Aslına bakarsanız, Cevap bundan biraz daha incelikli. | TED | في واقع الأمر, أن الإجابة هي أبسط وأوضح مما تبدو عليه. |
Bence Cevap şu: ölüm oranlarına bakabiliriz, ölüm oranlarını kullanarak geçmişteki görülme sıklığını hesaplaybiliriz. | TED | و أعتقد أن الإجابة أنه يمكننا النظر لبيانات الوفيات و يمكننا أن نستخدمها لنكتشف نسبة انتشاره في السابق |
RH: Bence Cevap umut kelimesinde. | TED | رولا: أعتقد أن الإجابة تكمن في تلك الكلمة، الأمل، |
Ve bunların her birine verilecek cevabın elbette evet olmasının bir nedeni var. | TED | و هناك سببا ليجعلك تفكر أن الإجابة على هذين السؤالين هي : نعم. |
Kitabıma koyduğum yüzlerce bilimsel referansı taramaya başladım ve cevabın odanın içinde, yanımda olduğunu fark ettim. | TED | وبدأت في البحث في آلاف المراجع العلمية التي وضعتها بكتابي وأدركت أن الإجابة كانت ماثلة أمامي. |
Dünyadaki 20.000'in üzerinde çalışandan veri aldık ve cevabın basit olduğunu bulduk: Saygı. | TED | جمعنا بيانات من أكثر من 20 ألف موظف حول العالم، ووجدنا أن الإجابة بسيطة: الاحترام. |
Bunu "Evet" olarak kabul ediyorum. | Open Subtitles | سأفهمُ من هذا أن الإجابة "أجل". |
Sanırım Cevap çok açık: Bu kaynaklar işletmelerde. | TED | حسناً, أعتقد أن الإجابة واضحة جداً إنها في الأعمال التجارية |
İnsanın aklına bir soru düştü mü Cevap, bulması binlerce yıl sürse de, bulunmalıdır. | Open Subtitles | عندما تظهر علامة استفهام في عقل الإنسان فلابد أن الإجابة موجودة، حتى وإن استغرق البحث عنها ألف عام. |
Sanırım Cevap bakmaya devam etmeliyiz olacak. Evet. | Open Subtitles | أعتقد أن الإجابة هى أن علينا الأستمرار بالبحث |
Eh, garip gelebilir ama, Cevap elektromanyetizmadır. | Open Subtitles | حسنا,الغريب كمايبدو أن الإجابة هى الكهرومغناطيسية |
Bence Cevap kurbanla birlikte yatıyor. | Open Subtitles | أظن أن الإجابة على هذا السؤال تكمن في طبيعة الضحية |
Bence Cevap kurbanla birlikte yatıyor. | Open Subtitles | أظن أن الإجابة على هذا السؤال تكمن في طبيعة الضحية |
cevabın üç temel dayanakta olduğuna inanıyorum. | TED | أعتقد أن الإجابة تكمن في ثلاثة ركائز أساسية. |
Tek bildiğim cevabın şehirdeki bir duvarda yazdığıydı | Open Subtitles | كل ما أعرفه أن الإجابة تقودكِ لمبنى ما فى المدينة |
Biliyorum.Ama hala cevabın burada bir yerlerde olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعرف ، لكنني مازلت أعتقد أن الإجابة هنا في مكان ما |
Allie, bunu kendim ona sorarım, dedi. Bu yüzden hazırda bir cevabın olsun isteyebilirsin. | Open Subtitles | سوف تسألك حول هذا،ومن الأفضل أن الإجابة تكون جاهزة |
Böyle söylemenin nedeni cevabın sıkıcı olması mı? | Open Subtitles | هل تعتقد أنه ربما بسبب أن الإجابة مملة ؟ |
cevabın metalse pek çığır açmış sayılmazsın. | Open Subtitles | لو أن الإجابة هى المعدن هذا ليس بالضبط إبتكاري |
Bay Reese, her şey yolunda- Bunu hayır olarak kabul ediyorum. | Open Subtitles | يا سيّد (ريس)، أكلّ شيء بـ... سأفهم من ذلك أن الإجابة هي لا. |
Bunu "belki" olarak kabul ediyorum. | Open Subtitles | "سأعتبر أن الإجابة "ربما |