"أن تعيده" - Translation from Arabic to Turkish

• onu geri
• geri götürmeni
• geri vermelisin
• geri götüreceğin
• geri getirebilirsin

onu geri getir. Burası onun ait olduğu yer.
عليك أن تعيده الآن إلى هنا إلى حيث ينتمي

Yalnızca onu geri getirin, bir an önce getirin.
عليك أن تعيده الآن إلى هنا إلى حيث ينتمي

Dur biraz! Bize yardım et. onu geri getirebilirsin.
إنتظر لحظة، ساعدنا يمكنك أن تعيده يمكنك أن تفعل هذا، أعلم إنك تستطيع

Bu maymunu geri götürmeni istiyorum böylece eski haline döndürülüp ikinci bir şans kazanır.
أريدك أن تعيده ليتم تدريبه من جديد حتى يحصل على فرصة أخرى

onu geri vermelisin Ted. Hemen geri vermelisin!
لا بد أن تُعيده (تيد) لا بد أن تعيده الآن

Oğlun, çok şey yaşamış. onu geri götüreceğin bir annesi var mı?
ابنك، لقد مضى طويلاً، هل هناك ام يمكنك أن تعيده إليها؟

Ama ne olursa olsun onu geri almak isteyecektir.
لكن عليها أن تعيده إليها, مهما كان الثمن

Ve şimdi ise, onun kişiliği sürüngen derisi altında kaybolup gidiyor. onu geri getirmen gerek.
والأن ، هويته تختفي تحت جلد السحالي ويجب أن تعيده

Savaşın sona ermesini istiyorsan onu geri getirmeli ve Kurucu'yu öldürmek zorundasın.
إذا أرت نهاية للحرب، يجب أن تعيده وتقتل المُؤسس

Tam ne olduğunu fark ettiğiniz anda, emeklemekte olan bu çocuk ayağa kalkıp bir sürü kargaşaya neden olur, ve onu geri alması da çok zordur.
في الوقت الذي تبدأ بتمييز ما يحدث، يكون هذا التطور طفلا صغيرا ولكنه يكبر ويسبب خرابا، ويصبح متأخرا أن تعيده إلى وضعه الأصلي

onu geri götüreceğin bir annesi var mı?
هل لديه أم عليك أن تعيده إليها؟

onu geri getirmek zorundasın.
يجب أن تعيده يا سيد بابيت أتفهمني؟

Bunu ona geri götürmeni istiyorum.
أريدك أن تعيده إليه

- Bence geri vermelisin bunu.
- أعتقدُ انهُ يجب عليك أن تعيده

Altını geri vermelisin.
يجب أن تعيده

Onu bana geri getirebilirsin.
يمكنك أن تعيده.