Yarın Derse gideceğiz ve Amy'yi son anda kurtardığımızı rapor edeceğiz. | Open Subtitles | غدا سنذهب إلى الصف ونذكر بأننا أنقذنا إيمى فى الوقت المناسب |
Derse geliyorsunuz. Bir şey yapmıyorsunuz ve geçiyorsunuz. | Open Subtitles | لذلك أتيت إلى الصف لاتفعلون شيئا وتنجحون |
- Fena değil. Derse dönmem lazım. | Open Subtitles | نعم، أنا بخير أنا فقط أحتاج للعودة إلى الصف |
Pekala, sizi pislikler, duş alıp sınıfa gitmek için 30 dakikanız var. | Open Subtitles | حسناً، أنت أيها التافهون، عندكم للإغتسال والصول إلى الصف في 30 دقيقه |
O dönemdeki beyaz çocukların çoğu en azından sekizinci sınıfa kadar eğitim alırlardı. | Open Subtitles | معظم الأولاد البيض في هذه الأيام يصلون على الاقل إلى الصف الثامن التعليم |
Her nasılsa bu kız bütün köyün dokuzuncu sınıfa kadar okumayı başarmış tek kız çocuğuydu. | TED | وقد تصادف أن تكون هذه الفتاة الفتاة الوحيدة في القرية بأكملها التي قد استطاعت الوصول .إلى الصف التاسع |
Belki sınıf olacak sizin için iyi bir şey olacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنه ربما إذا ذهبت إلى الصف . هذا سيكون جيداً لك |
Dükkanların raflarındaki satılık eşyaları aşağıya çekemeyeceğiniz ve etrafa atamayacağınız öğretilirdi. Şimdi 3.veya 4. sınıf çocukları bana geldiklerinde, | TED | تعلمنا أن لا نأخذ المشتريات من الرفوف في المتجر ورميها بعيداً . الآن , عندما يصل الطلاب إلى الصف الثالث أو الرابع , |
Sana tavsiyem, Derse zamanında gel. | Open Subtitles | نصيحتي، ان تصلي إلى الصف في الوقت المناسب |
Bunun doğruluğundan hemfikir değilim. Derse döndüğünde üzgündü. | Open Subtitles | لست سعيدة بهذا الموقف، كان منزعجاً عند عودته إلى الصف |
Tişörtümü değiştirene kadar beni Derse sokmuyorlar. | Open Subtitles | لن يسمحوا لي بالعودة إلى الصف ما لم أُغير قميصي |
Hatta toplu tecavüze uğradıktan iki gün sonra hiçbir şey yokmuş gibi Derse girmiştim. | Open Subtitles | تباً، لقد تعرضت لإغتصاب جماعي، وبعد يومين عدت إلى الصف وكأن شيئاً لم يكن |
Kendisi üniversitenin köpekler hakkındaki kurallarına başkaldırı olarak Derse ayı getirmiş. | Open Subtitles | والذي وفي تحد منه لقواعد الكلية بشأن الكلاب فقام بجلب دب إلى الصف |
Çocuklar sınıfa geldiğinde Ögretmen onları saydı. | Open Subtitles | عندما يحضر الطلبة إلى الصف تقوم المُدرّسة بعدّهم |
Otobüs sürmek için dışarı çıkmıyorsan arkanı dönüp kıçını sınıfa götürsen iyi edersin. | Open Subtitles | نعم ، على الأقل أنت ذاهب لتقود حافله من الأفضل أن ترجع وتذهب إلى الصف |
Melinda, görevinin bir parçası olarak sınıfa raporunu dağıttı. | Open Subtitles | إلى الصف كجزءٍ مِن المهمة. لقد نسخت نُسخاً حتى يتمكّن الجميع مِن قرائته. |
Yani seni ikinci sınıfa geçirecek sınava gireceksin. | Open Subtitles | وهذا يعني أنك سوف أن تأخذ الامتحان عثرة لك حتى إلى الصف الثاني. |
Karen, mümkünse sınıfa çıkıp yardım eder misin? | Open Subtitles | هل مكنك الذهاب إلى الصف ياكرين لتقديم المساعدة ؟ |
Çünkü üçüncü sınıf bir eğitimle kan bilimi olan hematoloji, doku bilimi olan histoloji ve anatomi konularında bir uzman oldu. | Open Subtitles | لأنه على الرغم من أن تعليمه لم يصل إلا إلى الصف الثالث فقط، إلا إنه أصبح خبيرا في مواضيع -مثل أمراض الدم |
Kavun kafa artık birinci sınıf mı? | Open Subtitles | رأس البطيخة وصل إلى الصف الأول الثانوي؟ |