| Liseye geri dönmeyeceğim. Baba, sadece dinle beni. Sonuna kadar dinle. | Open Subtitles | حسناً , أنا لن أعود للجامعة فقط إسمعني للنهاية يا أبي |
| Bu efsaneyi okuyup heyecanlandın. dinle Wilbur. | Open Subtitles | لقد أنفعلت من قراءة هذه الأسطورة إسمعني ,ويلبور |
| dinle, şu andan itibaren sadece gerçeği söyleyeceğine söz ver. | Open Subtitles | إسمعني الآن ، عليك أن تَعدني أنك من الآن لن تتكلم إلا بالحقيقة |
| Bak, yalan söylemeye bir son vermelisin. Aptallık bu. İşleri daha da zorlaştırıyor. | Open Subtitles | . إسمعني ، عليك أن تكف عن ترديد تلك الأكاذيب إنها مجرد تراهات ، و تزيد الأمر سوءً |
| -Beni dinleyin, düşünün. Evde başka biri daha var mı? Bayım? | Open Subtitles | إسمعني وفكر , هل يوجد أحد آخر في المنزل ؟ |
| Oyun için fıkra gerekiyor. Bak dinle. İyi bir fıkra aklına gelirse, bana iyilik yap. | Open Subtitles | ، العرض بحاجة للنكت ، إسمعني فحسب . فكر في شيئا جيدا |
| dinle, McCarthy, eğer buradan gitmezseniz ahlak polisini çağıracağım. | Open Subtitles | إسمعني يا مكارثي، إن لم تخرج من هنا سوف أتصل بشرطة الآداب. |
| O halde beni dinle, şarlatan. | Open Subtitles | الفارس صاحب الوجه المرعب إسمعني إذاً، أيُها المحتال |
| Hayır, lütfen, beni dinle. O kadar basit değil. Beni dinle! | Open Subtitles | لا ارجوك إسمعني ، ليس بهذه البساطة إسمعني |
| Hadi. Bekle, dinle. Senin için oraya gelecek Deli Curt. | Open Subtitles | بربك ، إنتظر إسمعني الآن إنه سيأتي لمقابلتك. |
| Beni dinle, seni (küfür)... dışarda ki velet arabasıyla insan gebertiyor... görünüşe göre çetenize kin beslemiş... biri varken böyle bir anlaşma olamaz. | Open Subtitles | إسمعني أيها اللعين هناك شخص ما فى الخارج يستخدمسيارتهلقتـلالناس.. وليس بسبب أني مهتم |
| dinle, Howard. Üçüncü dünyayla ilgilenmiyorum. | Open Subtitles | إسمعني ياهاورد، لست مهتماً بعمل داخل العالـم الثالث |
| Şimdi beni dinle. Bana söylediklerinden etkilendim. | Open Subtitles | حسناً إسمعني الآن , لقد تأثرت لما قلته في شقتي |
| dinle beni asker! Bir hafta önce neredeyse 200 kişilik bir bölüğüm vardı. | Open Subtitles | إسمعني أيها الجندي، منذ أسبوع كان برفقتي حوالي 200 رجل |
| Çok güzel, dinle, makaleyi sakla ve dersten sonra okursun. | Open Subtitles | إسمعني, إحتفظ بالمقالة, يُمكنك قرائتها بعد إنتهاء الحصة |
| Sana bir şey söylememe izin ver. dinle. Pazartesi, bir veznedar olabilirsin. | Open Subtitles | دعني أقول لك شيء، إسمعني بإمكانك الذهاب يوم الإثنين لتصبح موظف شباك في بنك |
| Beni dinle, her ne olursa olsun, ne duyarsan duy, burada kalmalısınız. | Open Subtitles | إسمعني مهما حدث آيا يكن ما ستسمعه لابد أن تبقى |
| Şimdi dinle. Sana nasıl yardım edebilirim? | Open Subtitles | فقط إسمعني أخبرْني ما يُمْكِنُني أَنْ أفعله |
| Bak, bunun anlamını ikimizde biliyoruz. | Open Subtitles | إسمعني جيداً .. نحن نعلم ما الذي يعنيه ذلك |
| dinleyin, orada beklemenizi istiyorum. | Open Subtitles | إسمعني , أريد ك أن تجلس مكانك و لا تتحرك |
| Bakın Dedektif, elimde bu çocukların parmaklarını oynatmadığını söyleyen 15 tane görgü tanığı var. | Open Subtitles | إسمعني أيها المحقق، لدي 15 شاهد يقولون أن الفتيين لم يلمساها |
| Duy beni. Lütfen Duy beni. | Open Subtitles | أرجوك إسمعي ، إسمعني |