| Bu insanlar bize kol kanat geren kişiler, bu nedenle de ayrıca güzel. | Open Subtitles | هؤلاء الناسِ أيضاً الناسَ الذي يُؤيّدُوننا أيضاً , لذا هو كَانَ لطيفَ جداً. |
| Haberi diğer evlere de yaydı ve neyse ki iyi bir katılımcı olacak. | Open Subtitles | لقد نشرت الأمر لبعض المنازل أيضاً, لذا آمل, أن يكون هناك حضور ممتاز |
| Ki o da bozuk, bu yüzden o rahatlatıcı sesi de duyamayacaktım. | Open Subtitles | والذي لا يعمل أيضاً لذا لم أكن لأحصل على صوت الخلط المُرضي |
| Bizim de babamız gibiydi. Hepimiz babamızı kaybetmiş kadar olduk. | Open Subtitles | لقد كان بمثابة أب لنا أيضاً لذا كلنا فقدنا أباً |
| Tamam hatırladım, sana da bir ip uzatılacak o yüzden hayatını yaşa. | Open Subtitles | صحيح ، حبل سيسقط لكِ من أعلى أيضاً لذا عيشي حياتك بإبتسامة |
| Ayrıca ateşi varmış. Ben de omurilik sıvısını kontrol ettim. | Open Subtitles | لقد كانت درجة حرارته مرتفعة أيضاً لذا قمت بتحليل نخاعه الشوكي |
| Dün akşam Buffy de eve gelmedi ben de... | Open Subtitles | بافي لم تعد إلي المنزل الليلة الماضية أيضاً لذا |
| Aynı zamanda kendi için çalışıyorsun, Çok sağlam bir mal götüreceksin oradakilere de bu maldan vereceksin. | Open Subtitles | أنت تعمل لصالحك أيضاً لذا ستبيع بضاعتنا وسنجعل السكان المحليين يدعموننا |
| Kendi davranış şeklimi de beğenmedim, bu yüzden konuya çözüm buluyorum. | Open Subtitles | و لا تعجبني الطريقة التي كنت أعاملهم بها أيضاً لذا سأفعل شيئاً حيال ذلك |
| Öyle, çamaşırı yıkayıp, pencereleri de silerdi ben daha çok özledim. | Open Subtitles | وكانت تغسل الملابس وتنظف النوافذ أيضاً لذا ، أنا أفتقدها أكثر منكِ |
| Ben de birkaç tane iyi yumruk attım, ödeştik diyebiliriz. | Open Subtitles | لقد أصبته أيضاً, لذا يجب علينا ان ندعها تعادلاً |
| Ona ulaşamıyorum ve işe de gelmiyor. Bu yüzden endişelendim. | Open Subtitles | لم أستطع الإتصال به ولم يأتِ إلى العمل أيضاً لذا قلقت |
| Ben de satış elemanıyım o yüzden bütün numaraları bilirim. Zahmet etmeyin. | Open Subtitles | أنا بائعة أيضاً, لذا أنا أعرف كلالخدع,لا تتعبينفسك. |
| Evet, inan bana benim de bir abim var. o yüzden o duyguyu bilirim. | Open Subtitles | حسناً، صدّقيني، لدي شقيق أكبر أيضاً لذا أعرف هذا الشعور |
| Sen de aynı yola girmek istemiyorsan gömleğimin içini süzeceğine dosyalatıver şu lüzumsuz şeyi. | Open Subtitles | ولا أعتقدك تريد إغضابي أيضاً لذا توقف عن النظر إلي صدري وخذ الملف اللعين |
| Bu durumu ben de garip buldum. Bu yüzden kaseti inceledim. | Open Subtitles | إعتقدت بأنه أمرٌ غريب أيضاً لذا قمنا بفحص الشريط |
| Aslında ben de küçük bir kasabalıyım, burada evimde gibiyim. | Open Subtitles | في الواقع,انا من بلدة صغيرة أيضاً لذا اشعر بنفسي انني في موطني |
| Ne yani peder de intikam mı aldı? | Open Subtitles | ألملجئ الجديد أيضاً لذا , بالنسبة للكاهن هذا أنتقام ؟ |
| Ve bu senin de olduğun anlamına geliyor. Hadi konuşmaya başla. | Open Subtitles | و هذا يعني أنتَ بالقضية أيضاً لذا تحدث معي |
| Onda da 5. sayfa eksik, o yüzden bilgisayardaki dosyaları kontrol ettim. | Open Subtitles | والصفحة الخامسة فيه مفقودة أيضاً لذا تفقدت مستندات القضية في نظام الحاسوب |