"إنهم يظنون" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşünüyorlar
        
    • sanıyorlar
        
    Maskesini düşürmenin zamanı geldiğini düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أن الوقت قد حان لنزع القناع عنه
    Yatağı yapmana yardım edeceğimi düşünüyorlar ama yanılıyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أن بإمكانى القيام بذلك إن لديهم شئ آخر سيجئ
    Pekâlâ. Bunu duydum. Çok erken olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles أجل , لقد سمعتُ ذلك , إنهم يظنون بأنه مبكرً جداً
    Çünkü her şeyin, bulaşığın üzerine su akıtmaktan ibaret olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أن سريان الماء على الطبق هو كل شئ
    Bunu biliyorsun değil mi? Bizi bilim manyağı sanıyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أننا مهووسون بالعلم لقد تجاهلوا استنتاجاتنا
    Yardımımı istemiyorlar. Sevimli olduğum için aptal olduğumu düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم لا يريدونني إنهم يظنون بأنني غبية لأنني جميلة
    Bir kerestenin düşüp ona çarptığını düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أن قطعت خشب كبيرة وقعت على رأسِه
    Onlar bunun bir oyun olduğunu düşünüyorlar, öyle olmadığını kanıtlamamız lazım. Open Subtitles علينا أن نترك إنطباعاً. إنهم يظنون إنها لعبة.
    Üstünde dinleme cihazı olduğunu düşünüyorlar ve kayboluşunun cevabı arabasındaki kayıtta olabilirmiş. Open Subtitles إنهم يظنون أنك كنت تتصت عليه وأن تفاصيل إختفاؤه من الممكن أن تكون مُسجلة على شريط فى سيارته
    Üstünü değiştirmek için odana gideceğini düşünüyorlar, ama gitme. Open Subtitles إنهم يظنون أنك ذهبت إلى غرفتك لتغيير قميصك ولكن لا تفعل ذلك
    Bilerek uzman doktormuşum gibi davrandığımı düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون بأنني تظاهرت أني طبيب مقيم عن قصد
    Asi olduğumuzu düşünüyorlar. Bir güvenlik görevlisine ateş ettik. Open Subtitles لا يهم ما نخبرهم به، إنهم يظنون أننا "متمردين"، لقد أطلقنا النيران على الحراس
    Senin intiharlarla bir alakan olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أنك لك علاقة بحالات الانتحار
    Bunun yanlış olduğunu düşünüyorlar, değil mi? Open Subtitles إنهم يظنون بأنّ هذه غلطة , أليس كذلك؟
    Kızını bulduklarını düşünüyorlar dostum. Open Subtitles إنهم يظنون أنهم عثروا على ابنتك يا رجل
    Hayır, seni aldatan bir göt olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles كلا, إنهم يظنون أنه أحمق قام بخيانتك.
    Ellerindeki tek şeyin seks olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أن الجنس هو كل ما يملكون.
    Hiç eğlenceli değildi. Şimdi beni eşcinsel sanıyorlar. eh... Open Subtitles هذا ليس مسليا إنهم يظنون بأنني شاذا الأن يالشاذ
    Şu anda bu kasanın buradan ayrıldığını sanıyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أن الخزنة تغادر الموقع في هذه اللحظة
    Şu anda bu kasanın buradan ayrıldığını sanıyorlar. Open Subtitles إنهم يظنون أن الخزنة تغادر الموقع في هذه اللحظة
    Şaka olduğunu, komik olduğunu sanıyorlar ve bana bu boku yapıyorlar. Open Subtitles لكن إنهم يظنون إنها مُزحة. يظنون إنه أمر ممتع، فيفعلون هذه القذارة بيّ، هل تعلم ذلك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more