"اجنبي" - Translation from Arabic to Turkish

    • yabancı
        
    yabancı bir ajanın iş yerini belirlemek, yemek ile ilgilidir. Open Subtitles عندما تريد ان تحدد مقر جاسوس اجنبي كله متعلق بالطعام
    Hayal edin ki politikacılarımız yabancı bir ülkeyi işgal etmemiz gerektiği ya da bir yatırım bankasını kurtarmamız gerektiğinin nedenini anlatmak için dansı kullanıyor. TED تخيل رجال السياسه لدينا يستخدموا الرقص ليشرحوا لماذا يجب علينا ان نجتاح بلداً اجنبي او ان نكفل بنك استثمار.
    Aslında yabancıları gözlemek , sizin de benim de bir yabancı olduğumuzu fark edene kadar kulağa çok da kötü gelmiyor. TED ورصد الأجانب لا يبدو سيئا للغاية حتى تكتشف انني اجنبي و انت ايضا اجنبي
    Saat 11'de bir kadın ve bir yabancı Asahi Binası yakınlarında vuruldu. Open Subtitles في الساعة الحادية عشرة احدهم اطلق النار على اجنبي وامرأة بجانب مبنى اساهي
    yabancı bir ülkede olduğunuz için, ben ve buradaki ortağım etrafa bakıp, istediklerimizi alacağız. Open Subtitles انت اجنبي في بلد غريب وانا وصديقي ننظر حولنا وناخذ ما نريد
    - Zenda'ya tarihinde ilk kez yabancı bir Başbakan öneriliyor. Open Subtitles هذه هي المره الاولي التي يتم فيها ترشيح اجنبي
    Orda insanlar bana yabancı diyorlardı bu da beni rahatsız ettiğinden, buraya göç ettim. Open Subtitles و الناس دعوني اجنبي و هو ضايقني حتى اني لجأت الى هنا
    Topeka'dayken... insanlar bunun yabancı bir istilanın başlangıcı olabileceğini söylüyorlardı. Open Subtitles عندما كنت في توبيكا , الناس كانتت تتحدث عن هذا بانه مجرد خطوة لاحتلال اجنبي
    Ben küçükken, yabancı bir sınıf arkadaşımız vardı. Open Subtitles كان لدينا طالب اجنبي يعيش معنا عندما كنت شابا
    Çünkü bir yabancı olacağım. Amerikalı olacağım. Aksanım var. Open Subtitles لاني اريد ان اكون اجنبي اريد ان اكون امريكي , لدي اللهجة
    Japonya'da 1.5 milyondan fazla yabancı yaşıyor. Open Subtitles اكثر من 15 مليون اجنبي يعيشون في اليابان
    Probablement, yağsız, utangaç olgun kadınlardan hoşlanan ve nazik elleri olan atletik yapılı yabancı bir öğrenci. Open Subtitles من المحتمل نحيف, خجول طالب اجنبي, رياضي معجب بامرأه عاديه ذات ايدي رقيقه
    yabancı diplomatların korunması FBI'ın işidir BM'in değil. - Aynen öyle. Open Subtitles حمايه دبلوماسي اجنبي هو عمل الاستخبارات ليس الامم المتحده
    Bu kamptan çıkanların birçoğu soluğu yabancı topraklarda alıyor. Open Subtitles اغلب الاشخاص الذين خرجوا من ذلك المعسكر ينتهي بهم المطاف على تراب اجنبي
    Sen birkaç saat kitabını oku, sonra da bir film kiralayalım. yabancı film olsun ki hala kitap okuyormuş gibi hissedesin. Open Subtitles لم لا تقرأين عدة ساعات ثم نسأجر فيلما فيلم اجنبي كي تستطيعين القراءة
    Komplo teorileri yayılacak ve yabancı bir istihbarat servisi bu işe bakacak. Open Subtitles نظريات المؤامرة سوف تلف بنا فى دوامة بالطبع وسوف يلفق القتل إلي جهاز استخبارات اجنبي
    Amerika'daki bir yabancı olarak mutlaka yüzleşmeniz gereken ıstıraplı bir şey vardır. Open Subtitles بصفتي اجنبي في امريكا سوف تواجهون مثل هذهِ اللحظات المحرجة
    Dediğine göre, yabancı ajanların Cava Müslümanlarına karşı yaptığı bir saldırıydı. Open Subtitles الذي قال بأنها بدأت بواسطة عميل اجنبي على أنها ضربة للمسلمين الجافيين
    Elçiliğe iletilip yabancı bir şehirde tutuklanacak mıyız? Open Subtitles يمكننا أن نذهب إلى السفارة القبض علينا في بلد اجنبي ؟
    Ama en sonunda bunun, Leonard Francis Carnahan... adında rahatsız bir yabancı adam tarafından... ateşlenen bir silah olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles في النهاية،على الرغم من انها كانت رصاصة وحيده من مسلح وحيد مضطرب اجنبي يسمى ليونارد فرانسيس كارنهان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more