Biraz zorlama olacak belki ama, Çavuş, bunu bir araştır. | Open Subtitles | إنّه ضغط نوعاً ما، ولكن، أيّها الرقيب عليك تحرّي الأمر |
Beni yere bırak, Çavuş. - Artık taşımana gerek yok. | Open Subtitles | يمكنكِ وضعي أرضاً أيّها الرقيب ليس عليك حملي بعد الآن |
Yanlış bilgiden hareket ettin, Çavuş. | Open Subtitles | تحرّكت بناء على معلومة خاطئة أيّها الرقيب |
Kendime ayırdığım zamanda ne yaptığım beni ilgilendirir, Çavuş. | Open Subtitles | ما أفعله بوقتي الخاص هو من شأني أيّها الرقيب |
Artık saklamanın âlemi yok, Çavuş. | Open Subtitles | ما من مغزى وراء إخفاء الأمر الآن أيّها الرقيب |
Olaylar böyle geliştiği için üzgünüm, Çavuş. İnan bana başka yolu yoktu. | Open Subtitles | آسف لمآل الأمور لهذا أيّها الرقيب ولكن لم تكن هنالك وسيلة أخرى حقّاً |
Öyleyse, bu durumda Çavuş, Sana açık olarak anlatayım. | Open Subtitles | حسن، بهذه الحالة أيّها الرقيب دعني أقل لك هذا بشكل علنيّ |
Hepimiz bunun ne anlama geldiğini biliyoruz Çavuş. | Open Subtitles | أجل، جميعنا يعرف ما الذي يعنيه ذلك أيّها الرقيب. ماذا عن هذا؟ |
- ..cehenneme, yeah, Benim adım ada konuştu Çavuş - Ben seninleyim. | Open Subtitles | أجل، يتحدّث نيابة عنّي، أيّها الرقيب أنا معك |
O domuzlara ne kadar ciddi olduğumuzu göstermiş olduk değil mi Çavuş'um. | Open Subtitles | لقد جعلت هؤلاء الخنازير يعلمون بأنّهم لا يستطيعون العبث معنا هكذا، أيّها الرقيب أتعلم؟ |
Ben sadece az evvel elime askeri.. ..dosyanın geçtiğini bildirecektim sana Çavuş. | Open Subtitles | أردتك أن تعرف فحسب بأنّ الجيش قد أصدر ملفك أيّها الرقيب |
Boşuna zaman kaybediyoruz, Çavuş. Şimdi beni dinle. | Open Subtitles | هذه مضيعة للوقت أيّها الرقيب والآن، أصغِ إليّ |
Onurlu olanı yap Çavuş. Kapıdan çık, hayatını kurtar. Bu güç senin elinde. | Open Subtitles | افعل الأمر المشرّف أيّها الرقيب واخرج، أنقذ الأرواح، لديك هذه السلطة |
Şimdi harekete geçelim. Seni hayal kırıklığına uğratmaktan nefret ediyorum Çavuş. | Open Subtitles | أكره تخييب أملك أيّها الرقيب ولكنني سأعصي هذا الأمر |
Ağlayıp sızlanmanın faydası yok, Çavuş. | Open Subtitles | لا فائدة من البكاء على اللبن المسكوب، أيّها الرقيب |
Hiç böyle bir şey söylememiştin, Çavuş. | Open Subtitles | لم تقل أيّ شيء كهذا أبداً أيّها الرقيب كنتَ متنمراً في الغالب |
üst Çavuş. | Open Subtitles | أتدري ماذا يقولون؟ فقط كبار العمر هُم من يشعرون بالإنهاك، أيّها الرقيب. |
Sana direkt bir emir verdim, Teğmen. | Open Subtitles | لقد أصدرتُ لكِ أمراً مباشراً ، أيّها الرقيب |
Komiser, içinizdeki şiddet arzusunu bir kez daha anlatmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أودّ أنّ أنبهكَ مُجدداً أيّها الرقيب بشأن ميولك العدوانية. |
Üstçavuş. | Open Subtitles | نحنُ بحاجة لكل جنديّ لدينا، أيّها الرقيب. |
üst Çavuşum. | Open Subtitles | حسناً، أيّها الرقيب. |
Komiserim, öylece içeri daldı. | Open Subtitles | لقد دخلت من الشارع إلى هنا مباشرةً أيّها الرقيب |