Beni koruduğunuzu görebiliyorum, dedektif. | Open Subtitles | أستطيع أن ارى أنكِ تبحثين عني أيتها المحققة |
- Buradan evimizi görebiliyorum. - Buraya gel, dostum. | Open Subtitles | يمكنني أن ارى بيتنا من هنا تعال الى الأسفل، يارجل |
Biri şu sıçtığımın göz bağını çözsün de gelinimi göreyim. | Open Subtitles | شخص ما ينزع هذي العصبة عني واسمحوا لي أن ارى عروسي |
Ve yukarıdan değili aşağıdan baktığımda ne olacağını görmek istedim. | Open Subtitles | و أردت أن ارى مالذي حدث عندما أن أنزل من وجهة النظر العالية |
Ama... Bence bu tutkuyu işte de görmem gerekiyor biraz. | Open Subtitles | أظن انني أحتاج أن ارى بعضاً من هذا الشغف في الواقع |
Asla bu deneylerle gerçekten başarılı olup olamayacağınızdan emin olamazsınız ama bu kesinlikle görmeyi umduğum şeydi. | Open Subtitles | أنك غير متأكّد أبدًا مع هذه التّجارب إذا ما كنت فعلاً ستحصل عليها ام لا، ولكن هذا هو بالضبط ما كنت آمل أن ارى. |
Efendim, korkarım ki resmi mührünüzü görmeliyim. | Open Subtitles | يا سيدي ، أنا أخشى أن ارى الختم الرسمي الخاص بك. |
Amerikan topraklarına dönmesi için kandırdık. Burada kaldığını görmek istiyorum. | Open Subtitles | خدعناه ليعود إلى التراب الأمريكي أنوي أن ارى يبقى هنا |
Benim için çok endişelendiğini görebiliyorum ama merak etme onların çaresine bakacağım. | Open Subtitles | أستطيع أن ارى أنك مهتم بسلامتي الشخصية ولكن لا تقلق أستطيع الإعتناء بنفسي |
Zihninin çalıştığını görebiliyorum. Saklama bize de söyle. | Open Subtitles | أستطيع أن ارى أنك توصلت لشيء,لا تخفي ذلك |
Çok karanlık. Anneciğim. Kulplu atı görebiliyorum, anneciğim. | Open Subtitles | ،المكان مظلمٌ جداً، ماما أستطيع أن ارى الحصان الحلقي ماما |
Sadece korkunç bir gökkuşağı görebiliyorum! | Open Subtitles | أستطيع أن ارى قوس قزح فظيعاً فقط |
Hey, otelimizi görebiliyorum buradan. | Open Subtitles | هاي، يمكن أن ارى فندقنا من هنا. |
Hey, otelimizi görebiliyorum buradan. | Open Subtitles | هاي، يمكن أن ارى فندقنا من هنا. |
Doktorun ofisine gidelim ve ben de işlerin nasıl yapıldığını göreyim. | Open Subtitles | لم لا نقود إلى مكتب الطبيب هل بالإمكان أن ارى كيف يعمل؟ |
Bu hareketi biraz daha göreyim. | TED | واسمحوا لي فقط أن ارى ذلك قليلاً. |
Şunu bir göreyim. Haydi, bir bakayım şuna. | Open Subtitles | أود أن ارى ذلك هيا , دعيني القي نظره |
- Nasıl yaptığını görmek istedim. | Open Subtitles | أوه ، أنا أردت فقط أن ارى كيف يمكنك أن تفعل ذلك. |
Sadece bazı şeyleri kendim görmek istedim. | Open Subtitles | على الإطلاق احتاجُ فقط أن ارى شيئاً بنفسي |
Gitmeden önce yüzünü görmek istedim. | Open Subtitles | لم افكر أنه سيكون لديَ وقت باستثناء الآن .لذا أردتُ أن ارى وجهكِ قبل المغادرة |
Bağışlayın beni bunu söylediğim için ama eğer mümkünse donanımınızı görmem gerekiyor. | Open Subtitles | سامحني إن لم اقتنع بكلامك ولكن أريد أن ارى تجهيزاتك |
En azından biraz daha olumlu düşünce görmeyi isterim. | Open Subtitles | اود على الاقل أن ارى المزيد من الافكار الايجابية |
Bir sanatçı olarak olgunlaşacaksam, onun gördüğü gibi görmeliyim." | Open Subtitles | اذا كنت سأنموا كفنان يجب أن ارى مايرى هو |
Kendimi ne kadar zorlasam da hatırlayamadığım yüzünü görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن ارى الوجه الذي مهما حاولت جاهدا لن أتذكره |