"إخباركِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • söylemek
        
    • söyleyemem
        
    • söylemem
        
    • söyleyebilirim
        
    • anlatamam
        
    • söylemeye
        
    • söylemeliyim
        
    • söylemeliydim
        
    • anlatmaya
        
    • bilmeni
        
    • anlatabilirim
        
    • anlatmak
        
    • söylememi
        
    • söyleyebilsem
        
    • söyleyemezdim
        
    Sana babanın kötü bir insan olduğunu düşünmediğimi söylemek istiyorum. Open Subtitles أريد إخباركِ أننى لا أعتقد أن والدكِ شخص سىء
    Sana babanın kötü bir insan olduğunu düşünmediğimi söylemek istiyorum. Open Subtitles أريد إخباركِ أننى لا أعتقد أن والدكِ شخص سىء
    Sana söyleyemem. Ama ayrıntılara takılıp gözünün önünde duranı kaçırma. Open Subtitles لا استطيع إخباركِ لكن لاتلهيكِ التفاصيل عما يركن نصب عينيكِ
    Beni görmek istemediğini biliyorum ama sana bunu söylemem gerekiyordu. Open Subtitles أدرك بأنّكِ لا تريدين رؤيتي ولكن وجب عليّ إخباركِ بذلك
    Sana daha fazlasını söyleyebilirim ama şundan emin ol gerçekte, yaşlanmadın. Open Subtitles لن أستطيع إخباركِ بالمزيد، لكنـِّي أؤكـد لكِ. في الحقـيقة، لم يُصبكِ الكِـبَر.
    Evde öyle çok iş var ki, anlatamam canım. Open Subtitles هناك أحداث كثيرة حدثت بالمنزل لا أستطيع إخباركِ يا عزيزتى
    Beni duyabiliyor musun bilmiyorum, Leela. Ama sana söylemek istediğim bir şey var. Open Subtitles لا أعلم إذا كنتِ تستطيعين سماعي لكن هناك شيء أود إخباركِ به
    Delice gelecek ama sana hep söylemek istediğim bir şey vardı. Open Subtitles هذا يبدو نوعاً من الجنون , ولكن هناك شيء أود إخباركِ به
    Sana yerini söyleyemem. Ailesinin bilmesini istemiyor. Open Subtitles لا استطيع إخباركِ بمكانه إنه لا يريد أن تعرف عائلته
    İnan bana. Ama söyleyemem. Open Subtitles أود إخباركِ , صدقيني أريد لكنني لا أستطيع
    Pekala, sana ne yapacağını söyleyemem ama, yani... insanların senin Anonim olduğunu bilmesi lazım. Open Subtitles لا أستطيع إخباركِ حقاً بما تفعلين يجب أن يعرف الناس أنك المجهول
    Dinle...sana söylemem gereken bir şey var. Ben... Open Subtitles اسمّعِي، هنالك أمرٌ عليّ إخباركِ به أنا..
    Ama bak, içeri girmeden önce sana söylemem gereken bir şey daha var. Open Subtitles أصغي , قبل أن ندخل اريد إخباركِ بأمر آخر , حسناً ؟
    Birkaç dakika konuştuk. Durumunu kabullendiğini söyleyebilirim. Open Subtitles لقد قضينا آخر دقيقتين بالحديث ويمكنني إخباركِ بأنه متقبلٌ لما يحدث
    Kim olduğunu bilemem ama ne işle meşgul olduğunu söyleyebilirim. Hayvan doldurma sanatçısı! Open Subtitles لا أعرف من هي، لكن بإمكاني إخباركِ ما كانت تعمل.
    Seninle tartışmanın beni ne kadar üzdüğünü anlatamam. Open Subtitles لا استطيع إخباركِ كم هو مؤلم أن أكون على خلاف معكِ
    Evet, son dakikada ayarlanan bir şeydi bu yüzden dün gece sana söylemeye fırsatım olmadı. Open Subtitles لقد كان قرار في آخر لحظة لذا لم أحظ بفرصة إخباركِ ليلة البارحة
    Sana bir şey söylemeliyim ama nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum. Open Subtitles حسنٌ, عليّ إخباركِ بشيء لكن لا أعرف الكيفية لذلك.
    Sana söylemeliydim sana dürüstçe söylemeliydim. Hayır. Open Subtitles كان عليَّ القدوم لكِ و كان عليَّ إخباركِ أن هنالك شيءٌ يجري.
    Sana her hareketimi anlatmaya devam mı edeceğim? Open Subtitles هل مازلنا نقوم بنفس الشيء حيث علي إخباركِ بكل حركة صغيرة..
    bilmeni istiyorum ki çok çalışacağım ve benden gurur duymanı sağlayacağım. Open Subtitles أعتقدُ أنّي أُريد إخباركِ وحسب أنّي سأكدح في عملي وسأجعلكِ فخورةً.
    Neden paranın peşinde olduğumu anlatabilirim, tamam mı? Open Subtitles يمكنني إخباركِ بالسبب الذي دعاني أسرق النقود، حسناً
    Buradaki işlerimiz bittikten sonra sana anlatmak istediğim bazı şeyler var, bilirsin, Oz'a geldikten beri yaptıklarımla ilgili. Open Subtitles بعدَ انتهائنا من العبَث هُنا أودُ إخباركِ عَن بعض الأمور
    Bir şey olmadığını söylememi istedi. Open Subtitles و قد طلب منّي إخباركِ بأنه لايوجد أي شيء
    Keşke ne olduğunu söyleyebilsem. Open Subtitles ليتني أستطيع إخباركِ بما حدث
    Sana söyleyemezdim, asla kalmayacağını biliyordum. Open Subtitles لم أستطع إخباركِ. علمتُ بأنكِ لن تبقي أبداً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more