Söylentilere göre yetkililer suçlanan bir cadıya itiraf etmezse asılacağını ve ederse serbest bırakılacağını söylediler. | TED | ويقال أن السلطات أخبرت أحد المتهمات بالشعوذة بأنها ستعدم إن لم تعترف، وستحرر إن اعترفت. |
Yerel yetkililer kanunu uygulamayı başaramıyor veya istemiyor. | Open Subtitles | من الواضح أن السلطات المحلية تفتقر للقدرة أو الإرادة في تطبيق القانون |
Tahmin edebileceğiniz üzere yerel yetkililer ne olduğunu çözmeye ve yardım yolları bulmaya çalışıyor. | Open Subtitles | بوسعك التوقع أن السلطات المحليه تحاول فهم ماذا حدث و كيف يمكنها المساعده |
Belki de Yetkililerin sizi suç ortağı olarak görmesinden korkmuşsunuzdur. | Open Subtitles | ربما, مع ذلك, كنت خائفاً أن السلطات ربما يعتبروك مساعداً. |
Yetkililerin bulmak için her şeyi yaptığına eminim. | Open Subtitles | أنا واثق من أن السلطات تقوم به كل شيء لمعرفة ذلك. |
Burada eyaletteki bütün Yetkililerin alarma geçtiği yazıyor. | Open Subtitles | في الخبر أن السلطات وضعت المنطقة في حالة تأهب. |
Birmanyalı yetkililer sağlık durumu hakkında daha fazla bilgi vermeyi, nerede ve nasıl olup olmadığı bilgisini vermeyi reddediyor. | Open Subtitles | إلا أن السلطات البورمية رفضت للإدلاء بأي معلومة أخرى عن صحته أو مكان وجوده. |
Görünüşe göre yetkililer sonunda anlaşmak istiyorlar. | Open Subtitles | يبدو أن السلطات مستعدة أخيراً بأن تنسق أمراً. |
Anlaşılan yetkililer de benim gibi safdillik etmiş. Başka bir deyişle, genç adamın anlattığı hikâyeye inanmışlar. | Open Subtitles | ويبدو أن السلطات تُشاركني سذاجتي بمعنى آخر، لقد صدقوا قصة ذلك الشاب، |
Belirlenen herhangi bir süpheli olmamasina ragmen federal yetkililer bu olayi | Open Subtitles | على الرغم من عدم وجود أسماء لمُشتبه بهم إلا أن السلطات الفيدرالية تُعامل هذا الأمر |
yetkililer, ölüleri çıkarmaya değil hayatta olanları kurtarmaya odaklandıklarını söylüyor. | Open Subtitles | يرقد البشر الذين كانوا يعيشون فيها و المراكز تقول أن السلطات لا تحاول إخراج الجثث بل يحاولون إنقاذ من بقى علي قيد الحياه |
yetkililer ne işler çevirdiğini öğrenince mutlu olmayacaktır. | Open Subtitles | وأشك أن السلطات سيسرها معرفة ما تفعله |
yetkililer kesin onu arar. | Open Subtitles | الذين سيتأكدون من أن السلطات تبحث عنه. |
Meksikalı yetkililer Albay Bell'e dava açmaktan vazgeçmiş. | Open Subtitles | لا يمكنني تصديق أن السلطات المكسيكية (أسقطت التهم المنسوبة ضد العقيد (بيل |
Yetkililerin batı kanadında kontrolü ele geçirdiği söyleniyor. | Open Subtitles | ويظهر أن السلطات الاَن متحكةً بزمام الأمور في الجناح الغربي |
Yetkililerin itirafımı bir gün bana karşı kullanacakları kimin aklına gelirdi? | Open Subtitles | من كان يظنّ أن السلطات ستستخدم اعترافا ضدّي؟ |
Suçlu hayatına yeni giriyorum ancak Yetkililerin gösterişime saldıracağını düşünmezdim. | Open Subtitles | أنا جديد في الحياة الجنائية، لكن لم أظن أن السلطات ستهاجم غروري. |
Size özel izin tek bir şartla verilmişti o da, Yetkililerin, bu yasaklanmış eşyaları alan kişilere ulaşabileceği durumlarda satılması şartıydı. | Open Subtitles | لقد منحت رخصة بيع خاصة بشرط أن السلطات قادرة على الوصول بسهولة إلى الأشخاص الذين يشترون المواد المحظورة |
Bu ifade burada, Yetkililerin onu yakalayamadığı ve uzun bir süre yakalayamayacakları anlamına gelir. | Open Subtitles | وهي جملة تعني هنا أن السلطات لم تعتقله ولن تعتقله لفترة طويلة جداً. |