Herkesin haklı olup olmadığını merak etmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدأت أتساءل ما إذ كان الجميع على خطأ |
Çocukken beni takip edip bir vajinam olup olmadığını soruyordu! | Open Subtitles | عندما كنا صغار ألحق بى الصيف بأكمله يسألنى إذ كان لدى مهبل. |
Ele geçmez gibi. Doğal olup olmadığını bile merak etmeye başladım. | Open Subtitles | انه بعيد المنال جدا ، وانت تعرف بدأت أتساءل إذ كان طبيعي حقآ |
Kumar oynama dürtüm olup olmadığını soruyorsan cevabım evet. | Open Subtitles | إذت كنت تسألين ما إذ كان لدي تلهف للقمار، الجواب هو نعم. |
Burada herhangi bir korsan yayın olup olmadığını ve kimlerin burada kaldığını kontrol edeceğim. | Open Subtitles | سأتفقد من بقي هناك و إذ كان هناك قرصنه بالبث . |
Gerçek olup olmadığını görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف فقط إذ كان حقيقياً |
Hastaneye giriş raporunu ve polisi öldüren mermilerin farklı silahlardan olup olmadığını öğrenmek için bir balistik uzmanı getireceğiz. | Open Subtitles | وتقرير الدخول من المستشفى، وتحليل خبير القذائف... ...لتقرير إذ كان الرصاص الذي أصيب به الشرطي... |
- ...olabilir. - Neyin zehirli olup olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | انا اعلم إذ كان ساماً أو لا |
- ...olabilir. - Neyin zehirli olup olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | انا اعلم إذ كان ساماً أو لا |
Jim'e aç olup olmadığını sor. Yemek teklif etmediğim için çok kaba hissediyorum. | Open Subtitles | اسأل (جيم) إذ كان جائع أَبْدو وقحَة جداً لعدم تقديمي الطعام |
Pasaportumun uygun olup olmadığını sordu. | Open Subtitles | سألني إذ كان جواز سفري جاهزاً |
A.J.'in, Ty'ın yaptığından haberi olup olmadığını daha bilmiyoruz.. | Open Subtitles | نحن لا نعلم إذ كان (إي.جي) على دراية بأن (تاي) ارتكبها |