"أين توجد" - Translation from Arabic to Turkish

    • nerede olduğunu
        
    • nerde olduğunu
        
    • in nerede
        
    • neresi
        
    Neyin nerede olduğunu bildiğinizde, onları paylaşmak daha kolay hale gelir. TED وحينما تعرف أين توجد الموارد، يصبح من السهل تقاسمها.
    Kuzey Atlantik'te denizaltılarını en yoğun şekilde... konuşlandırdıkları bölgeye doğru ilerlediğini ve... o lanet olası denizaltıların nerede olduğunu... Open Subtitles يتجه الآن نحو أكبر تركيز للغواصات.. وضعه الألمان فى شمال المحيط الأطلسي.. وأنت لا تعلم أين توجد تلك الغواصات اللعينة؟
    nerede olduğunu bilmediğime inanmadı. Open Subtitles كان لا يصدقنى بأنه ليس عندى فكره أين توجد هذه الثروه
    nerde olduğunu bilmediğime inanmadı. Open Subtitles كان لا يصدقنى بأنه ليس عندى فكره أين توجد هذه الثروه
    Çiğnenebilir vitaminlerin nerde olduğunu biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعلمين أين توجد أقراص الفيتامينات القابلة للمضغ؟
    Bayan Oliver'in nerede olduğunu artık siz de biliyordunuz. Open Subtitles وحينها عرفت تمامًا أين توجد السيدة أوليفر
    Zayıf noktamın neresi olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles إليك الصعوبة لا أعرف أين توجد مكامن الضعف عندي
    Açıkça, kızın nerede olduğunu biliyor. Open Subtitles بالتأكيد هيا تعرف أين توجد الفتاة الصغيره
    Hiçbiriniz kızkardeşimin nerede olduğunu söyleyemediği halde bana bok mu atıyorsunuz? Open Subtitles أنتم فى الحقيقه لا تعطونى سوى القذاره ولم يخبرنى أحد منكم أين توجد أختى ..
    Eğer bir yer çok temizse, nerede olduğunu bilemezsin. Anlıyor musun? Open Subtitles عندما تكون النظافة مفرطة، لا تعرف نفسك أين توجد
    Park cezası ödeme bölümünün nerede olduğunu bilme şansın var mı? Open Subtitles هل تعرفين أين توجد نافذة دفع مخالفات الركن؟
    Kameraların nerede olduğunu açıkça biliyordu. Belirgin alanlarda nasıl geri geri yürüyor görüyor musun? Open Subtitles من الواضح انه يعرف أين توجد الكاميرات أترون كيف يمشي للوراء في مناطق معينة؟
    Ama şehrin içinde ve artık şehrin nerede olduğunu biliyoruz. Open Subtitles لا . لكنه يوجد في المدينة، والآن نحن نعلم أين توجد.
    Bak, uçağın nerede olduğunu biliyorum. Ama bir yararı dokunmayacak. Open Subtitles انظروا، أعلم أين توجد الطائرة ولكنها لن تنفعكم بشيء
    Biz bu sinirsel osilatörlerin nerede olduğunu biliyoruz fakat bizim yaptığımız; bu birbirinden çok farklı hareket şekilleri arasında geçişe izin veren sinirsel osilatörlerin TED ونعرف أين توجد هذه المذبذبات العصبية ولكن ما قمنا به كان صنع نموذج رياضي لنرى كيف ينبغي أن ترتبط للسماح بهذا التغيير بين نوعين مختلفين من المشيات.
    Hey, Easy Grubu'nun nerede olduğunu bilen var mı? Open Subtitles هل يعلم أحدكم أين توجد سريّة إيزي ؟
    Hey, tatlım, şu küçük tıpaların nerde olduğunu biliyor musun? Open Subtitles يا حبيبتي ، أتعرفين أين توجد تلك الأحبال الصغيرة؟
    Yapma! Gerçekten geminin nerde olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles توقف , لاأعرف حقاً أين توجد السفينة
    Paranın nerde olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعلم أين توجد النقود.
    Aynı adam yaklaşık bir yıl sonra tekrar gelip Claire'in nerede olduğu bilip bilmediğimi sordu. Open Subtitles هذا الرجل نفسه عاد مره ثانيه من نحو عام مضى يسأل إذا عرفت أين توجد كلير.
    - Roubelais'in nerede olduğunu biliyor musun? - Üzüm bağı mı? Open Subtitles ـ أتعرفين أين توجد روبليس؟
    neresi bu McFarland? Open Subtitles أين توجد مكفارلاند بحق الجحيم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more