Onun ne olduğunu ve onunla nasıl başa çıkacağımı öğrenmeden çıkamam yukarı! | Open Subtitles | لا يمكنني الصعود إلى فوق حتى أعرف ما هو، وكيف أتعامل معه |
Şimdi yukarı çıkıyorsunuz. Bavullarınızı hazırlıyoruz. | Open Subtitles | سوف تصعدون الآن إلى فوق و تحزمون حقائبكم |
yukarı çıktığımda, bir saat boyunca yüzümü göremeyecek. | Open Subtitles | عندما أصعد إلى فوق سوف لن ترى وجهي لساعة |
yukarı çıkalım! Hadi! | Open Subtitles | لنذهب إلى فوق الآن |
Bu kadar müthiş bir iş çıkarttığın için seni tekrar üst kata alacaklar. | Open Subtitles | و لأنكَ كُنتَ عظيماً هكذا سيُعيدونكَ إلى فوق |
Hiçbir şey bilmeden yukarı çıkmak zorunda kaldım ve Amir Yardımcısı'na neden cinayetler hakkında telefonlar aldığını açıklamak zorunda kaldım. | Open Subtitles | توجّهت إلى فوق وأنا لا أعرف شيئاً ورحت أشرح للنائب سبب تلقيه اتصالات حول جرائم لا تهم أحداً |
....ve ondan sonra ne zaman yukarı çıksam cinsel açıdan hüsrana uğramış aptal bir tacizciymişim gibi bakıyor. | Open Subtitles | ومذّاك كلّما صعدتُ إلى فوق تعاملني كأنني متخلّف مكبوت جنسيّاً |
Sanırım yukarı geri dönüp bitirsen iyi olur. | Open Subtitles | لأنني أعتقد أنه عليك أن تعود إلى فوق وتكمل الترتيب |
Çünkü bence yukarı çıkıp işini bitirmelisin. | Open Subtitles | لأنني أعتقد أنه عليك أن تعود إلى فوق وتكمل الترتيب |
yukarı çıkmak istemiyorum. Oğlunun ne hale geldiğini görmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أُريدُ الذهاب إلى فوق لا أُريدُ رُؤية مااصبح عليه اولادك |
Sanırım en son merdivenlerden yukarı bir kitaplık taşırken söylemiştin. | Open Subtitles | أظن أن ذلك كان عندما كنت أحمل مكتبة خشبية على الدرج لإيصالها إلى فوق |
Hey. yukarı çıkıp ona bir doktor bulmalıyım tamam mı? | Open Subtitles | انتِ، سأصعد إلى فوق وابحث عن طبيب، اتفقنا؟ |
O zaman bir şekilde yukarı çıkmanın yolunu bulacağız. | Open Subtitles | أظنّ أنه علينا أن نجد طريقة للعودة إلى فوق. |
- yukarı doğru çıkarken yanından geçtim. Dönüşte hâlâ oradaydı. | Open Subtitles | مررت بهِ في طريقي إلى فوق وحين نزلت كان لا يزال هناك |
Ben yukarı çıkıp, nişanlımı arayacağım- erkek olan. | Open Subtitles | يجب أن أصعد إلى فوق حتى أتصل بخطيبى |
Onu da yukarı çıkarıp yatağına mı yatıracaksın? | Open Subtitles | تأخذها إلى فوق وتضعها على السرير؟ |
yukarı çıkıp üstünü giyin çocuğum. | Open Subtitles | إذهبي إلى فوق و أرتدي ملابسك يا طفلتي |
yukarı gelin de size göstereyim. Ben de sizi bekliyordum çocuklar. | Open Subtitles | اصعدا إلى فوق وسأريكما كنت في انتظاركما |
Hadi üst kata çıkalım. | Open Subtitles | تعال هيّا لنصعد إلى فوق |
Hadi yukarı çıkalım. | Open Subtitles | حسناً، لنصعد إلى فوق |
- Evet. Birkaç işi konuşacaktık. üst kata gelin konuşalım. | Open Subtitles | أجل ، سنقوم ببعض الأعمال لنصعد إلى فوق لنتكلم |
Yapacağın tek şey bozuk İngilizceyle iyi geceler demek ve üst kata gitmek. | Open Subtitles | لذا، كل ما يتوجب عليكِ فعله هو أن تقولي، ليلةً سعيدة بلكنة متلعثمة واصعدي إلى فوق. |