"أن أشرح" - Translation from Arabic to Turkish

    • açıklayabilirim
        
    • Açıklamama
        
    • açıklayayım
        
    • açıklamaya
        
    • açıklayamam
        
    • anlatmaya
        
    • açıklamalıyım
        
    • açıklayacağım
        
    • açıklarım
        
    • Açıklaması
        
    • izah etmek
        
    • Bunu açıklamak
        
    • açıklayabilseydim
        
    • açıklamak zorunda
        
    • size bunun ne
        
    Bak, eğer sorun park cezalarıyla ilgiliyse her şeyi açıklayabilirim, tamam mı? Open Subtitles إنظر. إن كان هذا بشأن مخالفات السيارة يمكنني أن أشرح كل شئ.
    - Her şeyi açıklayabilirim. - Tamam, anne. Birazdan aşağıda olurum. Open Subtitles أنا أستطيع أن أشرح كل شىء حسنا سأرجع بسرعة يا أمى
    O zaman sana Açıklamama izin ver, Max. Open Subtitles حسنا، ثم، اسمحوا لي أن أشرح لكم، كحد أقصى.
    İzin verin, size kısmi ücretsiz oyunlardaki ödeme sisteminin ilmini açıklayayım. Open Subtitles إسمحوا لي أن أشرح العلم وراء الأجور الصغيرة من الألعاب المجانية.
    Neden Polonya'ya dönmem gerektiğini size açıklamaya çalıştım. Open Subtitles أنا لم أحاول أن أشرح لك لماذا لا بد لي من العودة إلى بولندا.
    Bunu açıklayamam ama Trevor'un iyi olduğuna seni temin ederim. Open Subtitles لا يمكنني أن أشرح و لكني أعدك أن تريفور بخير
    Size olabilecek en basit şekilde anlatmaya çalışırım ama bu tedaviyi anlayıp ona göre karar vermeniz fikri bile çılgınlık. Open Subtitles يمكنني أن أشرح بهذا قدر الإمكان لكن احتمال أن تفهموا علاج ابنكما الكامل و اتخاذ قرار مبني عليه شئ جنوني
    Siz yeni başlayanlara eğitime ülkemizi ve onun nasıl yönetildiğini inceleyerek başladığımızı açıklamalıyım. Open Subtitles لأولئك منكم الذين بدأو للتو، ..وأود أن أشرح لك لقد بدأنا المدرسة من خلال دراسة بلدنا وكيف هي الحكومة هنا
    - Çocuklar durun! - Her şeyi açıklayabilirim. - Tamam, anne. Open Subtitles أنا أستطيع أن أشرح كل شىء حسنا سأرجع بسرعة يا أمى
    Çünkü en azından ona, senin beni onu yemeye zorladığını açıklayabilirim. Open Subtitles لأنه يمكنني أن أشرح له على الأقل أنك تجبرينني على تناوله
    Eğer beni dinlersen, sana bunu açıklayabilirim. Open Subtitles أستطيع أن أشرح لك ذلك إذا أستمعتِ لى فقط
    Sanırım bunun neden olduğunu biliyorum... ve açıklayabilirim. Open Subtitles أعتقد أن هذا هو ما يعرف عن وأستطيع أن أشرح.
    Sağlayacağı başarıyı anlayamıyorsan sana Açıklamama imkân yoktur zaten. Open Subtitles إذا كنت لا ترى ،مالذي سينجزه هذا إذن ليس هناك طريقة يمكنني أن أشرح هذا لك
    Açıklamama izin verirsen her şeyi açıklayabilirim. Open Subtitles موافق لو فقط تدعيني أعبر عن نفسي . أستطيع أن أشرح كل شئ
    Sana suçluların avukatlarına neden güvendiğini Açıklamama gerek var mı? Open Subtitles هل أنا بحاجة أن أشرح لك لماذا يحتاج المجرمين لإئتِمان مُحاميهم؟
    Berlin'de ne yaptığını nasıl öğrendiğimi açıklayayım mı, yoksa buraya Jemma Moor'un emriyle geldiğini bildiğimi söylediğimde bana inanacak mısın? Open Subtitles الآن، هل تريد مني أن أشرح كيف أحسب ما تقومون به هنا في برلين؟ أو كنت فقط صدقوني عندما أقول
    Size biraz açıklayayım, bu iki sektörün... ...kendi yerel kuruluşları vardır. TED هذين القطاعين ، اسمحوا لي أن أشرح لكم ، لديها مؤسساتها الأهلية الخاصة بها.
    Jane, sana işlerin gerçekte nasıl olduklarını açıklamaya çalışıyorum sadece. Open Subtitles جين، أنا أحاول فقط أن أشرح لك حقيقة الأمور.
    açıklayamam ama yemin ederim eğer bilseydin, sen de beni onaylardın. - Nedir? Open Subtitles لا أستطيع أن أشرح ذلك ، ولكن أقسم . إذا عرفت فانك ستوافقين
    Bu iş için aldığı riski anlatmaya bile gerek yok. TED ليس علي أن أشرح لكم حجم المخاطرة التي واجهها وهو يقوم بذلك.
    Profesör, orada mısınız? Size açıklamalıyım. Ne yaparsanız yapın, sakın saati açmayın. Open Subtitles هلتسمعنييا أستاذ،أنت موجود، يجب أن أشرح لك، أياً يكن ما تفعله فلا تفتح هذه الساعة
    İner inmez gizli kimliğinin mahremiyeti konusunu yetkililere açıklayacağım. Open Subtitles عندما أهبط، ويمكنني أن أشرح للسلطات. سرية مكانتك شخصيًا.
    Hayat hayatın ne olduğunu bilmiyorsanız ben size nasıl açıklarım? Open Subtitles إذا كنت لا تعرف ما هي الحياة فــ لماذا يجب علي أن أشرح لك؟
    Zor, Açıklaması çok zor neden çalışmaya gücümüzün yetmediğini. Open Subtitles من الصعب من الصعب جدًا أن أشرح لماذا لا يسعنا العمل
    Oğlumla, birçok kere neden evden hep uzakta olduğumu izah etmek için konuşmuştum. Open Subtitles لقد حاولت في العديد من المرات أن أشرح لإبني, لما انا دائماً بعيدٌ عن البيت
    Çok iyisin ama... Bunu açıklamak zor. Open Subtitles أنت عطوفة للغاية لكن من الصعب أن أشرح لك
    Keşke sana Nikolay'ı neden öldürdüğümü... açıklayabilseydim. Open Subtitles أتمنى أن أشرح لك لما... ... قَتلتُنيقولاي.
    Kocama bunun neden olduğunu açıklamak zorunda kalmamayım bir de. Open Subtitles وآخر ما أحتاجه هو أن أشرح لزوجي سبب حدوث ذلك.
    size bunun ne kadar iyi olduğunu denetmeden anlatamam, ama elime geçebilen tüm parayı yakabilme ve sahip olduğum tüm ilişkileri batırabilme kapasitesine sahip yani ne istediğinizi iyi düşünün. TED لا أستطيع أن أشرح لكم كم كانت جيدةً حتى تجربوها، وقد كان لها القدرة على صرف كل ما أمكنني جمعه من المال، وقطع كل علاقه مع أي شخص كانت لدي، لذا كن حذراً مما تتمناه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more