Bunu kanıtlayabiliriz. Bilmediğimiz bunu neden yaptıkları. | Open Subtitles | نستطيع أن نثبت ذلك ولكن ما لا نعرفه هو لماذا؟ |
Ama eğer Emily'yi bulursak, o zaman Lionel'ın yasadışı olarak insan klonladığını kanıtlayabiliriz. | Open Subtitles | و لكن اذا عثرنا على إيميلي يمكننا أن نثبت أن ليونيل كان يقوم بإستنساخ أشخاص بطريقة غير مشروعة |
Ancak bu korkulara rağmen, öğrencilerimize onları dinleyeceğimizi ve değişimi etkileyecek güçleri olduğunu kanıtlamalıyız. | TED | لكن على الرغم من هذه المخاوف، يجب أن نثبت لطلابنا أننا سنستمع إليهم وأن لديهم القدرة على إحداث التغيير. |
Charles'ı kurtarmak için başkasının çaldığını kanıtlamalıyız. | Open Subtitles | كلا .. لإنقاذ تشارلز .. يجب أن نثبت أن الذي سرقها شخصاً آخر. |
Bizim kanıtlamak istediğimiz şey animasyonla tamamen farklı hikayeler anlatabileceğimizdi. | TED | لكننا أردنا فعلا أن نثبت أنه يمكنك أن تروي قصصا بطريقة مختلفة تماما بالرسوم المتحركة. |
Kodlarımıza baktığını ispatlayabiliriz. | Open Subtitles | قابلنا (مارك) ثلاث مرات، تبادلنا 52 رسالة نستطيع أن نثبت أنه اطلع على الأكواد |
- Eğer bunun değiştirilebildiğini ona kanıtlarsak... - Işığı göreceğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | إذا استطعنا أن نثبت له أننا يمكن أن نعدلها تعتقد أنه سيرى الضوء |
Bunu yapanın Çöpçü Adam olduğunu kanıtlayabilirsek dosyanı yeniden açabilirler. | Open Subtitles | إذا أمكننا أن نثبت انهُ رجل القمامة قد يعيدونَ فتحَ قضيتكَ |
Gezegenlerin, yıldızları üzerinde o kadar küçük bir çekim etkileri var ki bu küçücük hareketleri trilyonlarca kilometre öteden ölçebiliyorsak varlıklarını ancak o zaman kanıtlayabiliyoruz. | Open Subtitles | لكن للكواكب قوة جذب صغيرة لنجمها بحساب تلك الحركات الضئيلة البعيدة عنا تريليونات الكيلومترات يمكننا أن نثبت أن تلك الكواكب موجودة |
Jury'nin Lin'le konuştuğunu kanıtlamamız lazım. | Open Subtitles | يجب أن نثبت وشاية (جوري) |
Hayır, sen yapmadın. Orada üçüncü birinin olduğunu kanıtlayabiliriz. | Open Subtitles | لا أنتِ لم تفعلي , نستطيع أن نثبت وجود شخص ثالث معكم |
Bu şekilde, delilin olaydan sonra konduğunu kanıtlayabiliriz. | Open Subtitles | وبتلك الطريقة يمكننا أن نثبت أن الدليل قد أتى بعد الجريمة |
Korumaya çalıştığın için teşekkürler ama Pam gerçekten hamile ve kanıtlayabiliriz. - Evet. | Open Subtitles | شكرا لدفاعك لنا, لكن حقيقة ً حامل و نستطيع أن نثبت |
Sadece biz, bu ulusun hayatta olduğunu ve işe yarar olduğunu kanıtlayabiliriz. | Open Subtitles | فقط نحن بأمكاننا أن نثبت أن هذه الدولة على قيد الحياة و أن تكون مفيد لأي شيئ |
Eski karının uygun bir anne olmadığını kanıtlamalıyız. | Open Subtitles | الحمل علينا أن نثبت عدم صلاحية زوجتك لحضانة الطفل |
Öldürme isteğiyle oraya gittiğini ama bunun o kadar da basit olmayacağını kanıtlamalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نثبت انه خرج بنية القتل وذلك لن يكون سهل |
Clay Shaw'un karıştığı bir komplonun varlığını kanıtlamak için... öncelikle suikastta birden fazla tetikçinin bulunduğunu kanıtlamamız gerek. | Open Subtitles | لإثبات أن هناك مؤامرة متورط فيها كلاي شو يجب أن نثبت أن هناك أكثر من رجل واحد متورط في عملية الاغتيال |
Eski kocasının kendi yaptığı işler var. Ve onun yalan söylediğini kanıtlamak bu kadar zor olmamalıydı. | Open Subtitles | زوجها السابق لديه جدول أعماله الخاص لن يكون من الصعب أن نثبت أنه كاذب |
Dooley'i alt edersek, Noel Baba'ya iftira attigini ispatlayabiliriz. | Open Subtitles | إذا إستطعنا الإطاحة بـ(دولي) فيمكننا أن نثبت أنّه أوقع بـ(سانتا) |
Üzerinde saatinin de bulunduğu Chen'in kredi kartı slipi var elimizde, şayet polis cinayetin kesin zamanını belirlemeye kalkarsa, Chen'in teknenin diğer tarafında olduğunu ispatlayabiliriz. | Open Subtitles | ويحمل التوقيت لذا ان كانت الشرطه تستطيع تحديد توقيت الجريمه فيمكننا أن نثبت أن (تشين) كان من الناحيه الاخرى من المركب |
Eğer tehdit olmadığımızı kanıtlarsak, baskını iptal edecektir. | Open Subtitles | ،إذا استطنا أن نثبت لها أننا لا نمثل تهديدًا لها ستلغي أمر الإغارة علينا |
Yoldan çıktığımızı düşünüyor. Eğer çıkmadığımızı ona kanıtlayabilirsek, belki o zaman kararını değiştirir. | Open Subtitles | وتظن أننا انشققنا عن إمرتها، إذا استطعنا أن نثبت لها أننا لم نخرج عن طوعها، فربما ستتراجع عن قرارها |
Yani yattıklarını kanıtlayabiliyoruz. | Open Subtitles | -إذن بإمكاننا أن نثبت أنّهم أقاموا علاقة حميميّة؟ |
Jury'nin Lin'le konuştuğunu kanıtlamamız lazım. | Open Subtitles | يجب أن نثبت وشاية (جوري) |