"اتا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Otto
        
    • Prenses Atta
        
    Babamın Otto'yu bırakması ve gerçekten ölmesi uzun zaman aldı. Open Subtitles أخذ أبي وقتا طويلا على رحيل (اتا) و الموت حقا
    Otto'nun annesi ansızın ölmüştü. Bir daha asla eskisi gibi olmayacaktı. Open Subtitles ماتت والدة (اتا) بصورة مفاجئ بعد ذلك لم يعد كما كان
    Büyükbabandan ayrıldıktan sonra Otto, ormanda ilerlemiş ve bombalanmış bir ev görmüş. Open Subtitles قال (اتا) وداعا لجدك . . سافر طويلاً و رأى بيتا يقصف
    Sonra da, adımın Otto olduğunu, tersten de aynı okunabildiğini söyleyecektim. Open Subtitles (سأقول إن اسمي (اتا يحتمل القراءة ايضا من اليمين لليسار
    Hayır, onu evine bırakacağım, annesi ona sıcak bir banyo yaptırsın. Ne dersin, Otto? Open Subtitles سوف أقوم بتوصيله لوالدته كي يمكنه أن يستحم ، إتفقنا (اتا
    Konuşanın Otto, içindekininse babam olduğuna karar vermiştim. Open Subtitles قررت بأن (اتا) يتكلم من الخارج وأبي من داخل
    Kağıt uçaklardaki aşk mektubu Otto'dan gelmişti, babamdan değil. Open Subtitles الرسالة الغرامية على تلك الوراقة الطائرة جاءت من (اتا) و ليست من أبي
    Bir pazar günü, Otto'nun bana aşık olduğunu keşfetmiştim. Open Subtitles في عصر هذا اليوم عرفت أن (اتا) كان عاشقاً لي
    Otto'yla ilgili bir şey bilmiyorum. Kardeşim de değil o. Open Subtitles (أنا لا أعرف أي شئ حول (اتا وهو ليس أخي
    Otto'yla o zamanki sevişmemizden hiç bu kadar zevk almamıştım. Open Subtitles أنا ما تمتعت بالجنس بقدر ما تمتعت به (في ذلك الوقت مع (اتا
    Otto, artık benimle olmak istemiyordu. Open Subtitles اتا) ، ألا تريد أن تبقى معي) أطول من ذلك ؟
    Gerçek Otto ile tanıştım. Büyükbabanın hayatını kurtaran o Alman pilotla. Open Subtitles قابلت (اتا) الحقيقي الطيار الذي أنقذ جدك
    Otto bağışlanırsa, onunla ömür boyu ilgileneceğine dair kendine söz vermiş. Open Subtitles وعد (اتا) بشكل صامت أنه سيأخذ على عاتقه رعايتها لو أنها تغفر له
    Gün boyunca Otto'yu düşünüp yürüdüm, yerimde duramıyordum. Open Subtitles (فكرت طوال النهار بشأن (اتا لا يمكن أن أهدء
    Her gün. Otto farkında olmasa da, onunla içimden konuşurdum. Open Subtitles تكلمت معه (بدون أن يسمعني (اتا
    Bir pazar günüydü, sonunda Otto'yu dinlemiştim. Open Subtitles في عصر يوم الأحد إستمعت إلى (اتا) أخيرا
    Otto'nunki gibi bir kalbe sahip olan kimse yok. Ben de dahil. Open Subtitles (ليس لأحد قلب مثل (اتا ولا حتى أنا
    Bir akşam üstü Otto, evimizde yaşamak için gelmişti. Open Subtitles . . جاء (اتا) في مساء ما للعيش معنا
    Bana, şu Alman Otto'nun hikayesini hatırlatıyor. Open Subtitles يجعلني أفكر بشأن (اتا) الألماني
    Otto ölmek istemişti. Ben de onunla gitmiştim. Open Subtitles اتا) أراد الموت) وأنا ذهبت معه
    Flik! Prenses Atta! Ne hoş bir... sürpriz. Open Subtitles الاميرة اتا يالها من مفاجاة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more