Son söylemek istediğim akıl hocaları ve insanlar konusunda talihim yaver gitti, hayatımda önemli rol oynadılar. | TED | آخر شيء أود قوله هو أنني كنتُ محظوظًا جدًا بالمدربين والناس الذين لعبوا دورًا مهما في حياتي. |
Uzun zamandır duygularımı kontrol altında tuttum ama sana söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | لقد أغلقت باباً على مشاعرى طويلاً لكن هناك الكثير الذى أود قوله |
söylemek istediğim şey hâlâ gerçek katillerin peşindeyiz. | Open Subtitles | ما أود قوله هو أننا ما زلنا نبحث عن القتلة الحقيقيين |
Hapishanelere ne söylemek istiyorum biliyor musunuz? Demek istiyorum ki.. | Open Subtitles | هل تعرفون ما أود قوله لمسؤولين ذلك السجن؟ |
Demek istediğim şu, kim bir cadıyla beraber olmak ister ki? | Open Subtitles | كلّ ما أود قوله أن من يريد أن يكون مع ساحرة؟ |
Bir şekilde seni arayacağım. söylemem gereken çok şey var. | Open Subtitles | . إسمعيني ، سأهاتفكِ بطريقة ما هناك الكثير أود قوله |
Hiçbir şey demeye çalışmıyorum. Bunun bir anlamı olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | حسناً، لا أحاول قول شيء ما أود قوله أن هذا يعني شيئاً |
Yüksek sesle söylemem gereken ikinci şey ise ki bunu yüksek sesle söyleyeceğim. | Open Subtitles | والأمر الاخر والذي أود قوله لكم الان وبصوتا عال .وسأقوله الان بصوتا عال |
Sana buraya geldiğimden beri söylemek istediğim bir şey var. Bırakıyorum. | Open Subtitles | هناك شيء ما أود قوله منذ اليوم الأول لي في العمل هنا استقيل |
söylemek istediğim, mantıksal olarak sevişmek için bir sene beklememiz gerekmiyor. | Open Subtitles | كل ما أود قوله, هو أنه منطقياً, ربما قد لا يتوجب علينا الإنتظار لممارسة الجنس العام القادم |
İlk önce benim sana söylemek istediğim bir şeyler var. | Open Subtitles | لكن هناك أمراً أود قوله لك أولاً |
söylemek istediğim birkaç şey var. | Open Subtitles | ..بأن هناك أمرًا آخرًا أود قوله |
söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | وهناك الكثير الذى أود قوله لك ايضاَ |
Sorulara geçmeden önce son söylemek istediğim şey, yaptığımız bu kapsamlı iş, etik araştırmasını yaptırmamız, teknik alanda olduğu kadar bu alanda da sınırları zorlamamız, bilim toplumunda, siyasi toplumda ve devletin en üst kademelerinde tartışıldı. | TED | والموضوع الأخير الذي أود قوله قبل أن أفتح باب الاسئلة عن العمل المضني الذي قمنا به بمراجعة المسائل الاخلاقية لهذا العمل هذا فضلا عن مراجعة الجوانب الفنية وتمت مناقشته بشكل عام في الاوساط العملية وعند واضعي القوانين وعلى أعلى المستويات في الحكومة الفيدرالية. |
Evet. Aslında söylemek istediğim: | Open Subtitles | أجل، ما أود قوله حقًا هو: |
Birşey söylemek istiyorum. Bu muhteşemdi. | Open Subtitles | ،حسنٌ ، ثمة أمر أود قوله هذا رائع |
Bir şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | لدي شيءٌ أود قوله |
Marty! Orada olduğunu biliyorum. Gitmeden önce, bir şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | (مارتى)، انظر، أعلم أنك موجود هنا قبل أن أذهب، هناك شئ أود قوله |
Demek istediğim bu gerçekten işe yarayabilir. | TED | ما أود قوله هو أن الأمر قد ينجح بالفعل. |
Tamam, alınmaya gerek yok. Sadece söylüyorum... | Open Subtitles | حسناً لستِ في حالجة إلى رفع الصوت كل ما أود قوله |
Şimdi bu kitap hakkında, tasarım açısından bir şeyler söyleyeceğim; çünkü bence gerçekten harika bir kitap. | TED | وما أود قوله قليلا عن هذا الكتاب في يخص يخص الناحية التصميمية، لإنه في الواقع كتاب جيد. |
Tek söylediğim eğer senatör Doyle görüşmeyi ertelerse bir süre ajandanızda hiç boş yer kalmayacak. | Open Subtitles | كُلّ ما أود قوله إذا كان السيناتور يلغي ذلك الإجتماع، والذي لا يمكن عقده في الفترة الحالية |