"إطلاق سراحهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • serbest
        
    Terörist şüphesiyle tutuklanan kişilerin neredeyse tamamı, suçsuz bulunarak serbest bırakıldı. Open Subtitles تقريباً, كُلّ الإرهابيون المحجوزون المشتبه بهم تم إطلاق سراحهم بدون تهمِ
    Program hala devam ediyor ve şu ana kadar 21 kişi oldu -- yıllarını parmaklılar arkasında geçiren 21 kişi serbest kaldı. TED لا يزال البرنامج مستمرًا، والآن قد وصل عدد من تم إطلاق سراحهم إلى 21 -- 21 شخصًا قضوا وقتًا طويلًا وراء القضبان.
    Aşağıda sayacağım yoldaşlar saat ondan önce serbest bırakılmış olacak. Open Subtitles .. الرهائنالتالية. سيتم إطلاق سراحهم قبل العاشرة
    Şartlı tahliye edilen bazı mahkûmların serbest kaldıkları günden korkmaları görülmedik şey değil. Open Subtitles أنا أعني, هذا ممكن . . هذا أمر مألوف أن بعض السجناء المُطلق سراحهم أن يخافوا . من موعد إطلاق سراحهم
    Onların sebzelere zarar verme alışkanlıklarını ortadan kaldırarak, böylece iç rahatlığıyla onları serbest bırakabiliriz. Open Subtitles بمجرد تخلصهم من النهم الرهيب للخضروات يمكننا بأمان إطلاق سراحهم بدون الخوف من هجومهم
    Toprak altındaki yavrular serbest kalacakları zamanı bekliyorlar. Open Subtitles بينما ينتظر الصغار إطلاق سراحهم من تحت الأرض
    Sabah onları tutukladık. Ama akşama serbest kaldılar. Open Subtitles إعتقلناهم صباحاً لكن تم إطلاق سراحهم في المساء
    Ama delil yetersizliğinden serbest kalmışlardı. Open Subtitles ولكن تمّ إطلاق سراحهم بسبب عدم كفاية الأدلة
    Ondan sonra serbest kalacaklar. Şu numarayı yazın bir kenara. Open Subtitles وعندها سيتم إطلاق سراحهم أريدك أن تدون هذا الرقم
    serbest kalan çocukların tariflerine göre öyle. Open Subtitles بالإستناد إلى مواقع الأطفال الذين تم إطلاق سراحهم
    Daha sonra serbest bırakıldı, bu sayede onları gözleyebileceklerdi. Open Subtitles ،ومن ثم تم إطلاق سراحهم .لكي يتجسسوا عليهم ويراقبوهم
    Ve... serbest bırakılacak olanların isimleri. Open Subtitles وأولئك الذين سيتم إطلاق سراحهم أسماؤهم هي:
    Masum olduklarına yönelik kanıtlar ortaya çıkıp onlar serbest kalınca adalete karşı sade bir onay verdik ve kendi suçumuzdan kaçtık. Open Subtitles و عندما أظهرت الأدلة أنهم كانوا أبرياء و تم إطلاق سراحهم قمنا بإعطاء إيماءة متواضعة للعدل
    Onu güvenli bir şekilde serbest bırakabilecek tek kişi benim. Open Subtitles أنا هو الوحيد الذي يستطيع إطلاق سراحهم بسلامة.
    serbest kalan çocukların tariflerine göre öyle. Open Subtitles بالإستناد إلى مواقع الأطفال الذين تم إطلاق سراحهم
    Ülkedeki 10 suçludan dördü serbest kaldıktan sonra üç yıl içinde tekrar hapishaneye giriyor. Open Subtitles بعد أكثر من أربعة من بين عشرة المجرمين، على الصعيد الوطني، يعودون إلى السجن في غضون ثلاث سنوات من إطلاق سراحهم.
    - Tapınağa gidip serbest bırakılmaları için yalvaracağım. Open Subtitles سأذهب إلى المعبد، وأنا لن أتوسل من أجل إطلاق سراحهم.
    Son 6 ayda bu dört adam da serbest bırakıldı. Open Subtitles عل مدار الـ6 اشهر الاخيرة كل هؤلاء الاربعة تم إطلاق سراحهم
    Ama serbest kalmaları için başkanın mümkün olan her şeyi yaptığına eminiz. Open Subtitles لكننا واثقون من أن الرئيس يفعل كل ما هو ممكن كي يتأكد من إطلاق سراحهم
    Bay Bhatnagar, onları serbest bıraktık çünkü elimizde geçerli bir kanıtımız yoktu. Open Subtitles تليها إطلاق سراحهم .. كما لم يكن لدينا أدلة ضدهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more