أن أتبع قصة من نوع معين؟ |
Bir şey çıkmaz herhalde ama bütün delilleri takip etmeliyim. | Open Subtitles | على الارجح لن يفيدني بشيء ولكن يجب أن أتبع كل الخيوط |
Evde olduğum halde onu nasıl takip edebilirim? | Open Subtitles | كيف كان من المفترض أن أتبع الولد إذا كنت في المنزل؟ |
Bana, karanlık bir yolu mu takip etmemi söylüyorsunuz? | Open Subtitles | هل تطلب مني أن أتبع الطريق المظلم؟ |
Keeton bana, orman içgüdülerimi takip etmemi söyledi. | Open Subtitles | بعد ذلك ( كيوتن ) أخبربنى أن أتبع كل غرائزى الرائعة فى الغابة |
Cidden karını takip etmemi istiyor musun? | Open Subtitles | حقاً؟ أتريدني أن أتبع زوجتك؟ |
Nikita, emirlerime uymakta hiç iyi değildin, yani seninkilere uymamı bekleme. | Open Subtitles | (نيكيتا)، أنتِ لم تتبعي أوامري دومًا لذا لا تتوقعي منّي أن أتبع أوامركِ |
Tek yapmam gereken yol boyunca sarı damlaları takip etmek. | Open Subtitles | كل ما عليّ فعله أن أتبع الخط الأصفر |
Yaşlı Ben'in arkadaşlarını takip etmek isterdim ama tek bir şartla. | Open Subtitles | تعرف أحب أن أتبع "أصدقاء بين القدامى" في حالة واحدة |
Bu dar yolu takip etmeliyim | Open Subtitles | يمكنني أن أتبع الطريق الضيق |
Kaburga-sandviç'i şehir şehir takip edebilirim. | Open Subtitles | يمكنن أن أتبع الأضلاع من مدينة إلى أخرى |
Umarım ben de bir gün sizin adımlarınızı takip edebilirim. | Open Subtitles | أَتمنى أن أتبع خطواتكَ،في يوم من الأيام |