| "Ted yaşlı Alman'ı Edith'le beraber dil çuvalına batsın diye iter. | Open Subtitles | أدخل تيد الألمانية القديمة إلى اللغة مع إديث. |
| Bay Finestein Edith'in son monologunu geçmemizi söyledi. Işıklar kararır. | Open Subtitles | قال السيد فينستين أن نلغي مونولوج إديث النهائي. |
| Ama Edith'in yerine Ted çuvala girerse... Bu bütün konsepti bozar... | Open Subtitles | لا.لكن إذا دخل تيد الكيس بدلاً من إديث.. |
| Edith Warton'la Henry James New York'unda yaşamak gibi. | Open Subtitles | هو مثل يجري في نيويورك من إديث وارتون وهنري جيمس. |
| Ben oradayım, sen oradasın, Edith, Carol, onlara sadece iki kişi... | Open Subtitles | أنا وأنت موجودان إديث وكارول هما اثنان فقط |
| Ama Kaldırım Serçesi Edith Piaf'ın gerçek hayat trajedisini anlatan harika bir film. | Open Subtitles | لكن فيلم الحياة الوردية جميل جداً عن مأساة إديث بياف الحقيقية. |
| - Hatırladığım kadarıyla Edith sosyal olayları uzaktan izlemeyi sever. | Open Subtitles | ألن؟ على ما أذكر، إديث تأخذ نظرة باهته على رعونة المجتمع |
| Edith, bence okudukça daha güzel geliyor. | Open Subtitles | لا، إديث أعتقد أنة كل ما أقرأة يصبح أفضل وأفضل |
| Maalesef cesedi teşhis etmen gerekiyor, Edith. | Open Subtitles | أنا أخشى بأن عليكِ التعرف على الجثة، إديث |
| Edith, bir hapsi daha kaldıracak gücün yok. | Open Subtitles | لا، إديث. أنتي ضعيفة جداَ من أن تواجه عقوبة سجن آخر |
| Ben de Edith'i ilk defa lisede görmüştüm. | Open Subtitles | أنا أول من وقعت عيناي على إديث في المدرسة الثانوية. |
| Annen, Edith Schiff, uzman doktor mu? | Open Subtitles | أمك، إديث شيف، التي تحمل شهادة دكتوراه في الطب؟ |
| Edith Wharton şöyle demiş; "Son, başlangıçta gizlidir". O nedenle bu konuşmayı nefret söyleminin yerine sevgi söylemi koyarak bitirelim. | TED | قال إديث وارتون، "النهاية كامنة في البداية"، لذلك سننهي هذا الحديث باستبدال خطاب الكراهية بخطاب الحب. |
| - Seninle konuşmalıyım, Edith. | Open Subtitles | يجب أن أتكلم معك إديث بروس إبقى هنا |
| - Seninle konuşmalıyım, Edith. | Open Subtitles | اريد التحدث معك إديث بروس إبْقى هنا |
| Eğer sen ve Edith mektup yazmada bu kadar iyi olmasaydınız. | Open Subtitles | أن لـم تـكوني أنتِ و ( إديث) بـارعـتان في كـتابة الرســائل |
| - Evet. - Keşke Edith bir gün daha bekleseydi. | Open Subtitles | - نعم من المؤسف أن (إديث) غير قادرة على الإنتظار. |
| Edith, bunu istemeye hakkım yok ama... | Open Subtitles | إديث. أنا حقا ليس لدي الحق ...لطرح هذا، ولكن، اه |
| Şefkatin aşkta yeri yoktur, Edith. | Open Subtitles | الكمال ليس لديه مكان في الحب، إديث |
| Katılıyorum. Ama Robert, Edith'in hayatta çok az şansı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | أوافقكِ الرأي، لكن (روبرت) يعتقد أن حظ (إديث) في الحياة قليل |
| Ve "miyim?" Coco Chanel' in, "misin?" Edit Sitwell' in tercih ettiğidir,.. ..."misiniz?" ise bir August Sander konusudur. | TED | وهل "سوف" عاشقة ل كوكو شانيل ، و"ينبغي" هي إديث سيتويل، و "يمكن" شخصية بأسلوب أوغست ساندر. |