"إلا إذا كان" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tabii
        
    • olmadığı sürece
        
    • Tabi eğer
        
    • Keşke
        
    • olsaydı
        
    • olmasa
        
    • dışında
        
    • müddetçe
        
    • olmadan
        
    • kalmadıkça
        
    • değilse tabi
        
    O adam bizim sorunumuz değil. Biftekli kaşarlı sandviç satmıyorsa Tabii. Open Subtitles إنّه ليس مشكلتنا، إلا إذا كان يبيع شرائح اللحم وشطائر بالجبن.
    . Tabii, suyu kontrol etmiyorsa. Maymunun sağa sola işemesi gibi. Open Subtitles إلا إذا كان يتحكم في المياه كما يخزن القرد المياه بمثانته
    Benim bilmediğim bir kızın olmadığı sürece senin kızın sayılırım. Open Subtitles إلا إذا كان لديك بنت لا أعلم عنها فأنا فتاتك
    Fakat çevreyi ölçmek için mezura ya da bir parça ip gerekir; Tabi eğer daha iyi bir yol olmasaydı. TED لكن للحصول على محيط، فأنت بحاجة لشريط قياس أو قطعة من خيط، إلا إذا كان هناك طريقة أفضل.
    Keşke o gece yaptığım en kötü şey bu olsaydı. Open Subtitles إلا إذا كان ذلك أسوأ شيء فعلته في تلك الليلة.
    - Kafanın içinde söylediklerini kontrol edebilmene yarayacak bir şeyler olsaydı.. Open Subtitles إلا إذا كان هناك شيء في رأسك للسيطرة على الأمور تقوله.
    Javier, endişelenecek bir şey olmasa, mutlu olamazdın. Open Subtitles لن تكون سعيداً إلا إذا كان هناك شي تقلق بخصوصه
    Her ne kadar, ilişkimizden doğan montofon çocuğumuzun vesayeti dışında ne gibi bir iş olabileceğini çözemesem de. Open Subtitles على الرغم من أنني لا أتخيل العمل الذي يجمعني بك إلا إذا كان لمناقشة حضانة طفلنا المنخلف عقلياً
    Einon vergilendirmediği müddetçe, yol hala serbest. Open Subtitles الطريق لا تزال مجانية, إلا إذا كان أينون قد فرض عليها ضريبة
    Tabii hastalıkları sona erdirmek asıl hedef değilse, o ayrı. Open Subtitles إلا إذا كان إنهاء هذه الأمراض ليس هو الهدف حقًا.
    Bir ev, insanların kesinkes hakkı olduğuna inandığımız bir şeydir, Tabii kişi fakir değilse ve ev belli bir mahallede, belli bir şekilde inşa edilmemişse. TED نحن نؤمن أن البيت هو شيء للشخص الحق المطلق فيه، إلا إذا كان الشخص فقيراً وقد تم بناء المنزل بطريقة معينة وفي حي معين.
    Kolay. Tabii kablo kopmamışsa. Open Subtitles أمر سهل, إلا إذا كان هذا الشريط مقطوعاً أو شيء ما
    Ama şu durumda, ayı Mason değilse Tabii... Open Subtitles ولكن في هذه الحالة، لن يأت أحد إلا إذا كان الدب ماسونياً.
    Seçim olmadığı sürece kimse gelmez, genellikle. Open Subtitles لا يأتي أحد في العادة إلا إذا كان هناك تصويت
    Ünlü olmadığı sürece cinsel tercihinin farklı olması hiç önemli değil. Open Subtitles لا يُهم ميول الشخص الجنسية إلا إذا كان الشخص مشهور
    Çok gerekli olmadığı sürece. Open Subtitles لا إلا إذا كان هذا الأمر ضروريا على الاطلاق.
    Tabi eğer avatar bir şekilde hala hayattaysa. Open Subtitles إلا إذا كان الأفاتار في حقيقة الأمر حياً بطريقة ما
    Keşke biraz çaba göstermeni sağlayabilsem. Open Subtitles أوه، إلا إذا كان يمكنني أن يحثك بذل جهد.
    Aklında bir şey olmasa buraya gelmezsin. Open Subtitles لم تأتي هنا إلا إذا كان هناك أمر ما يدور في رأسك.
    Evet, ben de, turta, kurabiye ve diğer şeyler dışında. Open Subtitles أجل, ولا أنا. إلا إذا كان بداخل الكعك و تلك الأشياء
    Einon vergilendirmediği müddetçe, yol hala serbest. Open Subtitles الطريق لا تزال مجانية, إلا إذا كان أينون قد فرض عليها ضريبة
    böyle fiyakalı gemiler, satacak birşeyleri olmadan bu topraklara iniş yapmaz. Open Subtitles مركبة مثل هذه لا تهبط إلا إذا كان لديهم شيء للبيع
    Yani, birinin yanında kalmadıkça bilemeyeceğin türden şeyler. Open Subtitles ، أشياء لا يمكن لأحد أبداً أن يعرفها إلا إذا كان يعيش معي
    Kadın: 80'lerin geri dönüşü ile kaykaycı punk'ın birleşimi eğer çamaşır günü değilse tabi... TED المرأة: إحياء الثمانينات مقابلة متزلج فاسق إلا إذا كان يوم الغسيل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more