"إتصال من" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir telefon
        
    • dan telefon
        
    • arıyor
        
    • bir çağrı
        
    • dan arıyorlar
        
    • telefonda
        
    • dan haber
        
    • ın aramasını
        
    • aradı
        
    • aradılar
        
    • tan telefon
        
    Bir matbaadan da davalının mesela kâğıt dağıtımından aldığı parayı teslim etmeyerek zimmetine para geçirdiğini söyleyen bir telefon aldım. Open Subtitles ووردني أيضاً إتصال من صاحب مطبعة يقولأنالمتهماختلسأموالاً.. كأن يختلس مثلاً أموالاً من طلبية ورق
    Sen olmasan da bekleyeceğim Rachel'dan bir telefon aldık ve bize Ross'un ne yaptığını anlattı. Open Subtitles لقد جائنا إتصال من رايتشل و قالت لنا ما فعله روس
    - Elbette kalırım Jane. - Oprah'dan telefon alana kadar. Open Subtitles بالطبع يمكنني أن أبقى حتى نحصل على إتصال من أوبرا
    Şirket haber almak için arıyor. Open Subtitles هذا إتصال من الشركة يتسائلون عن التطورات
    Birşey yok. Komiser isimsiz bir çağrı almış, ve baskın yapmamızı emretti. Open Subtitles لا شيء ، المفتش تلقى إتصال من مجهول اليوم
    Air Force One'dan arıyorlar. Başkan yardımcısıyla konuşmak istiyorlar. Open Subtitles إتصال من طائرة الرئيس يطلبون التحدث مع نائبة الرئيس
    Çocuklar..anneniz telefonda konuşmak istiyor.. Open Subtitles .. يا أولاد ، إتصال من أمكم .. تحدثوا معها
    Mactown'dan haber geldi büyük fırtına geliyor. Open Subtitles جيري لقد تلقينا إتصال من الطقس عاصفة كبيرة في اتجاهكم
    Saldırı gecesi Akers'ın aramasını onun cevapladığını biliyoruz. Open Subtitles نعلم أنه حصل على إتصال من " إيكرز " يوم الكمين
    Tanıdığım bir avukat bir gün beni aradı ve şöyle dedi: Open Subtitles في أحد الأيام ,جائني إتصال من محاميةٍ أعرفها :قالت
    - Az önce kanaldan aradılar. Open Subtitles جائنى إتصال . من الشبكة للتو ـ أتريدين شرابا ً؟
    Demek, baba her zamanki gibi işe gidiyor. 11:45'te anneden bir telefon geliyor ve adam üzgün bir şekilde oradan ayrılıyor, değil mi? Open Subtitles إذاً يذهب الأب للعمل كالعادة الساعة 11: 45 يتلقى إتصال من الأم ثم يغادر منزعجاً
    , Ben bir telefon geldi kiracıbiri Open Subtitles حسناً ، لقد جاءني إتصال من أحد المستأجرين
    TUS sonucu için bu sabah bir telefon geldi. Open Subtitles تلقيت إتصال من هيئة الترخيص الطبي هذا الصباح
    USMS İletişim Merkezi'nden bir telefon geldi. Open Subtitles تلقيتُ للتو إتصال من مركز الإتصالات. هناك هاتف خلوي يعمل هنا في مكانٍ ما.
    Evet, aslına bakarsan Amerika'dan telefon geldi. Open Subtitles أجل, في الواقع جاءني إتصال من أمريكا
    John'dan telefon var. 7 numaralı ekrana bağlamamı ister misin, Julie? Open Subtitles إتصال من "جون" هل تفضلين الشاشة السابعة، "جولي"؟
    Komutan Gerçekler ya da Sonuçlarına Katlan'ı arıyor. Durumunuz nedir? Open Subtitles إتصال من القائد بحقائق أو عواقب، ما حالتك؟
    İhbar hattına gelen bir çağrı. Open Subtitles إتصال من شاهد عيان كاميرات الدوائر التليفزيونية وثلاثة تغريدات
    Tokyo'dan arıyorlar. Open Subtitles هذا إتصال من طوكيو
    Hiç tanışmadığım biriyle telefonda görüştüm. Open Subtitles لقد جائني إتصال من رجل لم أقابله
    - Az önce Charles Cooper'dan haber aldım. Open Subtitles لقد وردني إتصال من تشارلز كوبر
    New York'tan telefon var Bayan Monroe. Bay Miller arıyor. Open Subtitles إتصال من "نيويورك" ياسيدة (مونرو) إنه السيد (ميلر)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more