| Yani, ne de olsa yıl dönümleri birlikte olmak demektir. | Open Subtitles | ،أعني، أنه بعد كل شيء أعياد الزواج جوهرها أن نكون معاً |
| Tesellim şudur ki hiçbir şey birlikte olmak kadar önemli değil. | Open Subtitles | تماسك لأن ليس هناك ما هو أكثر جمالا من أن نكون معاً |
| birlikte olabiliriz. Meksika'ya gidebiliriz. | Open Subtitles | بأمكاننا أن نكون معاً بأمكاننا الذهاب إلى المكسيك |
| Hayat bizim beraber olmayı haketmeyeceğimiz kadar acımasız olamaz beraber yemek için. | Open Subtitles | لا يمكن أن تصل قسوة الحياة بأن لا نستحق أن نكون معاً لنأكل |
| Benimle gelmelisin, yoksa birlikte olamayız. | Open Subtitles | يجب أن تأتي إلي أو أننا لا يمكن أن نكون معاً |
| Maria, Biz birbirimiz için yaratılmışız. | Open Subtitles | لقد كُتب علينا أن نكون معاً منذ الأزل |
| İyi biri ama bakire olduğumdan birlikte olamayacağımızı söyledi ben de başkasıyla denedim. | Open Subtitles | إنه لطيف، لكنه قال أننا لا نستطيع أن نكون معاً لأنني عذراء، لذلك حاولت فعلها مع شخص آخر |
| Ofiste her zaman birlikte olmamızı istediğimi sana söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك، أني أريدنا أن نكون معاً. في المكتب ، دائماً. |
| - Bugüne kadar birlikte olmamız için her şeyden vazgeçmen gerektiğini hiç fark etmemiştim. | Open Subtitles | -لم أستوعب أبداً حتى اليوم أنه لأجل أن نكون معاً, عليكِ التخلي عن كل شيء |
| birlikte olmak kaderimizde vardı. Hâlâ da olabiliriz. | Open Subtitles | .نحن مقدر أن نكون معاً .مازال يُمكننا فعل ذلك |
| Biz birlikte olmak için doğmuşuz. Boynumdan aşağısı felçli uyanıyorum. | Open Subtitles | كان مقدرٌ لنا أن نكون معاً لقد إستيقظتُ مشلولاً من الرقبة فما دون |
| birlikte olmak zorundayız çünkü senden başka kimsem yok. | Open Subtitles | إذاً نحن معاً هنا؟ يجب أن نكون معاً. لا أحد لي غيرك. |
| Eğer senin hayatına mal olacaksa, nasıl birlikte olabiliriz? | Open Subtitles | كيف يمكن أن نكون معاً لو كان الثمن هو حياتك؟ |
| Yaşadığın şeyleri benle konuşamıyorsan nasıl birlikte olabiliriz? | Open Subtitles | كيف من المفترض أن نكون معاً اذا لم تستطع الحديث معـي مالذي كنت تعاني منه .. |
| Belki artık boyumu aşmıyorsundur ve birlikte olabiliriz, aşk anlamında. | Open Subtitles | ربما أنا في مستواك الآن, و يمكن أن نكون معاً عاطفياً |
| beraber olmayı seviyoruz. | Open Subtitles | ،نحن شركاء ونحبّ أن نكون معاً |
| Aynı zamanda beraber olmayı istemen. | Open Subtitles | ولكننك تريد أن نكون معاً |
| Sen sen, ben de ben olduğum müddetçe birlikte olamayız. | Open Subtitles | لكن طالما بقينا على حالنا هذه لا يمكننا أن نكون معاً |
| Ama bunun bir önemi yok, çünkü asla birlikte olamayız. Bunu daha önce hiç söylememiştin. | Open Subtitles | لكن الامر لا يهم, لأننا لا يُمكن أن نكون معاً. لم تقولي هذا من قبل. |
| Biz birbirimiz için yaratılmışız. | Open Subtitles | قدرنا أن نكون معاً |
| Biz birbirimiz için yaratılmışız. | Open Subtitles | مقدّر لنا أن نكون معاً |
| Yani, neden birlikte olamayacağımızı anlıyorsun? | Open Subtitles | أعني, أنتِتعرفينلملايمكننا... أن نكون معاً ؟ أترين هذا ؟ |
| Ama bütün problemlerimize rağmen birlikte olmamızı istiyor musun? | Open Subtitles | لكن أتريدنا أن نكون معاً بالرغم من كل مشاكلنا؟ |
| Matt, rüyanda evli olduğumuzu gördün ve bunun birlikte olmamız için geçerli bir sebep olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | , لقد حلمت يا (مات) أننا متزوجان لذا تظن أنه يجب أن نكون معاً |