Bunun için gönüllü olmayı çok isterdim ama neden bahsettiğini gerçekten bilmiyoruz. | Open Subtitles | كم أود أن أتطوع لهذا، ولكننا حقًا لا نعرف ما تتحدث عنه |
Ve gönüllü olmak onlarla, çalışmak istiyorum. | Open Subtitles | و كنت أتسائل إن كان بإمكانى أن أتطوع لأساعد بمراقبتهم |
Ve bunlardan biri de bana ihtiyaç duyulan yerlere gönüllü olmak. | Open Subtitles | أن أتطوع حيث يحتاجني الناس لقد قمت بعمل التزام بأن أكون في مكان ما اليوم |
General, ben gönüllüyüm. | Open Subtitles | جنرال , أريد أن أتطوع هنا |
Hayır, bekleyin. Ben gönüllüyüm, geliyorum. | Open Subtitles | لا, لا, لا أن أتطوع |
Yüzbaşı, Sonia'yı hapishaneye geri götürmek için gönüllüyüm. | Open Subtitles | أريد أن أتطوع بإعادتها للسجن |
Bu hastane çevre bakımından nalları dikmek üzere, bu yüzden gönüllü olarak çevre memurluğu yapmak istiyorum. | Open Subtitles | هذه المستشفى لا تهتم بالبيئة وأنا أود أن أتطوع وأقدم خدماتي كحارس للبيئة |
Sıradaki çıkacak kişi için gönüllü olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا أريد أن أتطوع رسمياً لأكون الشخص التالي ليخرج |
Yani gerçekten istiyorsam gönüllü olmamalıyım. | Open Subtitles | مما يعني أنّني إن أردت الذهاب حقّا، فلا يجب أن أتطوع. |
Eğer kabul edilirsem kültür merkezinde öğrendiklerimi yeni nesillere aktarmak için gönüllü olacağım. | Open Subtitles | لو إنقبلت هنا أريد أن أتطوع في مركز محو الأمية لأمرر ما تعلمته إلى الجيل التالي. |
Madem ki buraya çakıldım kaldım, bari gönüllü olayım. Madem ki buraya çakıldım kaldım, bari gönüllü olayım. | Open Subtitles | طالما انى وقعت فى الشرك ممكن أن أتطوع |
Seve seve gönüllü olurum, diğerleri de. | Open Subtitles | أنا سوف أكون سعيدة أن أتطوع لهذا و كذلك أخريين كثيرين . |
Sekizinci caddedeki aşevinde gönüllü olarak çalışacağım. | Open Subtitles | كلا, من المفترض أن أتطوع في حفل "طعام مجاني في "الشارع الثامن |
Kimse bana orduya gönüllü ol demedi. | Open Subtitles | لم يخبرني أحد أن أتطوع بالجيش ، لا أحد |
Kenya'daki bir oyunda gönüllü olmuştum. | Open Subtitles | أوه ، لقد إعتدت أن أتطوع في "كينيا" و بالإضافة |