Duvarın insanları, tüm ülkedeki sanat ve edebiyat eserlerini toplayarak günlerini geçiriyorlar. | TED | يقضي أهل السور أيامهم في جمع الأعمال الفنية والأدبية، من جميع أنحاء الأرض. |
Çocukların günlerini işe yaramaz şeylerle geçirmelerine izin verdiğim için benim de sorumlu olduğumu yadsımayacağım | Open Subtitles | أنا لا انكر أني مسؤلا بصورة ما . .. عن السماح للأطفال لقضاء أيامهم بلا الفائدة بالاضافة الى اوقات طيشهم |
Başka insanlar tatile çıkar ve günlerini yatarak geçirir... | Open Subtitles | الناس الآخرين يذهبون فى أجازه يقضون أيامهم يضجعون |
"Sayısız hazin fedakarlıklar parlak günleri gölgeleyecek ama yine de daima beraber olacaklar." | Open Subtitles | أيامهم المُشرقة اُنكرت من قبل عدة تضحيات مُظلمة رغم ذلك لازالوا باقون دائماً معاً |
Cinsel içerikli mesajlar gönderiyorlar, özürlü gibi dans ediyorlar, Twatter'da yazışıyorlar çünkü günleri o kadar özel ki dünya ile paylaşmak zorundalar. | Open Subtitles | يتبادلون الإثارة، يهيمون بلا هدف يغوون بعضهم البعض. لأن أيامهم بغاية المرح، و عليهم أن يشاركو ذلك مع كل من حولهم. |
Birinci sınıf uçakla seyahatlerine başlayıp, seçkin bir 5 yıldızlı otele gidecekler, orada gündüzlerini havuza girerek, gecelerini sevişerek geçireceklerdi. | Open Subtitles | لقد قرروا السفر على الدرجة الأولى والسكن في فندق فخم ذو الخمس نجوم حيث سيقضون أيامهم أما المسبح |
Evet, günlerini meyhanede alem yaparak geçiren fazla konuşan ayyaşları kastediyorsunuz. | Open Subtitles | آه, تعني, الثلاثة المزعجين السكارى الذين يقضون أيامهم في الحانات؟ |
Kendilerini kurtaramayacaklarını bilerek son günlerini tekrar başlamak için gerekenleri yaratmakla geçirdiler. | Open Subtitles | مع العلم أنهم لا يستطيعون إنقاذ أنفسهم أمضوا أيامهم الأخيرة بإيجاد وسائل للبدء في الإنتهاء |
Şimdi müsaade edersen... Herkes günlerini mankenlerle giyinmece oynayarak geçirmiyor. | Open Subtitles | الآن, هل بإمكانك أن تعذرني, لا يضيع الجميع أيامهم |
Hayatlarının son günlerini yaşamakta olduklarını anlayanlar için ölüm farklı bir anlam kazanır. | Open Subtitles | لكن لهؤلاء الذين لا يفهمون إنهم يعيشون آخر أيامهم في العالم، الموت يكون له معنى آخر. |
Terapi ünlülerin zina ve koliklikleri arasında günlerini geçirmek için yaptıkları şey. | Open Subtitles | العلاج النفسي شيئ يفعله المشاهير لملء أيامهم بين تنضيف القولون والزنا. |
Ayrıca tüm günlerini plajda, seksi kızlarla geçiren ben değilim! Yapma! | Open Subtitles | وعلى كل حال أنا لست من الذين ينفقون كل أيامهم على الشاطئ مع البنات في البيكيني |
Elli yılımı, son günlerini yaşayan insanlarla birlikte geçirdim. | Open Subtitles | لقد قضيت خمسة عقود مع أشخاص يواجهون أيامهم النهائية |
- Hiram Mabel ve Virgil kalan günlerini huzur içinde geçirdiler. | Open Subtitles | (ميبل) و(فيرجيل) عاشوا باقي أيامهم في سلام |
günlerini keder içinde geçirmesini istemiyorum. | Open Subtitles | -لا أريد لهم قضاء أيامهم .. |
Hayatlarının 1912 Mart'ındaki son günleri bugün efsaneleşmiştir. | Open Subtitles | أيامهم الأخيرة ، في مارس 1912 ، الآن أسطورية |
günleri uzun ve mutlulukla dolu olsun. | Open Subtitles | لعل تكون أيامهم مديدة ومليئة بالسعادة |
günleri çok uzun ömürleri çok kısa oluyor. | Open Subtitles | أيامهم طويله جداً حيواتهم قصيرة جداً |
Bundan sonra gecelerini ve gündüzlerini beraber geçirdiler. | Open Subtitles | و قضوا أيامهم و لياليهم مع بعض من هذه اللحظة |