Şuan bu odada, senin yapmadığın güzel bir şeyi kabul et. | Open Subtitles | إعترف أن أمراً جيداً قد حدث وأنك لم تكن متوقعاً له |
Şuan bu odada, senin yapmadığın güzel bir şeyi kabul et. | Open Subtitles | إعترف أن أمراً جيداً قد حدث وأنك لم تكن متوقعاً له |
Böyle bir şeyi uzun süre saklamak zor olur. | Open Subtitles | أظن أن أمراً كهذا يصعب إخفاؤه لوقت طويل. |
Yani yetişkinler için olan bir şeyin uygun ya da önemli olduğuna ona dikkat etmemiz gerektiğine karar veriyoruz. | TED | فما يحدث لدى البالغين هو أننا نقرر أن أمراً ما ذو صلة ومهم، وعلينا أن نوليه اهتمامنا. |
Başkan bu yola başvurduğuna göre önemli bir şeyler olmalı. | Open Subtitles | من المؤكد أن أمراً مهماً قد حصل للرئيس ليفعل هذا |
Bu işe bulaşmana izin verdiğimde, Böyle bir şeyin olabileceğini biliyordum. | Open Subtitles | عندما سمحت لك بالمشاركة علمت أن أمراً ما قد يحدث |
Böyle bir şeyi uzun süre saklamak zor olur. | Open Subtitles | أظن أن أمراً كهذا يصعب إخفاؤه لوقت طويل. |
"Gerçek mana" gerçekten yaşanan bir şeyi ifade eder. | Open Subtitles | "حرفياً" كلمة تعني هنا أن أمراً يحدث بالفعل. |
Böyle bir şeyin burada olabileceğini hiç kimse düşünmezdi. | Open Subtitles | تبدو كبلدة صغيرة داخل المدينة لم يظن أحد أن أمراً مثل هذا قد يحدث هنا |
Böyle bir şeyin olabileceğini kimse düşünmemişti. | Open Subtitles | لا أحد تصوّر أن أمراً كهذا قد يقع. |
Evet ben de oradaydım. Bir şeyler olduğu gayet açıktı. | Open Subtitles | أجل، كنت هناك من الواضح أن أمراً ما قد حدث |
Şu anda, bir şeyler oluyor üst rütbeliler yeni bir protokol belirlemişler. | Open Subtitles | من الواضح الآن أن أمراً ما يحدث ولكن كبار الضباط وضعوا لائحة جديدة من البروتوكولات |
O gitmeden önce aranızda bir şeyler olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أن أمراً حدث بينكما قبل أن تسافر |
Biz küçükken ve Böyle bir sey yapacagimizi anlattigimiz zamani hatirliyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر عندما قلت لك أن أمراً كهذا يجري ؟ |