"احداث" - Translation from Arabic to Turkish

    • olayları
        
    • olaylar
        
    • olaylara
        
    • olaylardan
        
    • yaratmak
        
    • yaratabileceğimi
        
    General Prada, son 10 yılın olayları üstüne beni bilgilendirdi. Open Subtitles جنرال برادا اطلعني على احداث 10 سنوات الاخيرة
    Eğer öyleyse kesinlikle kitaptaki olayları örnek alıyor demektir. Open Subtitles لو كان الامر كذلك، فهو بالقطع يقلد احداث الكتاب
    Son zamanlardaki tüm soygunlar, anormal meteorolojik olaylar sırasında gerçekleşti. Open Subtitles ‫السرقات التى حدثت مؤخراً , حدثت جميعها ‫احداث طقس مضطربة.
    Tarihteki önemli olaylara tanıklık ederim. Open Subtitles انا مجبرة انا اشاهد احداث مهمة في الزمان
    Şafak Harekatı Dieter Dengler'ın yaşamındaki gerçek olaylardan yola çıkılmıştır. Open Subtitles فجر الانقاذ مبنى على احداث حقيقيه من حياة ديتر دنجلر
    Rose'un hayatında farklılık yaratmak için bir şansım vardı ve ben kendi sorunlarıma fazlasıyla üzülerek bu şansı mahvettim. Open Subtitles كانت لدي الفرصه في احداث تغيير في حياة روز وانا قلقة جداً حول مشاكلي الخاصة والتي اخفقت فيها كلها
    Gerçekten bir şeyler başarabileceğimi düşünüyordum, bir fark yaratabileceğimi. Open Subtitles اعتقدت حقاً انه بامكاني فعل شئ , احداث فارق.
    Deniz yüksek komutanlığı 19 kasımdaki olayları aydınlatmak bakımından iki aydır yetersiz kalıyor. Open Subtitles القياده العليا للمارينز فشلت في التحقيق في احداث التاسع عشر من نوفبر لاكثر من شهريين
    "Tüm hayatını olayları belgelemek için harcadın ama biz belgelenmesi gerektiğini düşünmüyoruz." Open Subtitles لقد قضيت حياتك في التوثيق نعتقد انك وثقت احداث ماكان لك ان توثقها
    Şu an geldiğimiz nokta, makine karmaşık olayları anlıyor; down screen ve wide pin gibi. TED الان, نحن وصلنا الى نقطة حيث ان اليوم, الآلة تفهم احداث معقدة مثل "داون سكرينس" و "وايد بينس"
    İzleyeceğiniz film, İkinci Dünya Savaşı'nda 61.000 müttefik askerine, zorla Tayland-Burma demiryolunun yaptırılması sırasında geçen gerçek olayları anlatmaktadır. Open Subtitles الفيلم مبني علي احداث واقعية حدثت في الحرب العالميه الثانيةعندما تم اجبار 61000 من اسري الحلفاء علي تشييد سكك حديد بورما تايلنند
    Gerçek şu ki, son zamanlarda evimde bir dizi olaylar silsilesi meydana geldi. Open Subtitles الحقيقة ان هناك سلسلة من احداث منفردة وقعت حديثا فى منزلى فى شارع بروك
    Bu telefon maalesef trajediyle sonuçlanacak bir olaylar zincirini başlattı. Open Subtitles و هذه المكالمه لسوء الحظ تبعها سلسله احداث كان نتيجتها مأساه
    Ve bu konuda en ufak bir şüphen varsa, bu sabah yaşanan talihsiz olaylar fikrini değiştirmiştir bence. Değil mi? Open Subtitles واذا كان هناك شك, اعتقد ان احداث هذه الليله المؤسفه اكدت هذا, اليس كذلك؟
    Bu adamın tüm saldırıları büyük siyasi olaylara sebep oldu. Open Subtitles جميع هجمات هذا الرجل تحدث في احداث سياسية كبيره
    Parlak ve esintili hava, geceki olaylara rağmen. Open Subtitles مشرق وصاحب نسمه عليلة حتى بعد احداث البارحة
    Şarkımız gerçek olaylara dayanıyor. Open Subtitles حسناً لقد كانت مبنية على احداث فعلية
    Gerçek olaylardan esinlenilmiş olsa da, bu filmde izleyeceğiniz karakterler tamamen hayal ürünüdür. Open Subtitles هذا الفيلم مستوحى من قصة حقيقية احداث الفيلم روائية ولا تعبر عن أي شخص أو أحداث فعلية
    Bu filmde, Tokyo'da yaşanan gerçek olaylardan esinlenilmesine rağmen karakterler ve ayrıntılar tamamıyla hayal ürünüdür. Open Subtitles بالرغم من أن هذا الفيلم مستوحى من احداث حقيقية حدثت في طوكيو الا أن الشخصيات المصورة والتفاصيل في هذا الفيلم من وحي الخيال بشكل تام.
    İzleyecekleriniz gerçek olaylardan esinlenilmiştir. Open Subtitles ما ستراه هي احداث حقيقية
    Öyle ki, cidden Tanrı'yı oynamamız gerekiyor, insanların hayatlarını değiştirmek için değil ama evreni yaratmak için, pekala. TED وهذا اللعب يشبه لعب الخالق، ليس مجرد احداث تغيير في حياة الناس، بل صنع الكون، صح.
    Bana fark yaratabileceğimi söylediler. Open Subtitles لقد أخبروني أن بإمكاني احداث فارق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more