| Ajan Mulder'a bıraktığınız mesajı dinledim. Dostlarınızla ilgili olanı. | Open Subtitles | إستمعت إلى الرسالة بأنك توجّه إلى وكيل مولدر حول أصدقائك. |
| Daha dikkatli dinledim. | Open Subtitles | وبعد ذلك إستمعت بقساوة وأحد الأشياء التي أدركتها |
| Bugün programımı dinledin mi baba? -Hayır. | Open Subtitles | تباً , إذاً أبي هل إستمعت للبرنامج اليوم ؟ |
| Ne dediğimi duydun mu? | Open Subtitles | عند النظر إلى ماذا؟ إستمعت لما قلته؟ |
| - Benim mi? ! Beni dinlemiş olsaydın bunların hiçbiri olmazdı! | Open Subtitles | ما كان شيء من هذا سيحدث إن كنت إستمعت لى من البداية |
| Yani, seninle konuşuyorum seni dinliyorum, düşüncelerimi paylaşıyorum. | Open Subtitles | ...أقصد, لقد تكلمت معك إستمعت لك, تشاركنا الأمكار معاً |
| Bilimden anlasaydın belki sözüne kulak verirdim. | Open Subtitles | و لو كنتِ على درايه بهذا لكنت إستمعت لما تقولين |
| - ...belki içeri girmeye çalışacaktı. - Beni dinler misiniz, lütfen? | Open Subtitles | ـ ربما اُعيقت في طريقها إلى هناك ـ هَلا إستمعت إليّ ، أرجوك ؟ |
| Şu canavarları dinlersen eğer sana ne yaparım biliyor musun? | Open Subtitles | إذا إستمعت لهؤلاء العجائز مرة أخرى أتعلمين ماذا سأفعل بك؟ |
| Bunu 50 kez dinledim. Hiçbir şey söylemiyor. | Open Subtitles | لقد إستمعت إليه 50 مرة انه لا يقول أي شيء |
| Kendimi dinlemek yerine arkadaşlarımı dinledim. | Open Subtitles | إستمعت إلى أصدقائي بدلاً من أن أستمع إلى نفسي |
| Yorumlarınızı dinledim çok akıllıca şeyler duydum. | Open Subtitles | لقد إستمعت إلى تعليقاتكم و هناك حكمة في كل ما استمعت له |
| Ama doğru. Mesajı tam 8 defa dinledim. | Open Subtitles | إنه صحيح , لقد إستمعت إلى الرسالة 8 مرات |
| Tek ihtiyacın olan bir tane iyi fikirdi... şimdi bir sürü fikrin var çünkü herkesi dinledin, herkesi dinledin çünkü beni dinledin. | Open Subtitles | كل ما كنت تحتاجه هو فكرة واحدة جيدة وحصلت عليها لأنك إستمعت للجميع والذي فعلته لأنك إستمعت لي |
| Sen de beni dinledin. Söylenecek bir şey kalmadı. | Open Subtitles | و أنت إستمعت إلي و لا يوجد شيء إضافي لنقوله |
| Beni duydun mu? | Open Subtitles | هل إستمعت جيّداً لما قلته؟ |
| Eğer Tim Jensen'i dinlemiş olsaydın, hala hayatta olacaktı. | Open Subtitles | إذا كنت قد إستمعت إلى تيم جينسون لكان على قيد الحياه الآن |
| İki tarafı da dinliyorum. | Open Subtitles | أنا بالتأكيد إستمعت إلى الطرفين |
| Konuşmalarına kulak kabartmıştım ki bir de ne duyayım! | Open Subtitles | إستمعت على محادثاتهم، وإحزر ما الذي سمعته. |
| Kimse beni zorlamıyor. Lütfen dinler misin? | Open Subtitles | لن يُكرِهني أحد ، هلّا إستمعت إليّ ؟ |
| Eğer dikkatlice dinlersen, titreşimini duyabilirsin. | Open Subtitles | إذا إستمعت بإمعان إليه، سيمكنك سماعه يهتزّ |
| Ne söylediğini hiç dinlediniz mi yoksa onu o lanet makineye mahsur mu ettiniz? | Open Subtitles | هل تحدث معها من قبل ؟ هل إستمعت إلى ما تقوله كلما ذهبت لتلك الآلة اللعينة ؟ |
| Eğer seni baştan dinleseydim, bütün bunlar olmazdı. | Open Subtitles | إذا إستمعت لك منذ البداية لم يكن سيحدث شئ من هذا |
| - Eğer hikayeyi dinleyip, soru sormasaydın birşeyler anlardın. | Open Subtitles | هذا لا يبدو منطقياً - إنه منطقى - لو كنت إستمعت إلى القصة و توقفت عن إلقاء الأسئله |
| Dediğimizi dinlesen ve dediklerimizi yapsan iyi olur. | Open Subtitles | إذا إستمعت فقط لنا وقمت بما نقوله لك |
| Hiçbir zaman dinlemedin ki. | Open Subtitles | أنت ما إستمعت أبدا ً لى |
| Eğer dikkatle dinlerseniz kıçınızı kurtaracak adamım. | Open Subtitles | أنا الشخص الذى سينقذ مؤخرتك إذا إستمعت إلى بحرص. |