"ابن أخيك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yeğenin
        
    • Yeğeninin
        
    • yeğenini
        
    • Yeğeniniz
        
    • yeğenine
        
    • Yeğeninizin
        
    • yeğeninle
        
    - Zararı çıkarıyoruz. Senin Yeğenin geri zekâlı falan mı? Open Subtitles نحاول التعايش ابن أخيك هذا، هل هو معاق ؟
    Çünkü Yeğenin o meme barında takılıp kızının futbol maçlarına gitmekle kalmıyormuş. Open Subtitles لأن ابن أخيك لا يتسكع فقط في حانة العراة فحسب و يذهب إلى مباريات كرة القدم لابنته
    Bence Yeğenin Varenka'yı da davet etmeliyiz. Open Subtitles يجب أن ندعو ابن أخيك, بالإضافة إلى فارينيكا
    Evraklar tamam. Yalnızca kayda geçirilmesi gerek. Bir gün, Yeğeninin... Open Subtitles لقد رتبت كل الأوراق، وبعد يوم واحد سيعلم الجميع أن ابن أخيك قد تزوج..
    Sana söyledim, yeğenini rahat bırak. Open Subtitles عزيزي لقد تحدثنا عن هذا لقد قلت لك اترك ابن أخيك وشأنه
    Ve bilmelisiniz ki, Yeğeniniz yatakta vahşi bir hayvan gibi. Open Subtitles ويجب أن أقول لك أن ابن أخيك حيوان متوحش على السرير
    Söylüyorum sana, yarın sabah gidip görün, söyle yeğenine. Open Subtitles أؤكد لك، أنّك سوف تتباهى غدًا وتخبر ابن أخيك.
    Ona kızın ve Yeğeninizin nereye gittiğini söylediniz mi? Open Subtitles هل أخبرته عن وجهة ابن أخيك والفتاة؟
    Ancak Yeğenin getirdiğinde kartonlar zaten açılmıştı ve haplar da yerlere saçılmıştı. Open Subtitles حينما سلّمها لي ابن أخيك كانت هناك صناديق مفتوحة الحبوب منتشرة على الأرضيّة هل نقص أجر أحد؟
    Dinle, Yeğenin için başsağlığı dileklerimi kabul et. Open Subtitles لكن, اسمح لى أن أعبر عن تعازيي الخاصة بخصوص ابن أخيك
    Özellikle Yeğenin senin bunak kıçını huzur evine yatırıp işini çaldığından beri. Open Subtitles خصوصاً عندما أجبرك ابن أخيك على التقاعد وسرق عملك
    Söylemek istemiyorum ama Yeğenin senin arkandan bağımsızlığı için savaşıyordu. Open Subtitles أنا أكره ماسأقوله لك ، ولكن ابن أخيك قرر العمل لحسابه الخاص من وراء ظهرك
    Numaramı nerden buldu bilmiyorum ama Yeğenin telefonda. Open Subtitles لا أدري حقاً كيف حصل على رقمي و لكن ابن أخيك يريدك على الهاتف
    Yeğenin senden çaldıktan sonra oraya satmış. Open Subtitles ابن أخيك قام ببيعه لذلك المتجر بعد أن قام بسرقته منك
    Keith! Merhaba. En sonunda Yeğeninin oyununu görmeye geldin, öyle mi, abi? Open Subtitles كيث , مرحبا , اخيرا أتيت لتري ابن أخيك يلعب ؟
    Eğer iyi bir sanatçı olsaydın, Yeğeninin evinde bir ranzada uyuyor olmazdın. Open Subtitles لو كنت كذلك, لما انتهى بك الأمر لتنام في سرير ذي طوابق في منزل ابن أخيك.
    Bence sözde patlak hakkında daha az Yeğeninin yokluğu hakkında daha çok endişe etmelisin. Open Subtitles لن أعطي إهتمام أكبر لهذه الوافدة، وسأقلق أكثر بشأن غياب ابن أخيك.
    yeğenini kurtarmaya çalışıyorsun ama o sana yalan söyledi. Open Subtitles أنتي تحاولين مساعدة ابن أخيك وهو كذب عليك بالأساس
    İçeri girip yeğenini ve rahibi bulacağız. Sonra da buradan gideceğiz. Open Subtitles سندخل ونجد ابن أخيك والقسيس وسنخرج من هناك
    Ama şu palalı adam Yeğeniniz değil mi? Open Subtitles ولكن أليس هذا الرجل ذو المنجل هو ابن أخيك ؟
    Yeğeniniz muayene için hazır mı, Bay Kessler? Open Subtitles هل ابن أخيك جاهز للامتحان؟ كيسلر؟
    Özetle, annene, kardeşine ve yeğenine olan hislerin hakkında uzunca konuşmuştuk. Open Subtitles حسناً, إذا أعدت السؤال لقد تحدثنا طويلاً عن مشاعرك تجاه أمك أخوك و ابن أخيك
    Sadece Yeğeninizin yerini saptamaya çalışıyoruz. Open Subtitles نحن نحاول فقط تحديد مكان ابن أخيك
    O zaman yeğeninle boşu boşuna bekleyip duracaksın. Open Subtitles لن تنام انت ولا ابن أخيك الليلة أنا لن أكون هناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more