Özür dilerim. Sadece iyi bir ilk izlenim bırakmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا آسف، أريد أن أترك إنطباعاً جيداً من المرة الأولى |
İşin sırrı güçlü bir izlenim bırakmalısınız, yani fotoğraf çekilmelisiniz,.. | Open Subtitles | والسر أن تصنع إنطباعاً قوياً لذا عليك أن تجسد صوره |
Kadınlar artık bir başlarına olmadıklarından, iyi bir izlenim bırakabilmek için ciddileşmişlerdi. | Open Subtitles | أهتمت السيدات بترك إنطباعاً جيداً بعدما لم يعدن وحدهن |
Bu gösterilerdeki şaşırtıcı ittifak Fransız kamuoyu üzerinde belirgin bir etki yarattı.. | Open Subtitles | الوحدة المفاجئة في هذه المظاهرات... تركت إنطباعاً عميقاً لدى الرأي العام الفرنسي |
Çok iyi bir etki bırakıyor. | Open Subtitles | إنَه يعطي إنطباعاً كبيراً فقط فكَر، لقد تم إسترجاعه للتو حقاً؟ |
Artık iddiaya girmeyeceğiz çünkü bence bu sizde babanızın iyi olmadığı izlenimini yarattı. | Open Subtitles | بالحقيقة لن نفعل مراهنات بعد الأن أعتقد بأن هذا ترك لكم إنطباعاً |
Hakimin karşısında iyi bir intiba bırakmana yardım eder diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أنه سيمنحك إنطباعاً جيداً لدي القاضي |
- Çok gürültü yapmanı istemiyoruz. Bir kimse üzerinde yanlış izlenim bırakabilir. | Open Subtitles | نحن لا نريد أن نظن بأن شخصاً أخذ إنطباعاً خاطئاً |
Oyuncularla hiç çıkmadım. Yanlış izlenim veriyor. | Open Subtitles | لكني لم أواعد لاعبين إنه يعطي إنطباعاً خاطئاً |
Oyuncularla hiç çıkmadım. Yanlış izlenim veriyor. | Open Subtitles | لكني لم أواعد لاعبين إنه يعطي إنطباعاً خاطئاً |
Çok iyi bir ilk izlenim bırakmış olmalı. | Open Subtitles | لابد أنها تركت إنطباعاً قوياً في أول مقابلة |
Pekala, insanlar üzerinde iyi bir izlenim bırakalım. | Open Subtitles | حسناً، دعنا نعطي إنطباعاً جيداً عن الناس |
Yargıcın karşısında iyi bir izlenim bırakmana yardımı olur diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أنه سيمنحك إنطباعاً جيداً لدي القاضي |
Seyircide kalıcı bir izlenim bırakmak istersiniz. | Open Subtitles | إذا كنت تود ترك إنطباعاً يدوم لدى جمهورك |
Benim üzerimde çok olumlu bir etki bırakmıştı. | Open Subtitles | ، كان وسيماً أنيقاً وشهماً ترك إنطباعاً جيّداً عندى |
-Tamam. İnsanlar üzerinde iyi bir etki bırakalım. | Open Subtitles | حسناً، دعنا نعطي إنطباعاً جيداً عن الناس |
- Üzerinde bir etki biraktigimdan eminim. | Open Subtitles | لا بد أنني تركت عندها إنطباعاً حينها أليس كذلك ؟ |
Aslinda çok büyük bir etki birakiyor. | Open Subtitles | في الحقيقة, إنه يترك إنطباعاً كبيراً جداً |
Duğuda bir yerlerde olduğu izlenimini vermiştin. | Open Subtitles | اعطيتني إنطباعاً بأنها كانت في الشرق الادنى من المدينه |
Askeriniz bir süredir sizi farklı kıldığı izlenimini verdi. | Open Subtitles | الجندي أعطى إنطباعاً قد يميزُك لبعض الوقت. |
Jason iyi bir intiba bıraksa da ailesini tanımıyoruz. | Open Subtitles | جايسون ترك إنطباعاً جيداً ولكننا لم نقابل عائلته حتى الآن |
Manzara, burada akıl almaz bir şeyler olduğu izlenimi veriyor. | Open Subtitles | يخلق المشهد إنطباعاً رائعا لأمر قد حدث |
Komik. Ben de hayatına devam ettiği izlenimine kapılmıştım. | Open Subtitles | مضحك، تركت لدي إنطباعاً أنها تابعت حياتها |