| Ölümden kaçmak için sadece 1 dakikam yani 60 saniyem var. | Open Subtitles | . . أمامي الآن دقيقة واحدة ستون ثانية كي أهرب من الموت |
| Benim gerçek adım Marianne Lewis 1972'den beridir geçmişimden kaçıyorum. | Open Subtitles | إسمي الحقيقي ماريان لويس أهرب من ماضي منذ 1972 |
| Şehirden kaçmam gerek, böylesi daha açıklayıcı olur. | Open Subtitles | يجب أن أهرب من هذه المدينة وأرغب بوسائل ملائمة لفعل ذلك |
| Beni kaçırtıyorlar. Şimdiye kadar hiç kimseden kaçmadım. | Open Subtitles | لقد أجبرونى على الهروب لم أهرب من أحد قط |
| Ben kaçmıyorum. Bırakmıyorum. Bu çocuğu kurtaracağım. | Open Subtitles | .لن أهرب من هنا ، لن أستسلم ، سوف أنقذ هذا الفتى |
| Biliyormusunuz, bütün hayatım boyunca o isimden kaçtım. | Open Subtitles | أتدرون، طوال حياتي كنت أهرب من ذلك الاسم. |
| Ne yani benden hoşlanan bir adamdan kaçayım mı yani? | Open Subtitles | إذاً، ماذا يفترض بي أن أفعل أهرب من رجل لا أعجبه؟ |
| Ben de aynen senin gibi kendi zamanımdan, altın çağa kaçmak istedim. | Open Subtitles | أردت ان أهرب من حاضري كما تريدين فعله الان للذهاب إلى العصر الذهبي |
| Ama o dünyadan kaçmak ve yeniden başlamak istedim. | Open Subtitles | لكني أريد أن أهرب من هذا العالم وابدأ من جديد |
| Elbise dikip, Nazilerden kaçmak için şarkı mı söyleyeceğim? | Open Subtitles | سأخيّط أزياء مماثلة وأغنّي لكيّ أهرب من النازيين؟ |
| Taksiden kaçıyorum. Yolumdan çekil. | Open Subtitles | أهرب من دفع تكاليف سيارة الأجرة ابتعدي عن طريقي |
| Dün seks suçundan tutuklandım, bugün gözümü çıkarmaya çalışan eski devlet görevlisi çatlaklardan kaçıyorum. | Open Subtitles | البارحة تمّ اعتقالي من أجل جريمة جنسيّة، اليوم أنا أهرب من حكوميين سابقين مجانين يريدون اقتلاع عيني |
| O zamandan beni o pisliklerden kaçıyorum. | Open Subtitles | لقد بقيت أهرب من هؤلاء البغضاء منذ ذاك الوقت |
| Anlamıyorsun ki. Ben polisten hayatta kaçmam, tamam mı? | Open Subtitles | إنك تغفل عن الجوهر أنا لن أهرب من الشرطة |
| Ben artık o kız değilim. Hiç kimseden kaçmam. | Open Subtitles | لم أعُد تلك الفتاة، لستُ أهرب من أيّ مخلوق. |
| O günden beri şansımdan kaçmadım veya kaçmaya denemedim. | Open Subtitles | منذ ذلك اليوم، لم أهرب من الحظ ولم أجربه أبدا |
| Kazayla birini öldürdüğümde bile kaçmadım. | Open Subtitles | حتّى حين قتلت امرءًا بغير عمدٍ، فلم أهرب من مسؤوليّتي. |
| Diğerlerinin aksine, ben hayattan kaçmıyorum. | Open Subtitles | بخلاف الأشخاص الآخرين أنــا لا أهرب من مآسي الحياة |
| - Kimseden kaçmıyorum, anne. | Open Subtitles | -أنا لا أهرب من أي أحد -جيد ، أبقية في بالك |
| Beyler, ben hayatım boyunca öyle adamlardan kaçtım. | Open Subtitles | يا فتية، كنت أهرب من رجال مثله طوال حياتي |
| hapisaneden kaçmana kim yardım ettti ben hapse hiç girmedim ki nasıl kaçayım | Open Subtitles | من ساعدك في الهروب من السجن ؟ أخبرني الآن! أنا لم أكن في السجن أبداً من قبل فكيف يمكنني أن أهرب من هناك ؟ |
| O çocuklardan kaçıp şu gemiye binmek isterdim. | Open Subtitles | أردت أن أهرب من الأولاد و أتسلل لتلك السفينة |
| Tıpkı sorumluluğumu bildiğim gibi hayalden gerçekliğe mi kaçıyordum? | Open Subtitles | هل كنت أهرب من الواقع لأنى كنت أميل لفعل هذا؟ |
| Ve bir kraliçe olarak, iftiralardan kaçmayacağım, ve sen de yapmamalısın. | Open Subtitles | وكملكة , لن أهرب من الإفتراءات، ولا يجب أن تهرب أنت. |