"إلى المتحف" - Translation from Arabic to Turkish

    • müzeye
        
    • Müzesi
        
    • Met'e
        
    Bütün bunların tamamlanması için müzeye 1 milyon dolar bağışlayabilir. Open Subtitles والتى قد تتبرع بمليون دولار إلى المتحف لإتمام كل هذا
    müzeye git seninle orada buluşurum. Open Subtitles إذهبِ إلى المتحف وسأقابلكِ هناك فى الحال وداعاً
    Babam onları müzeye geri verecek ya da yeni yardımcı dürüme... Open Subtitles أبي أعاده إلى المتحف أو إلى المساعد الجديد الموصي
    Yolda Amerikan Müzesi'ne gittim, ve bir daha asla iyileşmedim. TED ذهبت في نزهة إلى المتحف الأمريكي، ولم أتراجع بعدها أبدا.
    diye sordu. Biz de bu resmi İngiliz Müzesi'ne gönderdik, onlar da bunun trahom olduğunu doğruladı. TED لذا فقد أرسلنا هذه الصورة إلى المتحف البريطاني، فأكدوا فعلًا أن هذه تراخوما.
    Tamam mı? Met'e geri dön. Open Subtitles دعنا نعود إلى المتحف قليلاً
    Dünyada 'Filmler, simdi her zamankinden daha çok' sloganıyla bilinen stüdyo... klasik siyah-beyaz filmlerinden 25 tanesini müzeye bağışlıyor. Open Subtitles الإستوديو، أصبح شعاره الآن: "الآن، أفلام أكثر مما مضى" يتبرع بطبع 25 نسخة من كلاسيكيات الأبيض والأسود إلى المتحف
    Bu, müzeye götürdüğümüz uyku tulumu mu? Open Subtitles هذه هي كيس النوم اللتي أخذناها إلى المتحف أليس كذلك ؟
    Bence müzeye götürüp doğru düzgün incelemeliyiz. Open Subtitles ولكن أعتقد بأنه يجب علينا أخذه إلى المتحف لدراسته بشكل صحيح
    Aslında, onu müzeye de götürebilirim. Open Subtitles في الحقيقة، لقد فكّرت أن آخذه إلى المتحف
    - Her şey yolunda. Haydi gel. müzeye yetişebiliriz. Open Subtitles كل شيء بخير، هيا ما زال يمكننا الذهاب إلى المتحف
    müzeye giden herkes bir tabloya yaklaşır... ve durup şöyle yapar. Open Subtitles كل من يذهب إلى المتحف يتحول إلى لوحة يقف الناس أمامها بهذا الشكل
    Şuan da araç saat 5'te müzeye geri dönmek için ayarlandı. Open Subtitles لحظة وصول مركبة النقل إلى المتحف في الخامسة مساءً
    Şuan da araç saat 5'te müzeye geri dönmek için ayarlandı. Open Subtitles لحظة وصول مركبة النقل إلى المتحف في الخامسة مساءً
    Son dakikada geri zekâlı itiraf etmeye ve yüzüğü müzeye teslim etmeye karar verdi. Open Subtitles في آخر دقيقة أراد هذا الأحمق أن يعترف وأن يقوم بإرجاع الخاتم إلى المتحف
    müzeye gala davetlileri arasında girebilen bir katil. Open Subtitles قاتل كان لديه صلاحيّة وصول إلى المتحف من خلال هذا الإحتفال.
    Hırsızın müzeye nasıl girdiğini demek bu yüzden biliyordu. Open Subtitles لهذا السبب عرفت كيف أنّ اللص دخل إلى المتحف.
    Doğa Tarihi Müzesi ileride. Gidelim. Open Subtitles سوف نذهب إلى المتحف الوطني , لنذهب
    Canlı canlı gömülmekten nefret ederim. Doğa Tarihi Müzesi'ne gitmem lazım. Kız arkadaşım orada kaldı. Open Subtitles أكره الإعتراض - (علي أن أذهب إلى المتحف الوطني لإنقاذ (آيمي -
    Met'e gittik ve Arms ve Armor'ı gördük... Open Subtitles ذهبنا إلى المتحف ورأينا (الأسلحة والدروع)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more