Tıpkı benim de Bu ülkeye ilk geldiğimde olduğu gibi. | Open Subtitles | كما أنا كنت مستميت عندما جئت أولا إلى هذه البلاد. |
Bir hayvan gibi bağlanıp, köle edilmek için Bu ülkeye getirildim. | Open Subtitles | , أنا جلبت إلى هذه البلاد كعبد . مربوط مثل الحيوان |
Yunanistan'da karısı ve iki çocuğu... olduğunu, onları Bu ülkeye getirmeyi umduğunu bilmiyorduk. | Open Subtitles | وطفلان في اليونان وتمنيه لجلبهم إلى هذه البلاد |
yüzünden onu bu ülkeden kovmak ne kadar akıllıca ? | Open Subtitles | جاءت إلى هذه البلاد وهي في الثالثة ولا تتحدث البنغالية على الأقل ، ليس بطلاقة ؟ |
Memleketinde din değiştirdi. | Open Subtitles | لقد جاء إلى هذه البلاد. |
Bu ülkeye geliyorsunuz ve bundan faydalanıyorsunuz ve bunlara tolerans gösterdiğimizi, zayıf ve güçsüz olduğumuzu sanıyorsunuz. | Open Subtitles | تأتون إلى هذه البلاد مستغلين النظام و تضنون أننا متسامحين |
Özgür olduğunda Bu ülkeye gelmekten başka bir şey düşünmesin | Open Subtitles | قل له أن لا يفكر فى شئ سوى القدوم إلى هذه البلاد الجميله عندما تتحرر |
Senin yardımınla dünyanın en ölümcül virüslerini Bu ülkeye soktuğunu biliyorum | Open Subtitles | أعرف بأنّه يهرّب بعضا من أخطر الفيروسات في العالم إلى هذه البلاد بمساعدتك |
İtiraf etmeliyim ki Bu ülkeye ilk geldiğimde hiç sevmeyeceğimi düşünmüştün. | Open Subtitles | يجب أن أعترف . عندما جئت أول مرة إلى هذه البلاد ، إعتقدت أنني لا أحبها |
Bu ülkeye gelmeden önce, hiç erkek arkadaşım olmamıştı çünkü annem erkeklerin yalnızca bir tek şeyle ilgilendiğini söylerdi. | Open Subtitles | قبل مجيئي إلى هذه البلاد لم يكن لديّ أصدقاء ذكور لأنّ أمي علّمتني دوماً أنّ الرجال لا يهمّهم سوى أمر واحد |
Bu ülkeye gelip bizim zayıf, merhametli olduğumuzu düşünürek sistemden yararlanmaya çalışmak için geldiniz. | Open Subtitles | تأتون إلى هذه البلاد مستغلين النظام و تضنون أننا متسامحين ضعفاء و لاحول و لا قوة لنا |
Tek başına gelen bir kadına Bu ülkeye giriş iznini veremeyiz. | Open Subtitles | نحن لا نسمح بدخول سيدات بدون مُرافق إلى هذه البلاد |
Ayıcık Bu ülkeye uçak veya gemi ile getirildi. | Open Subtitles | هذا الدب جُلب إلى هذه البلاد في طائرة أو على مركب |
Bu ülkeye beş parasız geldim ve bir servet yaptım. | Open Subtitles | جئت إلى هذه البلاد وأنا مُعدم وكونت ثروة |
Her yıl 15 bin kişi Bu ülkeye kölelik yapmaya getiriliyor. | Open Subtitles | يُحضر 15 ألف شخص سنوياً إلى هذه البلاد ليكونوا عبيداً. |
Açık bir yaraya benzeyen Bu ülkeye onca yoldan geldim eşimin gelmesi yasaklandı, sevgili rahmetli kardeşime saygımı sunmak istedim ama halihazırda sarsıcı ve acılı olan ziyaretime bu aşağılanma eklendi! | Open Subtitles | قطعت كل هذه المسافة إلى هذه البلاد التي تسببت لي بجرح غائر ممنوع من إحضار زوجتي كي تقدّم تعازيها بأخي العزيز الراحل وها هها الآن يقابلون تلك الرحلة المؤلمة بهذه الإهانة. |
Tüm bu insanlar Bu ülkeye göç etmiş daha iyi bir hayat için. | Open Subtitles | هؤلاء الناس كل هاجر إلى هذه البلاد بحثا عن حياة أفضل. |
bu ülkeden bahsederken neden sürekli alay ediyorsun? | Open Subtitles | تحتقر كل مرة تحيل إلى هذه البلاد. |
3 gün önce babam daha özgür ve daha adil bir Zimbabwe adına savaşmak için bu ülkeden kaçmıştı. | Open Subtitles | قبل ثلاثة أيام، هرب أبّي إلى هذه البلاد... ... لبدءالمعركة لa زمبابوي أعدل أكثر حرية. |
- Mağribi. Memleketinde din değiştirdi. | Open Subtitles | لقد جاء إلى هذه البلاد. |