"أن تقرر" - Translation from Arabic to Turkish

    • karar vermeden
        
    • karar vermek
        
    • karar vermen
        
    • karar vermelisin
        
    • karar verebilir
        
    • karar vereceksin
        
    • karar verene
        
    • karar vermeye
        
    • karar vermesine
        
    • karar veremezsiniz
        
    • karar vermeniz
        
    • Bir karar
        
    • karar ver
        
    • karar verin
        
    • karar verme
        
    Beyninin neden bir sonraki nefesini almaya karar vermeden önce donduğunu bulun. Open Subtitles أعثروا علي سبب توقف مخها قبل ألا تستطيع أن تقرر أن تتنفس
    Evlat, senin işin neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar vermek değil. Open Subtitles إبني ، وظيفتك ليس أن تقرر سواء كان هذا خاطئاً أم صحيحاً
    İplerin kimin elinde olduğuna karar vermen gerekiyor. Open Subtitles يجب أن تقرر من صنع لحم الخنزير ومن الذي طبخه.
    Ortada bir şey varsa, doğru olup olmadığına kendin karar vermelisin. Open Subtitles سواءً أكانَ هناكَ أي حقيقةٍ هناكَ عليكَ أن تقرر ذلكَ بنفسكَ
    Gerçekten kim olduğunun özüne in, çünkü er ya da geç kim olduğunu anladığında, hangi okuldan mezun olabileceğinize karar verebilir, ve kendinizi mükemmelleştirebilirsiniz. Open Subtitles أبحث عن جوهرك الحقيقي، لأنه كلما أقتربت من معرفة مَن تكون كلما أقتربت من أن تقرر أي مدرسة
    On saniye içinde aziz mi yoksa şeytan mı olacağımıza karar vereceksin. Open Subtitles عليك أن تقرر إنْ كنت ترغب فى تحوّلنا قديسين أو شياطين. فى عشر ثوان. أفهمت ؟
    Sen kolonilerle kalmaya karar vermeden önce de böyle düşünüyordum. Open Subtitles هذا ما فكرت قبل أن تقرر البقاء مع هؤلاء المستعمرين
    - Belki, bir eyleme karar vermeden önce, buradaki insanlar hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak ve kendinizi tuhaf çevreye alıştırmak isterdiniz. Open Subtitles ربما قبل أن تقرر على مسار العمل ، هل كنت تريد أن تعرف المزيد عن الناس ، لتوجيه نفسك في بيئة غريبة.
    Barclay, karar vermeden önce son bir kez daha izle. Open Subtitles هيا باركلي شاهده مرة واحدة بعد قبل أن تقرر
    Tenis oynamayı öğrendiğinizi düşünün top filenin üstünden size doğru geldiği zaman topun nerede sekeceğine karar vermek istiyorsunuz. TED تخيل أنك تتعلّم لعب التنس وتريد أن تقرر مكان ارتداد الكرة بعد تجاوزها الشبكة في اتجاهك.
    Tanrı'ya inanıp inanmamanız hakkında karar vermek yerine, ilk önce bir şey yapmak zorundasınızdır. TED فبدل أن تقرر فيما إن كنت تؤمن بالله يتوجب عليك أولاً أن تفعل شيئاً
    Daha sonra, bu karakteri nasıl çizmek istediğine karar vermek istersin. TED ومن ثم عليك أن تقرر كيف سترسم هذه الشخصية
    Çok yakında ne olduğuna karar vermen gerekecek. Open Subtitles أتعلم، قريباً سيتعين عليك أن تقرر من تكون
    Şimdi karar vermen gerekiyor etkili olmak mı yoksa kusurlu olmak mı? Open Subtitles و الآن عليك أن تقرر تفكيرك المؤثر أم مرضك المخزي
    - Nereye gitmek istersin? - Sanırım buna sen karar vermelisin. Bu senin gecen. Open Subtitles أين تحبين أن تذهبى عليك أن تقرر ، هذه ليلتك
    Hukuken, ilaç tedavisi isteyip istemediğine karar verebilir. Open Subtitles يمكنها أن تقرر بنفسها اذا كانت ترغب في الرعايه الطبيه
    Her neyse sen karar vereceksin yoksa insanlar ondan yararlanamayacaklar. Open Subtitles عليك أن تقرر ما إذا كانت الإنسانية سوف يكون لديها فرصة للاستفادة منه
    Ne yapacağına karar verene kadar soruları yanıtlamana gerek yok. Open Subtitles ليس عليك أن تقلق من الإجابه على الآسئلة ليس قبل أن تقرر ما ستفعله
    Ve kadın... ayak uçları üzerinde, buna cesaret edip edemeyeceğine karar vermeye çalışıyor. Open Subtitles والمرأة .. تقف على أطراف أصابعها تحاول أن تقرر إن كان لديها القدرة على ذلك
    İnsanların adıma karar vermesine alışık değilim, hepsi bu. Open Subtitles أنا فقط لم أعتاد أن تقرر الناس بالنيابة عني هذا كل مافي الأمر
    Ayrıca benim yeterli olup olmadığıma siz karar veremezsiniz. Open Subtitles وليس فقط التحقيق، ليس من شأنك أن تقرر إذا كنت مؤهلة
    Ve bu da her sabah uyandığınızda ne tür bir insan olmak istediğinize karar vermeniz gerekiyor demektir. TED وهذا يعني أنه عندما تصحو كل يوم، عليك أن تقرر من هو الشخص الذي تريد أن تكونه
    Birazdan burada olur, Mösyö. Bir karar vermek zorundasınız. Open Subtitles ستأتي بعد قليل يا سيدي يجب عليك أن تقرر.
    Eva'yı kullanmaya devam edip etmeyeceğine karar ver! Open Subtitles يجب أن تقرر بنفسك ما إذا أردت قيادة إيڤا أم لا
    Sadece hangisine odaklanacağınıza karar verin. Open Subtitles عليك فحسب أن تقرر على أي منهما تركز
    Senin de aramıza katılma ve hayatın için ne yapacağına karar verme vaktin geldi. Open Subtitles وحان الوقت لتنضم إلينا و أن تقرر ماذا تريد أنت تفعل في حياتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more