"إنّنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • biz
        
    • ediyoruz
        
    • yapıyoruz
        
    • olarak
        
    Çünkü birileri o katilleri kiralamış. biz de burada sizin sebeplerinize bakıyoruz. Open Subtitles لأنّ هنالك من أستئجر الجُناه، إنّنا نقف وسط ما يمثّل حافزكَ لذلك.
    Rol yapmayı bırak anne program bitti. biz kusursuz bir aile değildik. Open Subtitles حسبكِ يا أمّاه، لقد انتهى العرض، إنّنا لم نعد تلكَ الاسرة المثاليّة.
    Her gün işe hazırlanırken biz de aynı şeyi söylüyoruz. Open Subtitles أجـل، إنّنا نقول هذا كلّ يوم لمّا نلبس لباسنا للعمل.
    Dışarıdaki işimizi dert edemeyiz şimdi. Daha içeridekini zor idare ediyoruz. Open Subtitles لا يُمكننا القلق بشأن عملنا بالخارج، إنّنا بالكاد لدينا عملٌ داخليّ.
    Birbirimize işkence ediyoruz. Savaşıyoruz, birbirimizi incitiyoruz birbirimizin kalbini kırıyoruz. Open Subtitles إنّنا نعذب بعضنا، نقاتل ونؤذي بعضنا ونفطر قلوب بعضنا أيضًا
    Sevdiğimiz bir şeyi yapıyoruz insanların hayatını etkiliyoruz ve bunun için para alıyoruz. Open Subtitles إنّنا نقوم بشيء نحبّه ،إنّنا نؤثّر في حياة الناس وعلينا نيل مقابل ذلك
    Kanabinoid sistemi tam olarak anlamıyoruz fakat bir özelliği bize nasıl işlediği hakkında ipucu verir. TED إنّنا لا نفهم جهاز الكانابينويد فهمًا كليًّا، ولكن لديه ميّزة واحدة تقدّم دليلًا كبيرًا عن عمله.
    Fakirmiş gibi davranan kodamanlarız biz de! Köpeği annem buldu. Open Subtitles إنّنا كاذباتٌ نتظاهر أنّنا فقراء أيضًا، أجل، أمّي إخترعت الكلاب.
    biz hâlâ buradayız. Arkadaşlarımız orada. Sana değer veren insanlar. Open Subtitles إنّنا ما نزال بالخارج وأصدقاؤنا بالداخل، هم قوم يهتمّون بك.
    Her zamanki gibi birbirimizin arkasını kollayacağız. biz kimseyi bırakıp gitmeyiz. Open Subtitles إنّنا نؤازر بعضنا بعضًا كشيمتنا دومًا، نحن لا نترك أناسًا وراؤنا.
    SNOOP GÖRÜŞ DESTEĞİ biz iyiyiz. Sakin ol patron. Open Subtitles إنّنا على ما يُرام، إنّها القشعريرة فحسب أيّها القائد.
    Görünüşe göre, arkadaşının icabına biz bakmalıyız. Open Subtitles بنهاية الأمر, يبدو إنّنا سوف نضطر إلى التعامل مع صديقه قبل كلّ شيء
    Kankayız biz. Arkadaşlığımızı bozmak istemiyorum ki ben böyle şeyler yapmam. Ben hep arkadaşlıklarımı bozarım. Open Subtitles إنّنا رفقاء، وأنا لا أدمّر الصّداقة، والتي هي عكسي.
    Kendi davalarımızı araştırma konusunda biz de en az onlar kadar kabiliyetliyiz. Open Subtitles إنّنا مؤهّلون مثلهم تماماً لفحص قضايانا الخاصّة
    biz talihsiz olan gruptayız. Öldürmek isteyecekleri kişiyi kesin bu gruptan seçecekler. Open Subtitles إنّنا المجموعة السيئة، إنّهم يسحبون الأشخاص الذين سيقتلونهم من هذه المجموعة
    -Kim ateş etti? biz de onu araştırıyoruz. Ama benim takımımdan biri değildi. Open Subtitles إنّنا نجمع تلك المعلومات ولكنه لم يكن فريقي
    Annenin geri döndürdüğü tüm hayvanları emniyet amacıyla yok ediyoruz. Open Subtitles إنّنا ندمر كل الحيوانات التي أعادتها والدتك، لكي تكون بأمان فحسب
    Rus kuvvetlerinin 40,000 adamı olduğunu tahmin ediyoruz. Open Subtitles إنّنا نقدر الحجم الكليّ للقوات الروسية بـ 40 ألف جنديّ.
    Sınav'a katılmaya uygun olanları test ediyoruz yeterlilerse onları seçiyoruz. Open Subtitles إنّنا نختبرهم، وإنّ وجدناهم مؤهلين، فنأخذهم إلى موقع الاختبار.
    Oğlunuzu bankadan çıkartmak için elimizden geleni yapıyoruz. Open Subtitles إنّنا نبذل ما بوسعنا لإخراج ابنك من المصرف
    Şu anda bu görüşmeyi az çok bir fikir sahibi olalım diye yapıyoruz. Open Subtitles في هذه المرحلة، إنّنا نستجوبكَ لنحصل على رأي خبير قلّ أو كثر
    Avcılar olarak hayatımızı rakiplerin peşinden koşmaya adadık. Open Subtitles إنّنا بصفتنا صيّادين، لا نبرح باحثين عن منافسين لنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more