"إعترف" - Translation from Arabic to Turkish

    • itiraf etti
        
    • itiraf et
        
    • kabul et
        
    • kabul etti
        
    • itiraf etmiş
        
    • itiraf etmişti
        
    • kabul ediyor
        
    • itiraf ediyor
        
    Son kurban hakkında çok şey biliyordu ve cesedi görmekten etkilendiğini itiraf etti. Open Subtitles ، هو يعلم عن الضحية الأخيرة . و هو إعترف بنزوله لرؤيتها ميتة
    Ayrıca açıkta gördüğü kıç çatallarına bozukluk sıkıştırdığını itiraf etti. Open Subtitles إعترف كذلك بإسقاط العملات المعدنية في المؤخرات المكشوفة أُغلقت القضية
    Elime yüzüme bulaştırdım, baba. İtiraf et. İşe yaramazın tekiyim. Open Subtitles لقد خربت أنا الأمور يا أبي إعترف بأني مصدر إزعاج
    Lüks yaşam tarzımdan utandığını itiraf et! Open Subtitles أنت تشعر بالإحراج من قراراتي .التي تأتي بعد تفكير طويل، إعترف بذلك
    Şuan bu odada, senin yapmadığın güzel bir şeyi kabul et. Open Subtitles إعترف أن أمراً جيداً قد حدث وأنك لم تكن متوقعاً له
    Kocası,eşinin kariyerinin çocuk sahibi olmaktan daha önemli olduğunu kabul etti. Open Subtitles إعترف زوجها أن عملها كان أكثر اهمية لديه من إنجاب الأطفال
    Anladığım kadarıyla kardeşin Metcalf cinayetini işlediğini itiraf etmiş ve sonra onu kilisede vurmak zorunda kalmışsın. Open Subtitles علمت أن أخاك قد إعترف بقتل ميتكالف ومن ثم إضطررت إلى إطلاق النار عليه في الكنيسة
    Birincisi: çocuk o gece evden saat 8:00'de ayrıldığını itiraf etti babası tarafından tokatlandıktan sonra. Open Subtitles أولاً: إعترف الولد بترك البيت في الساعة الثامنة مساءً بعد أن صفعه أبوه.
    Soruşturma olayın tüm ayrıntılarını döktü. Kazan kapağını açık bıraktığını itiraf etti. Open Subtitles . وفى التحقيق تم معرفة القصة بالكامل . لقد إعترف بانه ترك باب الفرن مفتوحاً
    Ravi intihar notunda itiraf etti O Seema'nın aşığı ve katili. Open Subtitles رافي إعترف في ملاحظة إنتحاره تلك أنه هو حبيب سيما وأنه هو الذى قتلها أيضا
    İki yıllık bir sürede, para karşılığı bir dizi cinayet işlediğini itiraf etti bana. Open Subtitles إعترف إلى السلسلة عودة حالات قتل عقد على فصل السنتان.
    Çin Halk Cumhuriyeti'nin kanunlarına dayanarak... suçlu, suçunu ve cinayeti itiraf etti yani Hong Ling cinayetini. Open Subtitles تطبيقاً لقوانين جمهورية الصين حزب المذنبين إعترف بجريمة المؤامرة و القتل
    Mezuniyet 2 hafta sonraydı, ve sonunda gitmedik istemediğini çünkü dans edemediğini itiraf etti. Open Subtitles كانت حفلة العودة بعد أسبوعان و إعترف بأنه لا يريد أن يذهب لأنه لا يجيد الرقص
    Yanılabileceğini itiraf et işte, ve şemsiyenin altına girebilirsin. Open Subtitles فقط إعترف أنك مخطئ , و سنسمح لك بأن تأتي تحت المظلة
    ..."İtiraf et, kabul et, her şeyi biliyoruz..." Open Subtitles إعترف بهذا ، وافق على ذلك نحن نعرف كلّ شيء
    Pekâlâ, itiraf et, o Müslüman adam beni soyacaktı, o yüzden sen de ben minibüsten indikten sonra peşimden geldin! Open Subtitles إعترف بأن رجل مسلم سرق من شاحنتي وهذا عندما نزلتى منها بعد أن خرجت
    Şuan bu odada, senin yapmadığın güzel bir şeyi kabul et. Open Subtitles إعترف أن أمراً جيداً قد حدث وأنك لم تكن متوقعاً له
    -Hayır. Hadi ama, kabul et, Raymond. Hiçbir zaman yakın olmamızı istemedin. Open Subtitles بربك، إعترف رايموند أنت أبدا لم ترد أن تكون مقربا
    - Hayır hiç kimse kalbimi kırmayacak. - kabul et, Her zaman bunu düşünüyorsun. Open Subtitles ـ لن يكسر أحد قلبي ـ إعترف بذلك ، إنك تفكر به باستمرار
    Yalan söylediğini kabul etti ve hiçbir şey olmamış gibi devam etti. Open Subtitles لقد نعته بذلك إعترف أنه يكذب, ومضى قدماً وكأن شيء لم يكن
    Benim sözümün onunkinden önemli olduğunu kabul etti, anlıyor musun? Open Subtitles إعترف أن كلمتي أفضل من كلمته ، أتفهمني ؟
    İtiraf etmiş bir katili serbest bırakmanın da olmaz. Open Subtitles لا يمكن أن نطلق مجرماً إعترف أن يمشي بحرية
    Depodayken, ortağı olduğunu itiraf etmişti. Open Subtitles بالعودة إلى المستودع لقد إعترف أنّه متواطئ
    Cinayet işlendiği sırada orada olduğunu kabul ediyor, fakat olayı görmemiş. Open Subtitles لقد إعترف أنه كانَ بالغرفة وقت حدوث الجريمة ولكنه لم يرى شيئاً
    Yani, Phil birinin kanının kendi elinde olduğunu itiraf ediyor, ve bazı şeyleri düzeltmesi gerektiğini söylüyor. Open Subtitles إذاً " فيل " إعترف أن يديه ملطخة ويحتاج تسوية الأمر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more