gözlerinin içine bakamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أنظر إلى عينيه , إنه شعور غريب |
gözlerinin içine bakamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أنظر إلى عينيه , إنه شعور غريب |
Onun gözlerinin içine baktım ve onu bir daha asla yalnız bırakmayacağıma yemin ettim. | Open Subtitles | نظرت إلى عينيه و وعدته بأني لن أتركه وحيداً مرة أخرى |
Evet, yetkili olan adamın gözünün içine bakın ve sakın vazgeçmeyin. | Open Subtitles | نعم، الرجل المسؤول، انظر إلى عينيه مباشرة. |
Gözlerine bir bak. | Open Subtitles | ـ أشك في ذلك، أنظر إلى عينيه |
gözlerinin içine baktım, ve hiç bir şeyden korkmadığını gördüm. | Open Subtitles | لقد نظرت إلى عينيه ورأيت أنه لا يخاف شيئا |
Başını da öne eğme. gözlerinin içine bak. | Open Subtitles | ولا تنظر إلى الأرض أيضاً، انظر إلى عينيه مباشرةً |
Onun gözlerinin içine bakmanın nasıl hissettireceğini düşündü... | Open Subtitles | كيف سيكون شعورها .. عندما تنظر إلى عينيه |
gözlerinin içine bakmak istiyorum birinden diğerine... | Open Subtitles | أريد أن أنظر إلى عينيه من جندي مشاة بحرية إلى آخر وأوضّح له الأمور. |
Orada otur, gözlerinin içine bak ve bırak da adam seninle ilgili şüphelerini gidersin. | Open Subtitles | اجلس، وانظر إلى عينيه واجعله يشك فى نفسه |
Ardından gözlerinin içine baka baka idam kararı verdiler. | Open Subtitles | و بعدها نظرو إلى عينيه وحكمو عليه بالموت. |
Seriyi bozduğumuzda gözlerinin içine bakamadım. | Open Subtitles | عندما خسرنا سلسلة الإنتصارات لم أكن قادراً على النظر إلى عينيه |
Onu kurtarmamız lazım çünkü kelepçeyi bileğine taktıklarında gözlerinin içine bakma zevkini tatmak istiyorum. | Open Subtitles | سننقذه لأنني أريد أن أرضي رغبتي بالنظر إلى عينيه عندما يُكبّل بالأصفاد. |
Sanki gözlerinin içine bakınca, kilometrelerce mavilik görüyorsun. | Open Subtitles | مثلاً، إنّكِ تنظرين إلى عينيه .وهناك أميال من اللون الأزرق |
Onu görüyorum. Onun gözlerinin içine bakıyorum ve anlamak için yaşıyorum. | Open Subtitles | لقد نظرت مباشرة إلى عينيه وعشت في الجحيم. |
Dahası onun gözlerinin içine baktığımda bilmiyorum, sanki... | Open Subtitles | وعندما نظرة إلى عينيه لا أدري، كان الأمر |
Ve bulduğum zaman gözlerinin içine bakıp kafasına bir kurşun sıkmak. | Open Subtitles | وعندما أعثر عليه سأنظر إلى عينيه وأضع رصاصة في رأسه |
Birinin gözünün içine bakarak hakkında çok şey söyleyebilirsin. | Open Subtitles | فبوسعكأنتعرفالكثيرعنأحدهم .. من خلال النظر إلى عينيه. |
gözünün içine bakıp ondan saklıyorduk. | Open Subtitles | انظر إلى عينيه وأخفي الأمر عنه |
Gözlerine bir bak. | Open Subtitles | انظر إلى عينيه. |
Ben onun gözüne, o benim gözüme bakıyordu. Onun gözlerine baktığımda katili bulmaya çalışıyordum ama başaramadım. | TED | أنظرُ إلى عينيه، وينظرُ إلى عيني، وأنظرُ إلى عينيه محاولًا العثور على قاتل، ولكنني لم أجد. |