Ta ki gözlerinin içine bakıp tetiği çekmeye başladığını görene kadar. | Open Subtitles | حتى نظرت إلى عينيها وهي تصوب المسدس علي وبدأت بسحب الزناد |
Düşünmesini istediğim şeyi düşünmeye başladım gözlerinin içine baktım ve tombala! | Open Subtitles | بدأت أفكر فيما أريدها أن تفكر به نظرت إلى عينيها وأصبت! |
Düşerken gözlerinin içine bakmak zorunda kalan da sen değildin ! | Open Subtitles | و أنت لم يتوجب عليك أن تنظر إلى عينيها و هي تسقط |
Sadece gözlerinin içine bak ve tam olarak şu sözcükleri söyle: | Open Subtitles | فقط أنظر إلى عينيها وردد هذه الكلمات بالضبط |
Benden ateş istedi ve bir anlığına gözlerine baktım. | Open Subtitles | طلبت منّي مصباحاً, وفي اللحظة التي نظرت فيها إلى عينيها, |
Hayır, onunla tanıştım. gözlerinin içine baktım. | Open Subtitles | لا أعلم، لقد قابلتها، ونظرت إلى عينيها إنها تجيد التملص تماما |
Karşısına dikileceksin, gözlerinin içine bakıp, şöyle diyeceksin; | Open Subtitles | تضع قدميك على الأرض ، وتنظر ، مباشرة إلى عينيها وتقول |
Tıpkı senin gibi gözlerinin içine bakıp onu koruyacağıma yemin etmiştim. | Open Subtitles | نظرت إلى عينيها و اقسم بأن أحميها, مثلما فعلت |
gözlerinin içine baktın ve onu anladığını mı söyledin? - Bunu bir kadına yapamazsın. - Evet, anlaşılan yapılmazmış. | Open Subtitles | أنت نظرت إلى عينيها و أخبرتها أنك فهمت ؟ |
Sizin ne istediğinizi biliyorum, elini tutmamı gözlerinin içine bakmamı, üzgün gözlerle ama... | Open Subtitles | أعرف ما تريدون مني قوله كيف أمسكتُ يدها ونظرت إلى عينيها الحزينتين بعمق ولكن.. |
Bunun gerçek olduğundan emin olmak için onun gözlerinin içine bakmak istiyorum. | Open Subtitles | أعلم، أريد فقط أن أنظر إلى عينيها وأتأكد أن الأمر حقيقي. |
Onunla konuşurken utanmadan gözlerinin içine bakmak istiyorum. | Open Subtitles | حين تحدثت عليها لن أكون قادراً على النظر إلى عينيها |
gözlerinin içine bakıp ne gördüğünü söyle. | Open Subtitles | هيا، أريدك الآن أن تنظر إلى عينيها وتخبرني ما ترى |
Ve bütün dürüstlüğümle, gözlerinin içine bakıp söyleyebilirim ki, "Çünkü feromonlarımız koklama reseptörlerimizde eşleşti." | TED | ويمكنني وبكل صدق أن أنظر إلى عينيها وأقول، "لأن هرموناتنا طابقت مستقبلاتنا الشمية." |
"gözlerinin içine bakın ve ismini sıklıkla kullanın." | Open Subtitles | أنظر بحداقة إلى عينيها وقل اسمها تكرارا |
gözlerinin içine bak, "Vurduğum için özür dilerim bir daha dokunmayacağım" de. | Open Subtitles | انظر إلى عينيها وقل "أنا آسف لأني ضربتك" ! ولن أمدُ يدي عليكِ مجدداً |
Yüzünü nazikçe ellerinin arasında tut, gözlerinin içine bak ve ona... | Open Subtitles | تقوم بحضن وجهها بيديك برقة, أنظر إلى عينيها وقل لها... |
Bir de gözlerinin içine bakmam gerekiyormuş. | Open Subtitles | ويلزمني أن أنظر إلى عينيها مباشرةً |
Sadece onun gözlerinin içine bakıp nedenini sormak istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج أن أنظر إلى عينيها لأسألها.. |
gözlerinin içine baktım ve bana bakan birisi vardı. | Open Subtitles | نظرت إلى عينيها وكان في الدتخل شخص |
O gün sen elimden tutup gitmeme izin vermeyip ona gitmesini söylediğinde bir saniye için gözlerine baktım ve ne düşündüğünü gördüm. | Open Subtitles | في ذلك اليوم الذي أخذت به يدي ولم تدعني أذهب, وفي .المقابل طردتَها, نظرتُ إلى عينيها أعرف بماذا كانت تفكر. |