"أَعْرفُ بأنّنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • biliyorum
        
    Sevgilin olması konusunda anlaşmıştık biliyorum ama bunu senin için yaptım, acı duyma diye. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا إتّفقنَا على أن يكون لك حبيب لَكنِّي فعَلتُ ذلك من أجلك لإنْقاذك من الألمِ
    Evet biliyorum, konuşacaktık. Open Subtitles نعم، أَعْرفُ بأنّنا كُنّا سنَتحدّثُ عنه.
    Tabutun açık kalmasına karar verdiğimizi biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا قرّرنَا على صندوقِ مفتوحِ،
    Başkalarıyla görüşmeye iznimiz olduğunu biliyorum. Open Subtitles أنا، أَعْرفُ بأنّنا مَسْمُوحون ل لرُؤية الناسِ الآخرينِ.
    Bir şeyler planladığımı biliyorum ama ben tamamen unutmuşum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا كَانَ عِنْدَنا الخططُ، لَكنِّي نَسيتُ بالكامل. هو التقاعدُ عشاء لبندقةِ الحافلةِ.
    Ara vermemiz ve konuşmamız gerektiğini biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا من المُفتَرَض ان نبتعد لفترة.
    Evet hayatım. biliyorum, rezervasyonumuz var. Open Subtitles نعم، عزيز، أَعْرفُ بأنّنا عِنْدَنا التحفّظاتُ،
    Sizinle bir kez konuştuğumuzu biliyorum... ama ikinci bir inceleme yapmamız gerekiyor. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا تَكلّمنَا معك مرّة، لَكنَّنا نَحتاجُ للمُتَابَعَة.
    Bir parça kaybolduğumuzu biliyorum, bunu kabul ediyorum, fakat çok yakınız. Open Subtitles انا أَعْرفُ بأنّنا ضعنا قليلاً أَعترفُ بذلك، لَكنَّنا قَريبون جداً.
    Dinle, beraber pek de iyi zaman geçirmediğimizi biliyorum, Open Subtitles إستمعْ، أَعْرفُ بأنّنا ما كُنّا إنفاق الوقتِ الممتازِ مَع بعضهم البعض،
    İyi ebeveynler olabileceğimizi biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا يُمكنُ أَنْ نَكُونَ الأباء الجيدون.
    Andy, biliyorum seni bir defa kapatarak güzel bir başlangıç yapmadık. Open Subtitles أندي، أَعْرفُ بأنّنا منك في بداية كنت أصخر كدت أن أدمرك دات مرة.
    Paranın hepsini kullanabileceğimizi biliyorum ama büyükannenin hastane masrafları için... Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا يُمْكِنُ أَنْ نستخدم ذلك المالِ لكن مَع نفقات جدتِكَ الطبيةِ
    Tanışmadığımızı biliyorum ama Andrew'in raporundan sonra, sizin hakkınızda her şeyi biliyor gibiyim. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا لم نجتمع، لكن بعد تقريرِ أندرو، أَشْعرُ أنا أَعْرفُ كُلّ شيء عنك.
    İkinci atın sahibiyle konuşmamız gerektiğini biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا نَحتاجُ للكَلام إلى المالكِ الحصانِ الثانيِ.
    Çocuk bakımı konusunda biraz raydan çıkmış olduk bugün biliyorum ama işleri yoluna koyduk şimdi. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا خَرجنا عن السكة بعض الشّيء اليوم برعايةِ الطفولة العالميةِ، لكن الآن نحن عدنا حقا الى بداية الدائرة.
    Birbirimizi görmememiz gerektiğini biliyorum, ama... Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا لَمْ نُفتَرضْ لِكي أكُونَ رُؤية بعضهم البعض، لكن...
    Tamam biliyorum ahşap eşya dükkanında problemlerimiz vardı... Open Subtitles الموافقة، أَعْرفُ بأنّنا كَانَ عِنْدَنا مشاكلنا في دكانِ الخشبِ...
    Aslında birbirimizin hikayelerine doğrudan karşılık vermememiz gerektiğini biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا... لَيسَ مُفتَرَضَ للرَدّ
    Aslında birbirimizin hikayelerine doğrudan karşılık vermememiz gerektiğini biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّنا... لَيسَ مُفتَرَضَ للرَدّ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more