| Bu sunuma başlamadan önce, hazırlık için birkaç noktaya değinmek istiyorum. | TED | قبل البدأ بهذا العرض أودّ لفت نظركم إلى بعض النقاط العامة. |
| Bu sezonun, final sezonunun ilk bölümünden bir görüntü izlemek istiyorum. | Open Subtitles | أودّ مشاهدة مشهد من الحلقة الأولى من هذا الموسم، الموسم الأخير |
| Edebiyat balosunda adet olduğu üzere okulumuzu ziyaret eden arkadaşlarımızdan birini çağırmak istiyorum | Open Subtitles | الآن، كما تقليد في الكرة الأدبية، أنا أودّ أن أدعوه عضو كليّتنا الزائرة |
| Vurgun için başka bir anlaşma daha varsa, duymayı çok isterim. | Open Subtitles | إذا كان هناك صفقة أخرى جاهزة، فأنا أودّ أن أسمع عنها. |
| Eğer size durumu tarif edebildiysem, daha fazla uzatmak istemiyorum. | TED | أوضحت لكم هذه الصورة، ولا أودّ الإطناب في ذلك أكثر. |
| Ama bazen önüne geçemiyorum. Yani tek yapmak istediğim o oluyor. | Open Subtitles | وكأنّي غير قادر على ردعه أحياناً وكأنّه كلّ ما أودّ فعله |
| Sizi gurur günahından kurtarmak isterdim Rahibe, ama korkarım bunu yapamam. | Open Subtitles | أودّ أن أحميكِ من خطيئة الكبرياء يا أختاه، لكن لا أستطيع. |
| Evet, biberli pizza sipariş etmek istiyorum, lütfen. Evet büyük boy. | Open Subtitles | نعم، أودّ أن أطلب، بيتزا بالبيبروني واحدة، من فضلك، نعم، كبيرة |
| Bir araya gelip konuşmak istiyorum. Son diyalogumuzun bitişinden pek hoşlanmamıştım. | Open Subtitles | أودّ أن نلتقي ونتحدّث لا يعجبني ما آلت إليه محادثتنا الأخيرة |
| Bu yüzden de sizlerle oğlum hakkında konuşmak istiyorum. Üye Owens. | Open Subtitles | لهذا السبب أنا أودّ أن أخبركم قليلاً عن إبني، بليج أوينز. |
| Başka herşey hakkında konuşurum. Sadece işten biraz uzaklaşmak istiyorum. | Open Subtitles | أودّ التحدث في أي شيء آخر أحاول الهروب من العمل |
| Uh, çocuklar, İsimlerinizi bilmiyorum, ...ama size bir içki ısmarlamak istiyorum. | Open Subtitles | أولاد أنا لا أعرف أسمائكما لكنّي أودّ أن أقدم لكما شراب |
| Bana birşeyler anlatmanı istiyorum, ama önce bir içki alacağım. | Open Subtitles | أريدكِ أن تُخبريني بشيءٍ ما، لكن أودّ إحتساء الشراب أولاً |
| İç kanama olmadığından emin olmak için birkaç test yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أودّ أن أقوم ببعض الفحوصات لأتأكد من عدم وجود نزيف داخلي |
| Ve ayrıca senin temel bakım doktorluğunu da yapmak istiyorum. | Open Subtitles | و أودّ أن أفعـل ذلـك كطبيـب الرعايـة الأوليـة الخـاص بـك |
| Asabi ve alıngan olduğumda ayın o üç gününü pas geçmek isterim. | Open Subtitles | أودّ أن أستغني عن الثلاثة أيام الشهرية التي أكون فيها عصبية ومتوترة |
| Kar arabandan düştüğünde nasıl güleceğini görmek isterim. - Evet. | Open Subtitles | لكم أودّ رؤيتكِ تضحكين حينما تسقطي عن سيّارة الجليد خاصّتكِ. |
| Ben sadece bu adada daha fazla kan görmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أودّ رؤية المزيد من الدماء تسفك على هذه الجزيرة |
| Ona yapmak istediğim bir sürü uygunsuz düşünceyi aklımdan geçirdim. | Open Subtitles | لقد فكرتُ في أشياء مختلفة وكريهة أودّ أن أفعلها به |
| Yaptığınız şeyi neden üç savunmasız çaresiz genç kıza yaptığınızı bilmek isterdim. | Open Subtitles | أودّ أن أعرف لم فعلت ما فعلت.. لل 3 فتيات الضعيفات والوحيدات. |
| Hayır, geleceğim. Orada olacağım. Sizin iyi olduğunuzdan emin olmam gerek. | Open Subtitles | كلاّ، سآتي، يجب أن أكون هناك أودّ التيقّن أنكم ستكونوا بخير |
| İlişkimizi bir sonraki seviyeye taşımak istediğimi kanıtlamak için sana yüzük aldım. | Open Subtitles | وفقط لأثبت لك أنّي أودّ أخذ الأمور للمستوى التّالي، جلبتُ لكِ خاتمًا. |
| İlerleme kaydediyorsan burnumu sokmak istemem ama düşündüm ki belki de... | Open Subtitles | لا أودّ التدخل إن كنتِ تعالجين الأمر لكنّي ظننت، ربما قد.. |
| Eğer mümkünse George Sims ile görüşmek istiyordum. | Open Subtitles | في واشنطن دي سي، أنا أودّ أن أتكلّم مع جورج سيمس إذا كان بالإمكان |
| Eksiksiz açıklamanın ışığı altında üstümden bir şeyi atmam lazım. | Open Subtitles | إيفاءً للإفصاح التامّ، أودّ أن أزيل أمرًا من على كاهليّ. |
| Eve gitmek hoşuma gider. Evet, eve gitmek hoşuma gider ve eve gidiyorum. | Open Subtitles | انا أودّ الذهاب إلى البيت، وسأذهب إلى البيت وسأخبرك شيئاً واحداً لعيناً بعد |
| Yeni ürünüm Handi-matic'i tanıtmak için bir saniyenizi rica ediyorum. | Open Subtitles | أودّ لحظة من وقتك لإخبارك عن منتجي الجديد هاندي ماتيك |
| Randy'nin bavulunun çekme ipleri koptuğundan dolayı, aynı şeyin benim başıma da gelmesini istemedim ve doğru dürüst bir çanta almaya karar verdik. | Open Subtitles | .. بما أن مقبض حقيبة راندي قد كُسر و لا أودّ حدوث الشيء نفسه لي لذا قررنا أن نأخذ حقيبة سفر مناسبة |
| Yardım etmek isterim ama bir yere yetişmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | أودّ أن أساعد، لكننا يجب أن نكون في مكان ما |