"أن قابلتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Seninle tanıştığımdan
        
    • Seninle tanışana
        
    • Seninle tanıştığımızdan
        
    • tanışana kadar
        
    • seninle tanıştıktan
        
    • Seninle tanıştığım andan
        
    Seninle tanıştığımdan beri. Zoe, kabul et bu oldukça güzel bir şeydi. Open Subtitles منذ أن قابلتك زوى عليك أن تعترفى أن هذا كان لطيفاً جداً
    Seninle tanıştığımdan beri kendim gibi davranmıyordum. Open Subtitles . أنا ما كنت أتصرف مثل عادتي منذ أن قابلتك
    Neden bilmem, ama Seninle tanıştığımdan beri, zamanımın çoğunu belirli derinliklerin üzerinde parmak uçlarımla tutunarak geçirdim. Open Subtitles لا أعرف لماذا ولكن منذ أن قابلتك وأنا أقضي معظم وقتي معلق بأطراف أصابعي فوق بعض الأعماق
    Seninle tanışana kadar bu şekilde düşünmemiştim. Open Subtitles أنا لم أفكر بهذه الطريقة حيال الموضوع إلى أن قابلتك
    Gördüğüm en kıvrak zekaya sahipti Seninle tanışana dek. Open Subtitles كان يملك أكبر مخيلة مرنة رأيتها على الإطلاق إلى أن قابلتك.
    Seninle tanıştığımızdan beri, benimle aynı odada olmaktan özellikle kaçındın. Open Subtitles كنت تتجنبين التواجد ...بمفردك معي بشكل أساسيّ منذ أن قابلتك
    Ama seninle tanıştıktan sonra sevdiğin birini korumanın nasıl olduğunu anlayabildim. Open Subtitles فيما عدا ذلك ، بعد أن قابلتك أخيرا بدأت أتذكر معنى أن تحب شخصا ما
    Seninle tanıştığım andan beri büyük macera oldu. Evet. Open Subtitles مُنذ أن قابلتك وأنا أعيش مُغامرة
    Çünkü Seninle tanıştığımdan beri bana yapmayı asla aklıma getirmediğim şeylerin nasıl yapılacağını gösterdin. Open Subtitles لأنه منذ أن قابلتك اريتني كيفية القيام بأمور لم اكن احلم بفعلها
    Seninle tanıştığımdan beri bu defteri inceliyorsun. Open Subtitles أنت تنظر إلى ذلك الكتاب منذ أن قابلتك أول مرة.
    Normalde etkilenirdim ama Seninle tanıştığımdan beri çıtayı oldukça yukarı taşıdın. Open Subtitles ،عادة كنت لأنبهر ،و لكن مذ أن قابلتك حسنا ، لقد بالغت في وضع المعايير
    Mathilda, Seninle tanıştığımdan beri her şey farklılaştı. Open Subtitles ماتيلدا منذ أن قابلتك اختلف كل شيء
    Bak, Seninle tanıştığımdan beri her gün çalışıyorsun. Open Subtitles أستمعي. أنت تعملين كل يوم منذ أن قابلتك
    Seninle tanıştığımdan beri herşey gece ve gündüz gibi. Open Subtitles منذ أن قابلتك أنه كالليل و النهار
    Gördüğüm en kıvrak zekaya sahipti Seninle tanışana dek. Open Subtitles كان يملك أكبر مخيلة مرنة رأيتها على الإطلاق إلى أن قابلتك.
    Seninle tanışana kadar onun yüzünü görmek istemiyordum bir daha. Open Subtitles . لم أرد أن أقابلها ثانية إلي أن قابلتك
    Seninle tanışana dek, bu sözün derinliğini anlamamıştım Rob, çünkü sen benim için mükemmel erkeksin. Open Subtitles لم أفهم عمق تلك الجملة إلى أن قابلتك يا "روب"، لأنك الرجل المثالي لي.
    Ve Seninle tanışana kadar ayakta uyuduğumu fark ettim. Open Subtitles إلى أن قابلتك ..أعتقد أن
    Seninle tanıştığımızdan beri ısınıyor. Open Subtitles مخبوزة منذ أن قابلتك
    Kraut'la ilişkim vardı ama seninle tanıştıktan sonra onu bir daha hiç görmedim. Open Subtitles كراج كانت حبيبتي لكن بعد أن قابلتك لم أرها ثانيةً
    - Seninle tanıştığım andan itibaren. Open Subtitles منذ أن قابلتك للمرة الأولى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more