"إثْبات" - Translation from Arabic to Turkish

    • kanıtlamaya
        
    • ispatlamaya
        
    • kanıtlayamaz
        
    • kanıtlayamazsın
        
    • kanıtlayamazsınız
        
    Bir şey kanıtlamaya çalışmıyorsun, ya? Open Subtitles ، لكن . هل تحاولُ إثْبات شيءِ؟
    Cinayetten suçlu olduğunuzu kanıtlamaya çalışıyorum, Bay Lankman. Open Subtitles أُحاولُ إثْبات بأنّك مذنب بالقتلِ، السّيد Lankman،
    Üvey kızım henüz olgunlaşmamış olduğunu ispatlamaya devam ediyor. Open Subtitles إعتذاراتي. بنت زوجتي تواصلُ إثْبات... الى اى مدى هى غير ناضجة
    Fakat bunu kimse kanıtlayamaz. Open Subtitles لكن هناك لا أحد مَنْ يَسْتَطيع إثْبات ذلك.
    Hiçbir şeyi kanıtlayamazsın. Open Subtitles أنت لا تَستطيعُ إثْبات أيّ هذا.
    Ne yazık ki, bunu kanıtlayamazsınız, Mr.Monk. Cesedi yakıldı bile. Open Subtitles لسوء الحظ، أنت لا تَستطيعُ إثْبات ذلك، السّيد Monk. جسمها حُرِقَ.
    Üvey babam da aşağılık bir herif olduğunu kanıtlamaya devam ediyor. Open Subtitles زوج أمّي يُواصلُ إثْبات كم هو احمق
    Burada bir şey kanıtlamaya çalışıyorum Beth, tamam mı? Open Subtitles أُحاولُ إثْبات نقطة هنا بيث , اوك ؟
    - Üvey babam ne kadar aşağılık biri olduğunu ispatlamaya devam ediyor! Open Subtitles زوج أمّي يُواصلُ إثْبات كم هو احمق
    - Hiçbir şey kanıtlayamaz. Open Subtitles -إنها لا تَستطيعُ إثْبات أي كلمة مما تقوله
    Bunların hiç birini kanıtlayamazsın. Open Subtitles حَسناً، أنت لا تَستطيعُ إثْبات أيّ هذا.
    Bunların hiçbirini kanıtlayamazsınız. Open Subtitles أنت لا تَستطيعُ إثْبات أيّ هذا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more