"إمبراطوريته" - Translation from Arabic to Turkish

    • imparatorluğunu
        
    • imparatorluğu
        
    • imparatorluk
        
    • imparatorluğunun
        
    • imparatorluğunda
        
    İmparator Çin, hükümdarlığında uzaklara yayılmış imparatorluğunu pekiştirmek için her şeyi tektipleştirmek adına sert tedbirler aldı. Open Subtitles في مسعى الإمبراطور شين لتوحيد إمبراطوريته المترامية الأطراف قام بتدابير صارمة
    O, dışarıda bir yerde, kendi küresel imparatorluğunu inşa ediyor, ...bense metal bir raf yapıyorum çamaşır yıkamaktan kaçmak için. Open Subtitles إنه هناك يبنى إمبراطوريته العالمية وأنا هنا أبنى رف معدنى لأتجنب غسيل الملابس
    İmparatorluğunu genişlettiği her gün vahşetler yapılıyor, işgal ediliyor, fethediliyor, kırıp geçiriliyordu. Open Subtitles أثناء توسيع إمبراطوريته الغزو, الأحتلال.
    kendi milyar dolarlık imparatorluğu için uğraşır. Open Subtitles لكي يلازم إمبراطوريته من ملايين الدولارات
    Yunanca da imparatorluk içinde anadil oldu. Open Subtitles و أصبحت اليونانية هي اللغة المشتركة الجديدة عبر إمبراطوريته
    Çalışanlar, imparatorluğunun... yükünü taşırken onları yönetenlerin en tepesindeki sendin. Open Subtitles أنت رجل قبل كل شيء يأمر عمّاله لحمل عبء إمبراطوريته
    İskender yeni imparatorluğunu devam ettirecek çocuğu bu evlilikten, tamı tamına bir Doğu-Batı evliliği, bekliyordu. Open Subtitles ،كان الإسكندر يتمنى أن يصبح الأطفال ،حكام إمبراطوريته الجديدة أي زواج فعليّ بين الشرق بالغرب
    O yokken, bizde imparatorluğunu yok etmeye devam ettik. Open Subtitles بينما ذهب، واصلنا لرقاقة بعيدا في إمبراطوريته.
    İmparator Çin, hükümdarlığında uzaklara yayılmış imparatorluğunu pekiştirmek için her şeyi tektipleştirmek adına sert tedbirler aldı. Open Subtitles في محاولة الإمبراطور تشين لتوحيد إمبراطوريته المترامية أخذ تدابير صارمة
    Charles Lucky Luciano, neredeyse on yıl boyunca suç imparatorluğunu maksimum güvenlikli bir hapishaneden yönetti. Open Subtitles منذ ما يقارب عقد من الزمن تشارلز لوتشيانو يدير إمبراطوريته من سجن شديد الحراسة
    Benton'ı öldürünce, imparatorluğunu küller içinde bırakacağına söz ver. Open Subtitles بمجرد ما أقتل بينتون، عديني أنك ستبقى إمبراطوريته بالحضيض
    Reddington'un dokunulmazlık anlaşmasına izin verdiğinizde onun suç imparatorluğunu kurmasına izin vereceğimizi biliyordunuz. Open Subtitles عندما أذن صفقة الحصانة ريدينغتون، كنت أعرف أننا سوف لديك للسماح له الحفاظ إمبراطوريته الجنائية.
    İmparatorluğunu geri istiyor. Open Subtitles يريدون السيطرة على إمبراطوريته..
    Talus, imparatorluğunu kurmak için onları köle yapana kadar durmayacak. Open Subtitles تاليس" لن يتوقف حتى" يستعبدهم ليناء إمبراطوريته
    Sonunda kendi imparatorluğunu ve sevdiklerini mahvetti. Open Subtitles لقد دمّر إمبراطوريته ومن أحبهم
    İskender bu yüzlerce Yunan-Persli evliliklerinden de imparatorluğunu geleceğe taşıyıp koruyabilecek yeni savaşçılar istiyordu. Open Subtitles أراد الإسكندر أطفال هذه المئات من الزيجات اليونانية والفارسية ليكونوا بداية شعب محارب جديد يحافظ على إمبراطوريته لفترة طويلة في المستقبل
    Rama, tahtını korumak için Avrupa'nın sömürgeci güçlerine karşı koca bir imparatorluğu böldü. Open Subtitles الملك راما الرابع ملك سايام قسم إمبراطوريته الضخمة إلى مستعمرات قوية في أوروبا من أجل الحفاظ على عرشه
    Daha sonra gözyaşlarını sildi ve imparatorluğu dünyada bilinmiş en büyük imparatorluk olana kadar ilerledi. Open Subtitles ولكنه سرعان ما مسح دموعه، ومضى في طريقه حتى أصبحت إمبراطوريته أكبر إمبراطورية عرفها العالم على الإطلاق
    İmparatorluğu darmadağındı, ordusu ya ölmüş ya da hapse girmişti. Open Subtitles إمبراطوريته في حالة فوضى أفراد جيشه إما ماتوا أو في السجن
    İmparatorluğunun başarısı olarak İskender Yunan demokrasisinin kalıntılarını bir kenara attı fakat demokrasi fikrini daha zorlu bir rakip bekliyordu; Open Subtitles لتحقيق إمبراطوريته عمل الاسكندر على إزالة كل بقايا الديمقراطية الإغريقية و لكن التحدي الأكبر لفكرة الديمقراطية لم يأت فقط بقوة السلاح
    Başlangıçta Stalin yeni imparatorluğunda Sovyet sistemini uygulamadı. Open Subtitles في البداية لم يقم ستالين بفرض نظام سوفييتي على إمبراطوريته الجديدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more