"إلى الحرب" - Translation from Arabic to Turkish

    • Savaşa
        
    Savaşa gidecek olursan büyük ve kötü şeyler kaderin olacak. Open Subtitles ،إن ذهبتَ إلى الحرب فالقدر يخبيء لك حظاً سيئاً للغاية
    Sen, bütün bu insanları, ait olmadıkları bir Savaşa sürüklüyorsun. Open Subtitles وأنت تقود كل هؤلاء الناس إلى الحرب التي لا تهمهم
    Çin, Hindistan, ve Pakistan'ın iklimin etkisiyle gıda ve su üzerine yaşanan çatışmalardan Savaşa girdiğini hayal edin. TED تخيلوا إن ذهبت الصين والهند وباكستان إلى الحرب كآثار مناخية تولد الصراعات على الماء والغذاء.
    Savaşın sebep olduğu sorunlara en iyi çözüm Savaşa gitmemektir. TED الآن، أفضل طريقة لإنهاء معاناة الإنسان الناجمة عن الحرب، هي عدم الذهاب إلى الحرب أبداً.
    Demek istediğim bugün bireylerin sahip oldukları için o zaman krallar Savaşa gidebilirdi. TED أقصد، الأفراد يمتلكون أشياء سيذهب الملوك قطعا إلى الحرب للحصول عليها.
    Öyleyse Afrika'ya git, Savaşa, sıcağa, akreplere meleklere söyle sana iyi baksınlar, hoşçakal. Open Subtitles إذن أذهب إلى أفريقيا ، إلى الحرب و الحرارة و العقارب أطلب من الملائكة أن ترعاك وداعاً
    Haydi, ordumu yeniden Savaşa sokalım. Open Subtitles هيا بنا , لنعيد الجيش مرة آخرى إلى الحرب
    Ama iş aşka gelince, bir kişi vardır ve o da Savaşa gidip beş ay sonra ölürse hayatının sonuna kadar yas tutmak zorunda kalırsın. Open Subtitles لكن في الحب يوجد رجل واحد فقط و عندما يذهب إلى الحرب و يموت بعد 5 أشهر عليك أن تحزن لبقية حياتك
    Savaşa gidip, ölmek için uygunum ama yanına oturabilmek için değilim. Open Subtitles أنا جيدة بما يكفي للذهاب إلى الحرب والموت، ولكن ليست جيدة بما يكفي الجلوس إلى جانب.
    Savaşa gittiğim gün doğmuştu. Open Subtitles لقد ولِدَ في نفس اليوم الذي توجهت به إلى الحرب
    Sözlerin seni barıştan uzaklaştırıp Savaşa yaklaştırıyor. Open Subtitles كلماتك أخذتك بعيدا عن السلام و جعلتك تذهب إلى الحرب
    Eskiden olsa, çocuğu Savaşa gönderirdin. Open Subtitles قديماً كان بالامكان أن ترسل ابنك إلى الحرب.
    Almanlar, Yankileri de Savaşa çekmek istemiyorlar. Open Subtitles كروتس لن يريد أي سبب لجلب أنت تسحب إلى الحرب. آي حصل على كلمتين لك، رفيق
    Bu Savaşa katılırsak ve bana bir şey olursa senin gibi tatlı birinin beni iyileştireceğini bilmek içimi rahatlatıyor. Open Subtitles إذا ذهبت إلى الحرب وحدث لي شيئاً فلا تعلمين كما أنا سعيد لأجد ممرضة لطيفة مثلك
    Bu Savaşa katılırsak ve bana bir şey olursa senin gibi tatlı birinin beni iyileştireceğini bilmek içimi rahatlatıyor. Open Subtitles إذا ذهبت إلى الحرب وحدث لي شيئاً فلا تعلمين كما أنا سعيد لأجد ممرضة لطيفة مثلك
    Savaşa gönderiliyoruz, ve ertesi gün ayrılıyor. Open Subtitles نحن نرسل إلى الحرب واليوم التالي مباشرة يستقيل؟
    Ayrılırdım ve kimse veya hiçbir şey için, Savaşa gitmezdim. Open Subtitles لقد أستقلت ولن أذهب إلى الحرب لأي شئ أو لأي أحد
    18-19 yaşında Savaşa gidiyorduk. Open Subtitles كُنتَ في عمر 18 أو 19 سنة و ذاهبٌ إلى الحرب
    İki ateşten sonra Saraybosna ve tüm dünya Savaşa girecek. Open Subtitles "طلقتان ، و ذهبت "سراييفو و العالم بأكمله إلى الحرب
    - Amerikalılar Savaşa katıldı. - Dün gece pek iyi geçmedi Open Subtitles إنضم الأمريكان إلى الحرب انه لم يذهب على نحو جيد ليلة أمس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more